8 Mart 2002 22:00

Çakan'ın kara yalanı

Özelleştirmenin değişmez gerekçesi haline gelen "zarar ediyor" sloganı, yine devletin kendi kurumları tarafından hazırlanan raporlarla yalanlanıyor. Bunun son örneği Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ)'nde yaşandı. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan'ın son günlerde TKİ'yi hedef alan açıklamalarının yalan olduğu, TKİ'nin raporlarıyla ortaya çıktı. Maden Mühendisleri Odası (MMO), Zeki Çakan'ın, "TKİ'nin kömürü 267 milyon liraya üretip, 15-16 milyon liraya sattığı, bu nedenle zarar ettiği, bunun da enerji maliyetini arttırdığı" yönündeki açıklamalarına tepki göstererek, kullanılan rakamların devletin elindeki rakamlarla uyuşmadığına dikkat çekti. Odanın açıklamasında, TKİ'nin faaliyet raporlarına göre, kuruluşun enerji santralları için yaptığı üretimin maliyetinin 2001 sonu itibariyle 11 milyon 620 bin olduğu belirtilerek, bu kömürü de 11 milyon 195 bin liraya sattığının altı çizildi. TKİ'nin üretim bölgelerinden biri olan Doğu İşletmesi'nde, kömür üretim maliyetinin 2001 yılında ortalama 275 milyon lira olarak gerçekleştiği belirtilen açıklamada, bu üretim maliyetinin yüksek olduğu, ancak bu bölgede yapılan üretimin toplam kömür üretiminin binde biri bile olmadığı ifade edildi. Açıklamada, küçük bir örneğin enerji maliyetlerinin artışına neden olarak gösterilmesinin doğru olmadığına dikkat çekilerek, "TKİ'nin toplam üretiminin yüzde 20'sini gerçekleştiren Yeniköy Linyit İşletmesi'nde ve yüzde 17'sinin gerçekleştirildiği Seyitömer İşletmesi'nde kömürün tonu ortalama 5 milyon liraya üretilmektedir" denildi.

Verimsizlik sorunu Açıklamada, madencilik kuruluşlarının verimsizlik sorunu olduğu kabul edilerek, ancak bu sorunun kâr zarar rakamlarıyla açıklanamayacağının altı çizildi. Siyasi iktidarların kamunun verimliliğini özelleştirmeler ve personel çıkartılması ile sağlanabileceğini savunarak kolaycılığa kaçtığı ifade edilen açıklamada, devletin kurumları verimli çalıştırma zorunluluğu olduğu kaydedildi. Kuruluşlardaki verimsizliğin nedeni olarak gösterilen personel fazlalığının da doğru olmadığı vurgulanan açıklamada, kurumun 1988 yılında 33 bin olan personel sayısının bugün 16 bine indirildiği hatırlatıldı. Açıklamada, daha iki yıl önce kurumun Türkiye'nin en kârlı kuruluşu ilan edildiği hatırlatılarak, bugün ise kurumun ülkenin en verimsiz kuruluşu olarak sunulmasının samiyetsizlik olduğu ifade edildi. Devletin bilerek ve isteyerek bu kuruluşlara yatırım yapmadığının altı çizilerek, "Bu kurumlarda verimliliğe yönelik bilimsel çalışmalar göz ardı edilmektedir. Adam kayırmacılık bu kuruluşlardaki teknik bilgi ve deneyimin kullanılmasına izin vermemektedir. Bu kuruluşlardaki şeffalık ve hesap verilebilirlik bir türlü sağlanamamıştır. Özelleştirme ve personel azaltma sorunları çözecek araçlar olarak sunulmuş, ancak hiçbir sorun çözülememiş ve bugüne gelinmiştir " denildi.

Bir tepki de ESM'den Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Genel Başkanı Neşet Demirtaş da, Çakan'ın açıklamalarına tepki göstererek, Bakan'ın ve TKİ yönetiminin özelleştirme yanlısı tutumlarını devam ettirdikleri sürece, kurum çalışanlarının ve ESM üyelerinin işyelerinde direnme haklarını kullanacaklarını belirtti. Demirtaş yaptığı açıklamada, kömürün yüzde 70'lik bir pay ile geleceğin enerji kaynağı olarak görüldüğünü ifade ederek, Türkiye'deki linyit rezervlerinin 8.3 milyar ton olduğunu dile getirdi. Demitaş, yıllık 50 milyon ton üretim seviyesi ile bu rezervlerinin Türkiye'ye yaklaşık 160 yıl yeteceğinin altını çizdi. Türkiye'deki linyit üretiminin yüzde 70'nin TKİ tarafından yapıldığını bildiren Demirtaş, linyit sektöründeki özel sektör işletmeciliğinin, maden sektörünün özel sektörün kısa vadede kâr mantığı ile işletme anlayışına uygun olmadığı için 1990'lı yıllardan sonra çöktüğüne dikkat çekti. Demirtaş, Türkiye'de özel sektörün kömür madenciliği alanında bittiğinin altını çizerek, TKİ'nin bilgi birikimi, nitelikli ve deneyimli iş gücü, mali sermayesi ile linyit kömürünü en verimli şekilde işletecek tek kuruluş konumunda olduğunu vurguladı.

Evrensel'i Takip Et