17 Kasım 1999 22:00

'POAŞ'ın özelleştirilmesine

   izin vermeyeceğiz'

Paylaş
'POAŞ'ın özelleştirilmesine
    izin vermeyeceğiz'
Türk-İş Başkanı Bayram Meral ve Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın POAŞ'ın satılması sürecinin başlatılmasına tepki gösterdiler. KİGEM, TMMOB, TTB ve Enerji Yapı Yol-Sen gibi sendika ve kitle örgütü temsilcilerinin ve Türk-İş'e bağlı sendikaların genel başkanlarının da katıldığı basın toplantında POAŞ'ın özelleştirilmesine izin verilmeyeceği bildirildi.
Özelleştirmeyle elde edilen gelirlerin bütçe açıklarına ve ihaleyi kazananlara kredi olarak gittiğini hatırlatan Meral, "Vergisini tahsil edemeyen, haksız kazancın, israfın, talanın yağmanın önüne geçemeyen siyasiler tek çareyi özelleştirmede bulmakta, halkın birikimlerini yağma etmektedir" dedi. Özelleştirme sonrasında binlerce işçinin işten atıldığını belirten Meral, POAŞ'ın özelleştirilmesinin ardından da işten atmaların yaşanacağını kaydetti.
Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın da POAŞ'ın özelleştirilmesinin Türkiye'nin zararına olacağını ve buna karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi. Öztaşkın, POAŞ'ın özelleştirilmesiyle 100 trilyon liranın üzerindeki kârdan ve vergiden devletin vazgeçeceğini söyleyerek, POAŞ'ın petrol ürünlerindeki otomatik fiyatlandırma sayesinde yüksek kâr getiren bir kuruluş olduğunu vurguladı. Öztaşkın, Anayasa'da yapılan değişikliklerle yabancı sermayeye tüm güvencelerin verildiğine dikkat çekerek, özelleştirmede ihale süreçlerinin de tamamen göstermelik olduğunu ve hangi sermaye grubuna verileceğinin daha önceden belirlendiğini kaydetti.
KİT'ler arpalık değil
KİT'lerden 1999 yılında beklenen kârın 1.6 katrilyon olduğunu belirten Öztaşkın, 500 büyük sanayi kuruluşunun en büyük 5 firmasından 4'ünün ve en kârlı 5 kuruluşun da KİT olduğunu hatırlattı. Özelleştirmelerden yapılan tahsilatların özelleştirme harcamaları adı altında yok edildiğini ifade eden Öztaşkın, 1998'de özelleştirmeden 4.1 milyar dolar, diğer kaynaklardan da 1.9 milyar dolar tahsilat sağlanırken, 5.8 milyar dolar harcama yapıldığını belirtti. Öztaşkın, büyük KİT'lerin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın elinde olduğunu hatırlatarak, KİT'leri yok etmek amacıyla kurulmuş bir kuruluşa uzun süre verilmemesi gerektiğini söyledi.
POAŞ'ı alan yaşadı
Öztaşkın, POAŞ'ın ve TÜPRAŞ'ın yüksek kâr garantisi sağlamak için petrol ürünü fiyatlarında otomatik fiyatlandırmaya gidildiğini hatırlatarak, Türkiye'deki petrol ürünlerinin fiyatlarının Avrupa'daki en yüksek fiyatlara ulaştığını ve böylece yüksek kâr garantisinin sağlandığını kaydetti.
POAŞ'ın yok pahasına özelleştirilmesi için bayileri dezavantajlı duruma getiren uygulamalar yapıldığına ve böylece bayilerin diğer şirketlere geçmesi için ortam yaratıldığına dikkat çeken Öztaşkın bu uygulamalardan birinin POAŞ'a bağlı şirketlerde çek obsiyon sürelerinin 6-8 güne çekilirken yabancı şirketlerde bu sürenin 14-25 gün arasında olduğunu belirtti. Diğer şirketlerde peşin satışlarda bayilere yüzde 3-5 arası indirim yapılırken POAŞ bayilerinde bu oranın yüzde 2 olduğunu ifade eden Öztaşkın, POAŞ yönetiminin diğer şirketlerle rekabet politikası izlemediğini, aksine kendi bayilerinin diğer şirketlerin bayisi olmaya zorladığını vurguladı.
Öztaşkın, POAŞ'ın pazar payının kasıtlı olarak yabancı şirketler lehine sürekli daraltıldığının altını çizerek, POAŞ'ın 1996'da yüzde 51.1 olan pazar payının 1998'de yüzde 50.6'ya indirildiğini kaydetti. Buna karşın POAŞ'ın Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki payının yüzde 80 olduğunu ve özel şirketlerin bu bölgelere gitmediğini dile getiren Öztaşkın, POAŞ'ın özelleştirmesi ile bu bölgelerdeki hizmetlerin de aksayacağına işaret etti.
Mustafa Öztaşkın, petrol dağıtımının özel sektöre geçmesiyle kamu kurumlarının akaryakıt gereksinmelerini peşin ödeme ile yapmak zorunda kalacaklarını ve bunun Hazine'ye yük bindireceğini ve borçlanmayı artıracağını dile getirdi.
ÖNCEKİ HABER

Demirbaş davası karara kaldı

SONRAKİ HABER

Memur adaylarının işi henüz bitmedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...