9 Nisan 2002 21:00

Bakana protesto

Karayolları bölge müdürlerinin dün yapılan toplantısı, kamu emekçilerinin protesto gösterisine sahne oldu. Yapı Yol-Sen üyesi kurum çalışanları, konuşmak için kürsüye çıkan Bayındırlık ve İskan Bakanı Abdülkadir Akcan'ı alkışlarla protesto ederek topluca salondan ayrıldılar. Eylemciler bina önünde de alkışlı, sloganlı eylemlerini sürdürerek, kapatılma kararının geri alınmasını, özel hizmet tazminatları, ek göstergeler ile üaban aylıklarının artırılması, görev tazminatının tüm çalışanlara verilmesi ve özlük sorunlarının bir an önce çözülmesini talep ettiler. 52'incisi dün düzenlenen Karayolları bölge müdürleri toplantısında konuşan Karayolları Genel Müdürü Dinçer Yiğit, 34 yıldır kuruma hizmet vermiş biri olarak, bölge müdürlüklerini kapatma kararını doğru bulmadığını, kapatmanın gerçekleşmesi halinde ciddi aksaklık ve olumsuzlukların yaşanacağını söyledi. Mevcut bölge sayılarının 17 olduğunu, kapatma kararının uygulanmasıyla bu sayının 11'e düşeceğini kaydeden Yiğit, Türkiye'de bölge başına düşen sorumluluk alanının gelişmiş ülkelerin 2-12 katı daha fazla iken, kapatma sonucu bu oranın 3-19'a yükseleceğini hatırlattı. Yiğit, kapatma kararının tasarruf değil, 1 katrilyon liraya varan ek maliyet getireceğini savundu.

Akcan'a protesto Kürsüye Bakan Akcan'ın gelmesi ise salonda bir grubun ayağa kalkarak alkışlı protestolarına yol açtı. Yapı Yol-Sen üye ve yöneticileri alkışlı protestonun ardından topluca salonu terk ettiler. Akcan ise devletin küçültülmesi ve yeniden yapılandırılmasını savundu, ancak buna bölge müdürlüklerinden başlanmasının yanlış olduğunu söyledi. Özellikle karayollarının kapsama alınmasının ciddi bir hesap hatası olduğunu belirten Akcan, "Yanlış hesabın Bağdat'tan dönmesi" için çalıştıklarını öne sürdü. Protesto edilmesini eleştiren Akcan, yetkililerle görüşme yerine, 2-3 gün önceden hazırlanmış metinle protestonun yanlış olduğunu savundu. Akcan'ı protesto ederek bina önüne çıkan Yapı Yol-Sen üyeleri ise pankart ve dövizler açarak, "karayolları kapatılamaz", "Direne direne kazanacağız", "Sadaka değil, toplusözleşme", "Ne IMF ne Derviş, genel grev genel direniş" sloganları attılar. Genel Başkan Cengiz Faydalı yaptığı açıklamada, bir yandan kurumların hizmet yapamaz hale getirildiğini, bir yandan da bu kurumların "yük" olduğu yalanıyla propaganda yapıldığını, "ihanet" politikası güdüldüğünü söyledi. Faydalı, IMF'nin, Dünya Bankası'nın çok uluslu şirketlerin amacının, yoksul vatandaşlara, köylüye ücret karşılığı hizmet götürmek olduğunu kaydederek, "Bu oyuna gelmeyeceğiz, kurumlara sahip çıkacağız" dedi. Ücret dengesizliği dışında, Yapı Yol-Sen üyelerine yönelik baskı, sürgün ve yıldırma politikalarını da anlatarak, devlet güdümlü Kamu-Sen'in örgütlenmesinin yapıldığını aktardı. Samsun Şube Denetleme Kurulu üyesi Necati Ocak'ın Tokat'ın Niksar ilçesine, Metin Turan'ın da Tunceli'den Yozgat'a sürgün edildiğini hatırlatan Faydalı, MHP'li kadrolaşma sonucu işbaşına gelen yöneticilerin sendika üye ve yöneticilerine yönelik bu tür baskı, sürgün ve tehditlerin kendilerini yıldıramayacağını söyledi. Faydalı, bu eylemin bir başlangıç olacağını, diğer kurumların bölge müdürleri toplantısına da katılarak protestolarını sürdüreceklerini, alanları doldurup iş bırakmaya kadar gideceklerini duyurdu.

Evrensel'i Takip Et