24 Ocak 2003 22:00
Yüzler savaşa hayır diyecek
GÜNÜN YAZILARI
Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu'nda yer alan, Barış Girişimi'nin organizasyonu ile yüzer kişilik yirmi ayrı meslekten toplam iki bin çalışan "Barış İçin Yüzler Meclisi Birdirgesi" toplantısı ile Lütfü Kırdar Kongre Salonu'nda savaşa karşı barış istemleri için bir araya gelecek. Toplantıda meslek temsilcileri, ABD'nin petrol ve enerji kaynakları için hazırlığını yaptığı ve Türkiye'nin de içine çekilmek istendiği Irak savaşının; ülkeye, insana ve meslek alanlarına nasıl yansıyacağını dikkat çekecekler.
Görüştüğümüz meslek temsilcileri savaşını değerlendirerek, bu savaşın meslek alanlarını nasıl etkileyeceğini gazetemize anlattılar.
'Nasıl anlatacağım' Eğitim-Sen 1 No'lu Şube Yöneticisi Saniye Denli, "Derslerimde öğrencilerine demokrasiden, haktan, eşiklikten, özgürlükten bahsederken, olası Irak savaşında oradaki Iraklı çocukların; bu kavramlar için öldürüldüğünü nasıl anlatacağım" diye sordu. Denli, savaşla beraber, silahlanma nedeniyle, yetersiz olan eğitime yine yeteri kadar bütçe ayrılmayacağına dikkat çekti. Bu savaşı, işçi ve emekçilerin kazanılmış haklarına saldırı olarak değerlendiren Denli, savaşa karşı herkesi sesini yüksetmeye çağırdı. Elektrik Mühendisleri Odası Yürütme Kurulu Üyesi Hüseyin Yeşil de, hazırlığı yapılan savaşın ABD'nin, Ortadoğu'yu denetim altına almaya çalıştığı planın parçası olarak değerlendirdi. Yeşil, bu savaşla işsiz mühendis ve mimar sayısının 100 binleri aşacağını söyledi.
Barış için uluslararası heyet İngiltere, Almanya, Yunanistan, İsrail, İsveç, Yugoslavya ve ABD gibi dünyanın değişik ülkelerinden barış yanlısı bir heyet, Türkiye'deki çeşitli barış girişimcilerinin ortak davetlisi olarak bugün Türkiye'de. 11 Eylül saldırılarında yakınlarını kaybetmiş Amerikalıların kurduğu Barışçı Yarınlar üyesi Ryan Amundson, ünlü Alman şarkıcı Konstantin Wecker, İsveçli tanınmıs yazar Jan Myrdal, Filistin konusunda uzman siyaset bilimci Norman Finkelstein, anti-nükleer çalışmalarıyla üç kez Nobel Barış Ödülü adayı olan Oxford Araştırma Grubu başkanı Scilla Elsworthy, Yugoslav iç savaşının tanıklarından ve barış hareketinin önde gelen isimlerinden Obrad Savic ve Marijana Komarcevic gibi isimlerin oluşturduğu heyet, üç gün boyunca barış etkinliklerine katılacak.
Etkinlikler Bugün, Barış Girişimi tarafından düzenlenen 100'ler Meclisi'nde, yarın Boğaziçi Üniversitesi'ndeki Barış Forumu'nda savaş deneyimlerini ve Irak savaşı hakkındaki görüşlerini dile getirecek olan katılımcılar, 27 Ocak Pazartesi günü Meclis'i ziyaret edecekler.
Savaşta önce gerçekler ölür Birçok meslek örgütünün oluşturduğu platformlar, avazlarının çıktığı kadar bağırıyor: "Savaş istemiyoruz..." diye. Bu gruba, şimdi gazeteciler de katılıyor. ... Etkinlikte kürsüye çıkacak olan gazeteciler, "Biz gazeteciyiz. Savaşa karşıyız. Çünkü, savaşta ilk önce gerçekler ölür..." diyecek. Çünkü, biliyoruz ki; savaş önce gerçekleri öldürür, sonra insanları. Haksız olduğunu bilen saldırgan taraf, geniş kitleleri etkisi altına almak için, gazetecileri ve kitle iletişim araçlarını kullanmayı hedefler. Medyanın manipüle etme gücünü, çıkarları için kullanmak isteyen propaganda merkezleri, sürekli yalanlar üretir. Biz bu yüzden diyoruz ki, gönüllü savaş kışkırtıcılığını reddedeceğiz. Elinde silah tutarak cinayet işleyen emperyalist güçlerle, kalemini kullanarak cinayet işlemek isteyen gazetecilere izin vermeyeceğiz.
Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Şube Başkanı Barış Yarkadaş
Hekimler bugün karşı çıkmazsa... İnsan yaşamına kurulu hekimlik mesleğimiz var oldukça, insanı öldürmeye dayalı olan savaşa karşı olacağız. Körfez savaşında olduğu gibi, savaşta kısa vadede; askerlerden sonra hekimler de hep zarar gören sivil meslek olmuştur. Savaşlarda cepheye ilk çağrılanların başında hekimler geliyor. Bugünlerde de hekimler olası Irak savaşında cepheye çağrılmaya başlandı. Savaş bölgelerine gönderilen diğer sağlık çalışanları ile beraber biz hekimlerde, zorunlu ek görev ile karşı karşıya kalıyor, ekonomik, özlük, bireysel, sosyal ve aile ilişkileri olumsuz etkileniyor. Savaş direk ölüm, sakat ve yaralanma sonuçlarını doğurur. Bu sonuçların dışında, kitlesel göçü gündeme getirir. Göç ise ciddi sağlık sorunlarını doğurur. Yüzbinlerce insan savaş ortamlarında çok kötü koşullarda barınmak, beslenmek zorunda bırakılıyor. ABD'nin hazırlığını yaptığı Irak savaşında da, bu acı gerçekler yaşanacak. Bugün sağlıkçılar, bu savaşa karşı çıkmazlarsa, yarın Irak savaşında o bölgede görev yapmak zorunda bırakılacak, sağlık sorunları karşısında çaresizlikten çırpınacaktır.
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurul Üyesi Ali Çerkezoğlu
'Nasıl anlatacağım' Eğitim-Sen 1 No'lu Şube Yöneticisi Saniye Denli, "Derslerimde öğrencilerine demokrasiden, haktan, eşiklikten, özgürlükten bahsederken, olası Irak savaşında oradaki Iraklı çocukların; bu kavramlar için öldürüldüğünü nasıl anlatacağım" diye sordu. Denli, savaşla beraber, silahlanma nedeniyle, yetersiz olan eğitime yine yeteri kadar bütçe ayrılmayacağına dikkat çekti. Bu savaşı, işçi ve emekçilerin kazanılmış haklarına saldırı olarak değerlendiren Denli, savaşa karşı herkesi sesini yüksetmeye çağırdı. Elektrik Mühendisleri Odası Yürütme Kurulu Üyesi Hüseyin Yeşil de, hazırlığı yapılan savaşın ABD'nin, Ortadoğu'yu denetim altına almaya çalıştığı planın parçası olarak değerlendirdi. Yeşil, bu savaşla işsiz mühendis ve mimar sayısının 100 binleri aşacağını söyledi.
Barış için uluslararası heyet İngiltere, Almanya, Yunanistan, İsrail, İsveç, Yugoslavya ve ABD gibi dünyanın değişik ülkelerinden barış yanlısı bir heyet, Türkiye'deki çeşitli barış girişimcilerinin ortak davetlisi olarak bugün Türkiye'de. 11 Eylül saldırılarında yakınlarını kaybetmiş Amerikalıların kurduğu Barışçı Yarınlar üyesi Ryan Amundson, ünlü Alman şarkıcı Konstantin Wecker, İsveçli tanınmıs yazar Jan Myrdal, Filistin konusunda uzman siyaset bilimci Norman Finkelstein, anti-nükleer çalışmalarıyla üç kez Nobel Barış Ödülü adayı olan Oxford Araştırma Grubu başkanı Scilla Elsworthy, Yugoslav iç savaşının tanıklarından ve barış hareketinin önde gelen isimlerinden Obrad Savic ve Marijana Komarcevic gibi isimlerin oluşturduğu heyet, üç gün boyunca barış etkinliklerine katılacak.
Etkinlikler Bugün, Barış Girişimi tarafından düzenlenen 100'ler Meclisi'nde, yarın Boğaziçi Üniversitesi'ndeki Barış Forumu'nda savaş deneyimlerini ve Irak savaşı hakkındaki görüşlerini dile getirecek olan katılımcılar, 27 Ocak Pazartesi günü Meclis'i ziyaret edecekler.
Savaşta önce gerçekler ölür Birçok meslek örgütünün oluşturduğu platformlar, avazlarının çıktığı kadar bağırıyor: "Savaş istemiyoruz..." diye. Bu gruba, şimdi gazeteciler de katılıyor. ... Etkinlikte kürsüye çıkacak olan gazeteciler, "Biz gazeteciyiz. Savaşa karşıyız. Çünkü, savaşta ilk önce gerçekler ölür..." diyecek. Çünkü, biliyoruz ki; savaş önce gerçekleri öldürür, sonra insanları. Haksız olduğunu bilen saldırgan taraf, geniş kitleleri etkisi altına almak için, gazetecileri ve kitle iletişim araçlarını kullanmayı hedefler. Medyanın manipüle etme gücünü, çıkarları için kullanmak isteyen propaganda merkezleri, sürekli yalanlar üretir. Biz bu yüzden diyoruz ki, gönüllü savaş kışkırtıcılığını reddedeceğiz. Elinde silah tutarak cinayet işleyen emperyalist güçlerle, kalemini kullanarak cinayet işlemek isteyen gazetecilere izin vermeyeceğiz.
Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Şube Başkanı Barış Yarkadaş
Hekimler bugün karşı çıkmazsa... İnsan yaşamına kurulu hekimlik mesleğimiz var oldukça, insanı öldürmeye dayalı olan savaşa karşı olacağız. Körfez savaşında olduğu gibi, savaşta kısa vadede; askerlerden sonra hekimler de hep zarar gören sivil meslek olmuştur. Savaşlarda cepheye ilk çağrılanların başında hekimler geliyor. Bugünlerde de hekimler olası Irak savaşında cepheye çağrılmaya başlandı. Savaş bölgelerine gönderilen diğer sağlık çalışanları ile beraber biz hekimlerde, zorunlu ek görev ile karşı karşıya kalıyor, ekonomik, özlük, bireysel, sosyal ve aile ilişkileri olumsuz etkileniyor. Savaş direk ölüm, sakat ve yaralanma sonuçlarını doğurur. Bu sonuçların dışında, kitlesel göçü gündeme getirir. Göç ise ciddi sağlık sorunlarını doğurur. Yüzbinlerce insan savaş ortamlarında çok kötü koşullarda barınmak, beslenmek zorunda bırakılıyor. ABD'nin hazırlığını yaptığı Irak savaşında da, bu acı gerçekler yaşanacak. Bugün sağlıkçılar, bu savaşa karşı çıkmazlarsa, yarın Irak savaşında o bölgede görev yapmak zorunda bırakılacak, sağlık sorunları karşısında çaresizlikten çırpınacaktır.
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurul Üyesi Ali Çerkezoğlu
Evrensel'i Takip Et