15 Nisan 2006 22:00
Ankara'dan barış çağrısı yapıldı
Barış için Demokratik Birlik İnisiyatifi, Kürt ve Türk aydın ve yazarları, siyasetçileri, kitle ve meslek örgütleri, sendika ve parti temsilcilerini bir araya getirerek, Ankara'dan barışa bir ses verdi.
Eski siyasetçilerden Şerafettin Elçi, Orhan Doğan, DTP eşbaşkanları Aysel Tuğluk, Ahmet Türk, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Haydar Kaya, ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Kahraman, SDP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Taka, KESK, TTB, DİSK, Ankara 78'liler Derneği, 68'liler Derneği yöneticileri, aydın ve yazarlar, sanatçılar, bilim adamlarının katıldığı "Barış için Demokratik Birlik İnisiyatifi" toplantısı Midas Otel'de yapıldı. İnisiyatif, İstanbul, İzmir ve Diyarbakır'ın ardından Türkiye toplantısı ile barışseverlerin güçlerini birleştirmeyi hedefliyor.
'Ne inkar ne isyan' Toplantının açılış bildirgesini okuyan Tayfun İşçi, Türkü, Kürdü ve diğer etnik, inanç ve kültürel farklılıklarıyla, barış ve demokrasi ortamında, bu ülkede birlik ve eşitlik içinde yaşama isteğini dile getirdi. Geçmişin yanlışlarını bugün de devam ettirmek isteyen demokrasi ve barış karşıtlarının, farklılıkları yok sayan veya çatışma nedeni haline getiren yaklaşımlarının ülkeye büyük zararlar verdiğini kaydeden İşçi, "ne inkar ne de isyan" istediklerini vurguladı. "Çatışmalara yol açan antidemokratik uygulamalara son verilmesi, silahların bırakılıp şiddetin son bulması, demokratik barış ortamının bir an önce sağlanması" zorunluluğuna işaret eden İşçi, farklılıklar dışlanarak, barışın kurulamayacağını söyledi. En önemli demokrasi sorununun Kürt sorunu olduğunu ve inkarcı anlaşıyla çözülemeyeceği gerçeğini yaşayarak gördüklerini kaydeden İşçi, askeri çözümde ısrarın ağır kayıpların yanı sıra yurttaşlar arasında duygu ortaklığına da zarar verip, toplumsal çatışmaya zemin hazırladığını söyledi. İşçi, "Bizler savaş ve şiddet yanlılarının sözcüleri olmayacağız. Barışa bir şans daha verilmelidir" dedi. Sonuç bildirgesini ve alınacak kararları belirlemek üzere, KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Yazar Aydın Çubukçu, ÖDP eski Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya ile 68'liler Derneği MYK üyesi Ruhi Koç'tan oluşan bir komisyonun oluşturulduğu toplantıda katılımcılar tek tek söz alarak düşünce ve önerilerini dile getirdiler.
'İslami cumhuriyet' Eski milletvekili, Prof Dr. Cengiz Güleç de 1920'lerdeki cumhuriyet projesinin yolundan saptığını, önce ulusal değil, hukuk asıllı, seküler bir cumhuriyet iken giderek ulusallığın, ulusçuluğun öne çıktığını söyledi. "Halkların ve ulusların birliği olan cumhuriyetçilik milliyetçiliğe dönüştü. Bu da karşıtlarını yarattı" diyen Güleç, Türk ve Kürt milliyetçiliği çatışmasından başka bir tehlikenin doğduğunu, giderek İslam cumhuriyetine doğru gidildiğini savundu. KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ise şu ortamda bu girişimlerin tek bir oluşum haline getirilmesinin yanlış olduğunu, "üniformalılaştırmak" olacağını savundu. Tombul, gelinen noktada tüm demokratik adımların PKK ile özdeşleştirilip, ötekileştirilmek istendiğini, ötekilere karşı bir linç kültürünün geliştirildiğini ve demokratik yollarla çözüm için herkesin kendi kimliğini, kültürünü, dilini, özgürce ifade edebileceği bir Türkiye isteklerini dile getirdi.
'Ne inkar ne isyan' Toplantının açılış bildirgesini okuyan Tayfun İşçi, Türkü, Kürdü ve diğer etnik, inanç ve kültürel farklılıklarıyla, barış ve demokrasi ortamında, bu ülkede birlik ve eşitlik içinde yaşama isteğini dile getirdi. Geçmişin yanlışlarını bugün de devam ettirmek isteyen demokrasi ve barış karşıtlarının, farklılıkları yok sayan veya çatışma nedeni haline getiren yaklaşımlarının ülkeye büyük zararlar verdiğini kaydeden İşçi, "ne inkar ne de isyan" istediklerini vurguladı. "Çatışmalara yol açan antidemokratik uygulamalara son verilmesi, silahların bırakılıp şiddetin son bulması, demokratik barış ortamının bir an önce sağlanması" zorunluluğuna işaret eden İşçi, farklılıklar dışlanarak, barışın kurulamayacağını söyledi. En önemli demokrasi sorununun Kürt sorunu olduğunu ve inkarcı anlaşıyla çözülemeyeceği gerçeğini yaşayarak gördüklerini kaydeden İşçi, askeri çözümde ısrarın ağır kayıpların yanı sıra yurttaşlar arasında duygu ortaklığına da zarar verip, toplumsal çatışmaya zemin hazırladığını söyledi. İşçi, "Bizler savaş ve şiddet yanlılarının sözcüleri olmayacağız. Barışa bir şans daha verilmelidir" dedi. Sonuç bildirgesini ve alınacak kararları belirlemek üzere, KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Yazar Aydın Çubukçu, ÖDP eski Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya ile 68'liler Derneği MYK üyesi Ruhi Koç'tan oluşan bir komisyonun oluşturulduğu toplantıda katılımcılar tek tek söz alarak düşünce ve önerilerini dile getirdiler.
'İslami cumhuriyet' Eski milletvekili, Prof Dr. Cengiz Güleç de 1920'lerdeki cumhuriyet projesinin yolundan saptığını, önce ulusal değil, hukuk asıllı, seküler bir cumhuriyet iken giderek ulusallığın, ulusçuluğun öne çıktığını söyledi. "Halkların ve ulusların birliği olan cumhuriyetçilik milliyetçiliğe dönüştü. Bu da karşıtlarını yarattı" diyen Güleç, Türk ve Kürt milliyetçiliği çatışmasından başka bir tehlikenin doğduğunu, giderek İslam cumhuriyetine doğru gidildiğini savundu. KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ise şu ortamda bu girişimlerin tek bir oluşum haline getirilmesinin yanlış olduğunu, "üniformalılaştırmak" olacağını savundu. Tombul, gelinen noktada tüm demokratik adımların PKK ile özdeşleştirilip, ötekileştirilmek istendiğini, ötekilere karşı bir linç kültürünün geliştirildiğini ve demokratik yollarla çözüm için herkesin kendi kimliğini, kültürünü, dilini, özgürce ifade edebileceği bir Türkiye isteklerini dile getirdi.
Evrensel'i Takip Et