27 Kasım 2005 23:00

Soru değişti cevap aynı

Kaçakçılık suçlamasıyla açılan davası süren Mercedes şirketi hakkında "gümrük kaçakçılığı ve sahte belge düzenlemek" iddialarına dair verilen soru önergelerinde yanıtlar değişmedi. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, şirketin bir usulsüzlüğü olmadığını ileri sürerken, gerekli incelemelerin Maliye Bakanlığı tarafından yapılması gerektiğini savundu. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart "somut ve tatminkar" cevaplar verilmediği gerekçesi ile Başbakan Tayyip Erdoğan'a Mercedes Benz Türk AŞ ile igili iki soru önergesi sundu. Önergeleri Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen yanıtladı. Mercedes hakkında gümrük kaçakçılığı ve sahte belge düzenleme iddialarına yönelik verilen soru önergesinde Tüzmen "Yanıtların gerçeği yansıtmadığı iddialarına katılınmamaktadır. Zira konu ile ilgili soru önergelerine verilen cevaplarda tüm açıklığı ile en doğru bilginin verilmesi amaçlanmıştır" savunmasını yaptı. Soru önergelerinde Kart, firmanın gümrük girişinde koltuk sayısını eksiltme girişiminin olduğunu belirterek kontrollerin gerektiği gibi özenli yapılıp yapılmadığının önem kazandığını dile getirdi. Kart, Hadımköy'de fabrikada bulunan gümrüklü antreponun hiçbir izin alınmaksızın başka bir yere taşındığı iddialara verilen cevapların gerçeğe aykırı olduğunu ifade etti.

Topu Maliye Bakanlığı'na attı Devlet Bakanı Tüzmen'in, 7/7321 sayılı soru önergesine verdiği cevaba göre, Mercedes marka araçların Türkiye'ye girişinin ardından "koltuk eklenerek" yapılan değişikliğin Özel Tüketim Vergisi'nde belirtilip belirtilmediğini Gümrük İdaresi bilemez. Tüzmen, yapılan "hile"yi tespit etmenin Gümrük İdaresi yetki ve sorumluluk alanına girmediğini ileri sürerek, bu işin Maliye Bakanlığı tarafından gerçekleştirilmesi gerektiğini savundu. Kart'ın tüm uyarı ve soru önergelerine karşın herhangi bir usülsüzlüğün olmadığını dile getiren Tüzmen, Mercedes'in stok listelerine uygun hareket ettiğini ileri sürdü. İzinsiz taşınmamış! Tüzmen, Hadımköy'deki fabrikada bulunan gümrüklü antreponun izin alınmaksızın taşınması ile igili olarak İstanbul Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü nezdinde araştırma yapıldığını belirtti. Araştırma sonucunda taşıma işleminin uygun bulunduğunu şöyle açıkladı: "Karaköy Yolcu Salonu Gümrük Müdürlüğü'ne bağlı olarak faaliyet sürdüren antreponun daha sonra Yeşilköy Otomotiv İhtisas Gümrük Müdürlüğü denetiminde faaliyetlerine devam etmesinin uygun bulunduğu, izin alınmadan herhangi bir taşıma işleminin yapılmadığı belirlenmiştir." Daha önce Kart'ın verdiği soru önergelerine verilen cevaplarda yanıtların gerçeği yansıtmadığı iddiasına katılmadıklarını ifade eden Tüzmen, soru önergesinde "Verilen cevaplarda tüm açıklığı ile en doğru bilginin verilmesi amaçlanmıştır. Herhangi bir hususun gizlenmesi söz konusu olmamıştır. Bu nedenle belirtilen hususlara ilave edilecek başkaca bir durum sözkonusu değildir" ifadesini kullandı.


ARAÇLAR 2006'NIN İŞLEMLER 2005'İN Kart, 8588 sayılı soru önergesinde ise 2006 binek Vito ve Siprinter araçları onaylı proformo faturaları mevcut olmamasına rağmen 2005 model araçlara ait olan uygunluk belgeleri ve bakım onarım belgelerini kullanarak 1200 aracı Gebze Oto İht. Gümrük Müdürlüğü, Yeşilköy Oto İht. Müdürlüğü'nden bu yolla ithal ettiği iddialarına yer verdi. Tüzmen bu iddiaya araştırma yapıldığını, faturaların mevcut olduğu, ancak araçların modellerine yönelik bir bilginin olmadığını kaydetti. İthalat esnasında bakım ve onarım adı altında herhangi bir belgenin aranmadığına dikkat çeken Tüzmen, firmanın Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na yapmış olduğu müracatta kurum tarafından verilen garanti belgesinde araçların 2005 yılına ait olduğuna dair bilgilerin olduğunun ifade edildiğini bildirdi.


ELİMİZDE BELGELER VAR

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart Türkiye'de sorunlu bir süreç başladı. Genel anlamda idari aşamadaki yönetim mekanizmaları iç denetim mekanizmaları gereğince işlemiyor. Bu, önergelere verilen cevaplarda da ortaya çıkıyor. Gümrük denetimlerinde de kaçakçılıkla ilgili denetimlerde de denetim mekanizmasının işlemediğini görüyoruz. Yabancı yatırımlara karşı değiliz, ancak yabancı yatırımcı kurallara uymak kaydı ile yatırım getiriyorsa istihdam getiriyorsa elbette bir engeleme yapmamak gerekir. Yabancı yatırımcıya imtiyaz göstermek ayrıcalık tanımak yanlış. Denetim mekanizmalarının gereğince çalışmamasından ve zaafiyetinden yararlanmak istiyorlar ve kuralsız davranışlara giriyorlar. Sonuçta ortaya haksız rekabet çıkıyor. Tüzmen'in sorumluluğu altındaki birimler görevlerini gereğince yapmamışlardır. Elimizde belgeler ve dayanaklarımız var. Önümüzdeki günlerde Akaryakıt Kaçakçılğı Komisyonu tarafından hazırlanan raporda da bazı şeyleri ifade edeceğiz. Yeni bir soru önergesi daha vermeyi düşünüyorum. Aralık ayında dava görülecek, davanın da takipçisiyiz. Dava ile ilgili yargının işleyişi aşamasında olağan olmayan bir süreç yaşanıyor. Son duruşmada da umut ederim ki yargıya müdahaleci bir süreç başlamamıştır. Bizim ellimizde belgeler var, ancak idari denetim mekanizmaları, kolluk güçleri, gümrük birimleri gereğini yapmıyor. Şemdinli'de Yüksekova'da da bunu görürsünüz, bunun günlük olayla sınırlı bir hukuk dışı müdahale olduğunu görüyoruz. Bu siyasi müdahaleler, illegal müdahaleler Türkiye'de maalesef mevcut. Türkiye'de devlet içinde adacıklar var. Kendi çapında çeteler oluşmuş. Bırakın hukuk devleti olmayı, kanun devleti olmanın gereğini yapamıyoruz.

Evrensel'i Takip Et