12 Mart 2003 22:00

AKP verdiği sözleri tutmuyor

2002 yılı geride kalmasına rağmen, pamuk üreticisine verilecek olan prim miktarı bir türlü açıklanmadı. Pamuğa verilecek primin çok düşük tutulabileceği endişesinde olan üreticiler, hükümetin üreticilere verdiği sözleri tutmasını bekliyorlar. Tariş Pamuk Birliği Başkanı Cavit Ancın'la, hükümetin tarım politikası ve pamuk üreticilerinin sorunları üzerine görüştük. 2003 yılı bütçesinde beş ürün için 264 trilyon prim verileceğini duyduklarını açıklayan Ancın, "Beklediğimiz rakam bu değildi. En az 500 trilyon lira bekliyorduk. 264 trilyon yalnız pamuğa değil, zeytinyağı, ayçiçeceği, soya ve kanola ürünlerine veriliyor. Geçen yıl pamuğa verilen prim 77 bin lira civarında bir rakamdı. Bu rakamla taş çatlasa pamuk primi 100 bin lira tutar. Bu da bizi çok üzer. 100 bin liralık prim, üreticinin üzerine bomba atmaya benzer. Hükümet en az 160 bin lira prim diyordu. Bu bizim değil, onların söy lemiydi" eleştirisinde bulun du.

İcraat yok Hükümet ile iyi bir diyalog ve fikir alış verişi içerisinde olduklarını kaydeden Ancın, "Sık sık beraber oluyoruz ama hükümetin söyledikleri ile icraatları birbirini tutmuyor" dedi. Recep Tayyip Erdoğan'ın ucuz mazot sözü olduğunu, Aydın'daki bir brifingde bizzat kendisine, "Ucuz mazot vaadi seçim programımızda vardı. Bunu gerçekleştireceğiz' dediğini aktaran Ancın, "Bugün bu konuda bir gelişme yok. Üstelik, 4 ay oldu hükümet geleli mazot 14 kez zamlandı. Biz bekliyoruz ama biraz da üzüntülü bekliyoruz" uyarısında bulundu.

Üretim bitiyor Ancın, pamuk ihraç eden ülke halinden pamuk ithal eden bir konuma gelindiğini hatırlatarak şu eleştirilerde bulundu: "Bugün dünyada 550 bin tonla pamuk ithal eden birinci ülke olduk. Önümüzdeki sene rekorlara doğru gideriz. Çünkü bütün üreticiler pamuktan kaçıyor. Millet artık pamuk üretmeyecek. Prim istiyorsunuz vermiyorlar, gübre ve ilaç sübvanse edilmezse, mazot düşürülmezse pamuk üreticisi elbette pamuk üretmekten kaçar. Oysa biz milyon dolarlarla dışarıdan pamuk ithal ediyoruz. Eğer hükümet sağlam ve tutarlı adım atarsa iki sene gibi çok kısa sürede pamuk ihraç eden ülke konumuna geliriz. Bizim ovamızda o potansiyel var. Toprağımız da, insanımız da var. Kaçış çoğalıyor. GAP'ın devreye girmesine rağmen pamuk ithalatı yükseldi. Üretici zor durumda. Çeşitli ürünleri ekseler de sonuç alamadılar". IMF ve Dünya Bankası'nın dayatmalarının Türkiye çiftçisini köleleştirmekten başka bir şey olmadığını ifade eden Ancın, "Sen bana prim vermiyorsun ama kendi üreticinin primini yükseltiyorsun. Yunanistan 50 cent prim veriyor. Bu şartlarda konfeksiyoncu ile dünya çapında nasıl rekabet edeceğim. Böyle bir şey olamaz. Bu doğrudan doğruya Türk çiftçisini köleleştirmektir. Birileri gelecek bizi burada idare edecek. Kendi toprağımızda bizi kullanacaklar. Oysa bütün bunları konuştuk. Dünya devletlerinde mahsulü ekmeden taban fiyatını alırsınız. Üretici hangi ürünü ekeceğini tercih eder. Ülkemizde önce tarım reformu yapılması gerekir" önerisinde bulundu. Üreticiye 2000 yılı ürünü için 343 trilyon prim, 2001 yılı için ise 200 trilyon prim verildi.

Evrensel'i Takip Et