14 Şubat 2003 22:00
Psikolojik savaşın parçası
GÜNÜN YAZILARI
"Irak Savaşı ne zaman başlayacak?", "Dünyanın süper gücü Amerika neden hâlâ Irak'a saldırmıyor?", "Saddam Hüseyin savaş sırasında nereye gönderilecek?", "Amerika Irak'ı nasıl adam edecek?.."
Amerikan ordusunun, Afganistan'dan sonra Irak'a da savaş açacağının açıklanmasının ardından, yukarıdakiler gibi onlarca soru medya tarafından gündeme getirildi. Medya, sorduğu sorulara yine 'kulislerden gelen taze' yüzlerce cevap verdi.
Yetkili: 16 senaryo var!
Irak'ın ve savaşın akıbetine ilişkin cevaplardan 16'sı da, dünkü Milliyet gazetesinde Taha Akyol'un "Objektif" adını verdiği köşesinde yer aldı. Yazısında "Ankara'nın barışçı bir çözüm istediğini ama her ihtimale karşı direndiğini" iddia eden Akyol'un, dün konuştuğu ve ismini vermediği bir yetkiliyle aralarında geçen diyaloğu aktardığı satırlar şöyle:
"Yetkili '16 senaryo var' diyordu. Saddam'dan sonra Irak'ta otarşik bir askeri rejimden, zamanla dağılmaya yol açabilecek 'gevşek federasyon'a, hatta etnik ve dinsel iç savaşa kadar on altı senaryo... Dikkatimi çeken, senaryoların hepsinin Saddam'sız bir Irak esasına dayanması... Bu nasıl olur? Ya Amerika Saddam'ı savaşla devirir... Veya Suudilerden gelen son bilgilere göre, Saddam 'son anda' dışarıya gitmeyi kabul edebilir. Savaşsız çözüm deyince Amerikalılar, Saddam'ın Suudiler aracılığıyla başka bir ülkeye, mesela Yemen'e gitmesini anlıyorlar."
Saddam gönderilecek mi?
Akyol'un yazısında yazdığı üzere, Ankara'ya gelen bilgilere göre Suudiler, Amerikan yönetimine, "Saddam şimdi elbette sert tepki gösteriyor. Çünkü savaş karşıtı akımın güçleneceğini, savaşın çıkmayacağını umuyor. Ama savaşın çıkacağı kesinleşirse, bize birkaç gün imkân tanıyın, Saddam'ın garantili bir şekilde başka bir Arap ülkesine gitmeyi kabul edeceğini sanıyoruz" demiş!
Hükümetin asker sevkıyatına ilişkin oylamayı 18 Şubat sonrasına atmasının sebeplerinden birinin, bu ihtimal olduğunu öne süren Akyol, hükümetin böylelikle 'savaşa angaje olmuş' görüntüsü vermemiş olacağı yorumunu da buna ekliyor. Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış ve Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın ABD'de yürüttüğü "20 milyar dolar istiyoruz" pazarlığının da tarih ertelemesinin nedenlerinden biri olduğunu kabul eden Akyol, yazısını "Türkiye elbette 'ben yokum' diyemez..." sözleriyle bitiriyor.
'16 değil 160 senaryo var' Ortaya atılan 16 senaryoyu sorduğumuz Araştırmacı-Gazeteci Hüsnü Mahli, ortaya atılan senaryoların Amerika'nın psikolojik savaşına dahil olduğu görüşünde: "Irak'a ilişkin 16 değil 160 senaryo ileri sürülüyor. Ve sonuçta bütün senaryolar, Amerikan yönetiminin ülke, dünya ve bölge kamuoyuna açtığı psikolojik savaşın bir parçası." Saddam'ın Irak'ı terkedeceği yolundaki iddiaları ve diğer iddiaları 'gerçekçi' bulmayan Suriyeli gazeteci, "Bu senaryoları ortaya atanlar ne Saddam Hüseyin'i ne de Irak halkını tanımıyorlar. Tanısalar, Saddam Hüseyin'den şimdi kurtulmuş olurlardı" diyor.
Kaynak Amerika Mahli, "Rüzgâr her zaman yelkenlilerin istediği gibi esmez" atasözünü anımsatarak, şunları söylüyor: "Amerikalıların bölgede, her istediklerini yapabilecekleri gibi bir şey söz konusu değil. Bu olsaydı Irak şimdi vurulmuş, Amerika çoktan savaşa başlamış olurdu. Ama Avrupa ülkelerinde fırtınalar kopuyor. Türkiye'de hükümet, henüz iki aylık olmasına rağmen direniyor. Muhalefet de artık Amerika'yı desteklemiyor. Çünkü, Amerika gelip Irak'ı işgal edecek ve muhalefeti de sistem dışı bırakacak. Amerika hâlâ tek güçmüş gibi davranıp, açıklamalarda bulunabilir ama işi zorlaştı." Sadece Türkiye'de değil, Avrupa gazetelerinde de 'Amerika kaynaklı senaryo haberlerinin' yer aldığını söyleyen Mahli, henüz bir savaş başlamadan Irak'ın geleceği üzerine yapılan haberlerle, "Amerikalılar kararlı, meseleyi istedikleri gibi çözecekler" mesajının verilmek istendiğini ifade ediyor.
'16 değil 160 senaryo var' Ortaya atılan 16 senaryoyu sorduğumuz Araştırmacı-Gazeteci Hüsnü Mahli, ortaya atılan senaryoların Amerika'nın psikolojik savaşına dahil olduğu görüşünde: "Irak'a ilişkin 16 değil 160 senaryo ileri sürülüyor. Ve sonuçta bütün senaryolar, Amerikan yönetiminin ülke, dünya ve bölge kamuoyuna açtığı psikolojik savaşın bir parçası." Saddam'ın Irak'ı terkedeceği yolundaki iddiaları ve diğer iddiaları 'gerçekçi' bulmayan Suriyeli gazeteci, "Bu senaryoları ortaya atanlar ne Saddam Hüseyin'i ne de Irak halkını tanımıyorlar. Tanısalar, Saddam Hüseyin'den şimdi kurtulmuş olurlardı" diyor.
Kaynak Amerika Mahli, "Rüzgâr her zaman yelkenlilerin istediği gibi esmez" atasözünü anımsatarak, şunları söylüyor: "Amerikalıların bölgede, her istediklerini yapabilecekleri gibi bir şey söz konusu değil. Bu olsaydı Irak şimdi vurulmuş, Amerika çoktan savaşa başlamış olurdu. Ama Avrupa ülkelerinde fırtınalar kopuyor. Türkiye'de hükümet, henüz iki aylık olmasına rağmen direniyor. Muhalefet de artık Amerika'yı desteklemiyor. Çünkü, Amerika gelip Irak'ı işgal edecek ve muhalefeti de sistem dışı bırakacak. Amerika hâlâ tek güçmüş gibi davranıp, açıklamalarda bulunabilir ama işi zorlaştı." Sadece Türkiye'de değil, Avrupa gazetelerinde de 'Amerika kaynaklı senaryo haberlerinin' yer aldığını söyleyen Mahli, henüz bir savaş başlamadan Irak'ın geleceği üzerine yapılan haberlerle, "Amerikalılar kararlı, meseleyi istedikleri gibi çözecekler" mesajının verilmek istendiğini ifade ediyor.
Evrensel'i Takip Et