Depremzedeler üşüyor

Erzurum'da önceki gün meydana gelen depremin ardından tamamen yıkılan Küçükgeçit köyünde yas sürüyor. Kızılay'ın gönderdiği çadırlara yerleştirilen köylüler, bir yandan acılarını dindirmeye çalışıyorlar, bir yandan da soğuklardan korunmanın yolunu arıyorlar. Özellikle geceleri eksilere düşen hava sıcaklığı karşısında sıkıntılı anlar yaşayan köylüler, kendilerine bataniye vermeyen Kızılay'a tepki gösteriyorlar. Köylüler, bir an önce prefabrik evlerin yapılmasını istiyorlar. Kızılay'ın kurduğu çadırlarda üşüdüklerini söyleyen Doğan Işık adlı depremzede, "Çadırların içinde ailemizle oturacağız. Bu çadırların tuvaleti bile yok çocuklarımızın ihtiyacını nasıl karşılayacağız" diye sordu. Yemek ihtiyaçlarının sivil savunma ekipleri tarafından karşılandığını anlatan Işık sözlerine şöyle devam etti; "Acımız çok büyük. Hem insanlarımız hem de hayvanlarımız öldü. Devleti yönetenler, depremden sonra gelip bize çeşitli sözler verdiler. Şimdi o sözlerin tutulmasını istiyoruz."

Hasar tespiti yanlış yapılıyor Depremin kendisini kapı girişinde yakaladığını anlatan Zeki Dönmez ise olay anını şöyle anlattı; "Kapıdan tam içeri girdim. Saat 21:30 civarıydı. Ne olduğunu anlayamadım. Bir baktım ki bütün ev halkı enkaz altındayız. Öldüğümü zannettim." Depremin ardından başlatılan zarar tepsit çalışmalarının doğru yapılmadığını belirten Dönmez şöyle dedi; "Diyelim oğlu evlenmiş ama maddi imkânsızlıktan dolayı evini ayıramamış. Onun sadece babasının ismi yazılmış. Böyle olmaz ki. Tespit doğru yapılmıyor. Herkesin ismi yazılsın. 44 hanelik köyün yarısının ismi yazılmamış. Böyle olmaz ki."

İktidar partisi gelsin halimizi görsün Deprem haberini duyar duymaz İstanbul'dan akrabalarının yanına gelen Yasin Şen de, köyde oturulacak bir evin kalmamasının kendilerini üzdüğünü ifade etti. Bakan ve valinin verdiği sözleri tutmasını isteyen Şen, "Ben İstanbul'daki depremi yaşadım. Bu durumu iyi bilirim. Korkunç bir şey. Burada çadır verilmiş soba bacaları yok. Akrabalarım battaniye bile alamamışlar evden. Geceyi nasıl geçireceğiz bilmiyorum" dedi. Bu arada Küçükgeçit köylüleri, deprem yerine sadece sağlık bakanının gelmesini eleştirdiler. Köylüler, "Koca iktidar partisi. Niye hepsi gelmiyor da bir bakanları geliyor. Gelip halimizi görsünler" dediler.

---

Jeoloji Mühendisleri Odası: Takdir-i idari Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, Erzurum'da meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki depremin 9 kişinin hayatına mal olmasını, "Takdir-i ilahi"ye değil, "Takdir-i İdari"ye bağladı. Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin deprem, heyelan, su baskını gibi afet tehlikelerini barındırdığını ancak merkezi ve yerel yöneticilerin afet tehlikesine karşı gerekli önlemleri almadığını kaydetti. Ülkelerin gelişmişlik düzeyini belirlemek için doğal afetlerin meydana getirdiği zararların büyüklüğüne de bakıldığı vurgulanan açıklamada, "Birçok ülkede kolaylıkla göğüslenebilen 5.1 büyüklüğündeki depremin Türkiye'de neden olduğu kayıplar gözönüne alındığında Türkiye'nin hangi seviyede olduğu açıkça görülecektir" denildi. Sağlıklı ve güvenli kentsel ve kırsal alanların herkesin en temel insani hakkı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, ülkenin geleceğini Dünya Bankası'nın ve IMF'nin kararlarına emanet edenlerin, yurttaş kimliğini yok ederek, 'müşteri' kimliğini ön plana çıkartanların en temel insan haklarını görmezden geldiği ifade edildi. Açıklamada, merkezi ve yerel yöneticilerin afet tehlike ve risklerinin belirlenmesi, zarar azaltıcı önlemlerin alınması için yasal ve teknik düzenlemelerin acilen başlatılması gerektiği belirtildi.