11 Aralık 2005 23:00

Türkiye yolgeçen hanı mı?

AKP Hükümeti, CIA konusunda Türkiye'de oluşan rahatsızlıktan rahatsız oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CIA ve FBI Başkanının Türkiye'yi yol yapmasından rahatsız olanlara tepki gösterirken, CIA işkence uçaklarının Sabiha Gökçen havaalanını kullanması ilgili açıkalamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, basına yüklenmeyi tercih etti.

Nasihat etti Avustralya ve Yeni Zelanda gezisini tamamlayan Erdoğan, Esenboğa'da düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konulara dair açıklamalarda bulundu. FBI ve CIA Başkanlarının Türkiye'yi ziyaret etmelerinin doğal olduğunu savunan Erdoğan, "Her iki isim de çeşitli konularda görüş alışverişi için Türkiye'ye gelmiştir. Her şeyin arkasında herşeyi aramayın" diye konuştu.

Çömez ve Tosun AKP Balıkesir Milletvekili Turan Çömez'in parti grubunda yaptığı konuşmaya da değinen Erdoğan, "Milletvekili arkadaşlarımız görüşlerini belirtme hakkına sahiptir" dedi. Başbakan Erdoğan ayrıca AKP Tokat Milletvekili Resul Tosun'un askerin TBMM'den çekilmesi tartışmalarına ilişkin olarak şunları söyledi: "Arkadaşımız münferit bir köşe yazmıştır. Nitekim Genelkurmay Başkanlığı'nın bu konuda açıklaması olmuştur, saygı duyarız." Erdoğan bedelli askerlik konusunda da söz vermediklerini söyledi.

'İslam çimentodur' Erdoğan, üst kimlik tartışmaları için de söylediklerinin çarpıtıldığını ileri sürerek, "Din üst kimliktir ifadesi kullanmadım. İslam için çimentodur, birleştiricidir dedim" diye konuştu. Üst kimlik olarak kullandığım ifade; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır ve bunun defaatle açıklamalarını yaptık. Ama buna rağmen bazıları anlamak istemiyor.

Gül basını uyardı Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise, 15 Kasım 2005 tarihinde Sabiha Gökçen Havaalanı'na inen ABD uçağı ile adam kaçırıldığı veya zanlı sorgulandığı yönündeki iddiaları yalanladı. Gül, haberlerin Türkiye'nin hükümranlık haklarına zarar verdiğini öne sürdü. Dışişleri Bakanı Gül, herhangi yabancı bir yetkilinin Türkiye'de bir zanlıyı sorgulamasının mümkün olmadığını öne sürerek, 15 Kasım'da Sabiha Gökçen Havaalanı'na inen CIA uçağı ile insan kaçırıldığı ya da yanlıların sorgulandığını yalanladı. Söz konusu uçağın sivil bir yolcu uçağı olduğunu, bu nedenle de sivil uçaklara uygulanan prosedüre tabi tutulduğunu vurgulayan Gül, Barselona'dan Bakü'ye gitmek üzere havalanan söz konusu uçağın, 31 Ekim 2005'te saat 16.15'te Sabiha Gökçen Havaalanı'na indiğini,bir gün sonra 15.00'te Türkiye'den ayrıldığını, aynı şekilde Bakü'den dönerken de 15 Kasım tarihinde indiğini ve bir gün sonra ayrıldığını belirtti. Gül, izin talep edilirken uçaktaki 4 personelin isimleri ve uçağa ilişkin teknik bilgilerin Türk makamlarına iletildiğini ekledi. Gül, "Yolcu alma, indirme, mal yükleme ya da indirme olmamıştır, dolayısıyla uçağa Türkiye'den bir insan ya da yük konması söz konusu değildir, uçak tamamen kontrol altında olmuştur" diye konuştu. Bakan Gül, konuyla ilgili iddiaların "Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümranlık hakkının tartışılmasına ve vatandaşların kafalarında şüpheler oluşmasına yol açtığını" söyleyerek, "Ayrıca terör örgütlerinin geleceğe yönelik yapmayı amaçladığı eylemleri varsa bu eylemlere meşruluk kazandırıcı bir ortam da hazırlanmaktadır" diye devam etti.

Evrensel'i Takip Et