11 Nisan 2002 21:00
TÜMTİS'e dava üstüne dava
GÜNÜN YAZILARI
TÜMTİS'e yargı kıskacı daraltılıyor. Genel Merkez yöneticilerine açılan davanın ardından TÜMTİS Ankara Şubesi Başkanı ve üyeleri ile Akdeniz Ambarı işçileri de direniş nedeniyle sanık sandalyesine oturtuluyor. Sendikacıların ve işçilerin "iş hürriyetini engellemek" suçundan yargılanacakları davalar 18 Nisan ve 9 Mayısta görülmeye başlanacak.
Ankara Şaşmaz'daki Akdeniz Ambarı işçileri ağır ve sosyal haklardan yoksun çalışma şartları nedeniyle TÜMTİS'e üye olmuştular. Sendikaya üye olan 8 işçinin, patron tarafından işten çıkartılması üzerine işyeri önünde yaklaşık 3 ay süren bir direniş yaşandı. Direniş süresince patron tarafından şikayet edilen işçiler ve TÜMTİS Ankara Şubesi yöneticileri defalarca gözaltına alınmıştı.
Gözaltıların ardından işçi ve sendikacılara TCK'nın "iş hürriyetini bozmak" suçunu düzenleyen 201'inci maddesi uyarınca iki ayrı dava açıldı. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 18 Nisanda görülecek davanın savcı Fahrettin Hekimoğlu tarafından hazırlanan iddianamesinde, aralarında Ankara Şube Başkanı Nurettin Kılıçdoğan'ın da bulunduğu 21 sendikacı ve işçinin TCK'nın 201'inci maddesi uyarınca cezalandırılmaları istendi.
Çalışma hürriyeti! İddianamede, "TÜMTİS Ankara Şubesi Başkanı ve üyeleri olan sanıkların bir kısım sendika üyelerini işten çıkaran müştekinin işyeri önünde gruplar oluşturup çalışma hürriyetini engelledikleri ve ayrıca bazı sanıkların da müştekinin aracını taşlayarak zararda bulundukları anlaşıldı" denildi. Davanın 21 sanığının adları şöyle: Nurettin Kılıçdoğan, Zeki Karacan, Uğur Gökhan Arslan, Hüseyin Akdoğan, Abdullah Vural, Bülent Talip Aksu, Şükrü Akdoğan, Alaattin Coşkun, İsmail Erdoğan, Efendi Kaplan, Ali Hallı, Şahin Altıntaş, Binali Güney, Arif Sümbül, Hüseyin Aktülün, Hüseyin Babayiğit, Bekir Sartepikli, Abidin Kandeyer, Celal Yılmaz, İlyas Demir ve Hacı Çadırlı. 9 Mayısta görülecek davanın savcı Mustafa Akyol tarafından hazırlanan iddianamesinde ise toplam 10 sendikacı ve işçinin aynı maddeden cezalandırılmaları istendi. İdidanamede, direniş sırasında işyerinde yükleme yaparak işi sürdürmeye çalışan işverenin tehdit edildiği ileri sürülerek, "Sanıklar cebir, şiddet ve tehditle müşteki ile çalışanlarının yükleme yapmasını engelleyip, müştekinin iş ve çalışma hürriyetini bozdukları, işyerinin dışında toplanan ve kimlikleri tespit edilemeyen sanıkların içerisinde bulunan sanık Abidin Kandeyer ise suç işlendiği sırada müzeharat ve mauvenetiyle suçun icrasını kolaylaştırıp bu şekilde suça iştirak ettiği ve sanıkların bu şekilde atılı suçları işledikleri anlaşılmıştır" denildi. Bu davanın 10 sanığının adları ise şöyle: Hüseyin Akdoğan, Şükrü Akdoğan, İsmail Erdoğan, Abdullah Vural, Efendi Kaplan, Alaettin Coşkun, Nurettin Kılıçdoğan, Uğur Gökhan Arslan, Bülent Talip Aksu ve Abidin Kandeyer.
Sendikacılar hedefte TÜMTİS Ankara Şubesi Başkanı Nurettin Kılıçdoğan, gazetemize yaptığı açıklamada, Genel Başkan Sabri Topçu'ya 17 kez dava açıldığına dikkat çekerek, mücadeleci sendikaya ve sendikacılara yargı baskısı oluşturulmaya çalışıldığını ifade etti. Kılıçdoğan, davalarla sendikacılıklarının bitirilmesinin hedeflendiğini vurgulayarak, şunları söyledi: "TÜMTİS örgütçü bir sendikadır. Kişilere bağlı değildir. Her TÜMTİS üyesi işçi bir yönetici gibi hareket eder ve sendikasını savunur. Ne kadar TÜMTİS'li varsa o kadar da yönetici vardır. Sendikacıları bitirmeye çalışanlar, şunu iyi bilsin ki sendikamızın tarihinde geri adım atmak diye bir şey olmamıştır, olmayacakta."
Çalışma hürriyeti! İddianamede, "TÜMTİS Ankara Şubesi Başkanı ve üyeleri olan sanıkların bir kısım sendika üyelerini işten çıkaran müştekinin işyeri önünde gruplar oluşturup çalışma hürriyetini engelledikleri ve ayrıca bazı sanıkların da müştekinin aracını taşlayarak zararda bulundukları anlaşıldı" denildi. Davanın 21 sanığının adları şöyle: Nurettin Kılıçdoğan, Zeki Karacan, Uğur Gökhan Arslan, Hüseyin Akdoğan, Abdullah Vural, Bülent Talip Aksu, Şükrü Akdoğan, Alaattin Coşkun, İsmail Erdoğan, Efendi Kaplan, Ali Hallı, Şahin Altıntaş, Binali Güney, Arif Sümbül, Hüseyin Aktülün, Hüseyin Babayiğit, Bekir Sartepikli, Abidin Kandeyer, Celal Yılmaz, İlyas Demir ve Hacı Çadırlı. 9 Mayısta görülecek davanın savcı Mustafa Akyol tarafından hazırlanan iddianamesinde ise toplam 10 sendikacı ve işçinin aynı maddeden cezalandırılmaları istendi. İdidanamede, direniş sırasında işyerinde yükleme yaparak işi sürdürmeye çalışan işverenin tehdit edildiği ileri sürülerek, "Sanıklar cebir, şiddet ve tehditle müşteki ile çalışanlarının yükleme yapmasını engelleyip, müştekinin iş ve çalışma hürriyetini bozdukları, işyerinin dışında toplanan ve kimlikleri tespit edilemeyen sanıkların içerisinde bulunan sanık Abidin Kandeyer ise suç işlendiği sırada müzeharat ve mauvenetiyle suçun icrasını kolaylaştırıp bu şekilde suça iştirak ettiği ve sanıkların bu şekilde atılı suçları işledikleri anlaşılmıştır" denildi. Bu davanın 10 sanığının adları ise şöyle: Hüseyin Akdoğan, Şükrü Akdoğan, İsmail Erdoğan, Abdullah Vural, Efendi Kaplan, Alaettin Coşkun, Nurettin Kılıçdoğan, Uğur Gökhan Arslan, Bülent Talip Aksu ve Abidin Kandeyer.
Sendikacılar hedefte TÜMTİS Ankara Şubesi Başkanı Nurettin Kılıçdoğan, gazetemize yaptığı açıklamada, Genel Başkan Sabri Topçu'ya 17 kez dava açıldığına dikkat çekerek, mücadeleci sendikaya ve sendikacılara yargı baskısı oluşturulmaya çalışıldığını ifade etti. Kılıçdoğan, davalarla sendikacılıklarının bitirilmesinin hedeflendiğini vurgulayarak, şunları söyledi: "TÜMTİS örgütçü bir sendikadır. Kişilere bağlı değildir. Her TÜMTİS üyesi işçi bir yönetici gibi hareket eder ve sendikasını savunur. Ne kadar TÜMTİS'li varsa o kadar da yönetici vardır. Sendikacıları bitirmeye çalışanlar, şunu iyi bilsin ki sendikamızın tarihinde geri adım atmak diye bir şey olmamıştır, olmayacakta."
Evrensel'i Takip Et