8 Eylül 1999 21:00
Antalya'da odalarla deprem protokolü
GÜNÜN YAZILARI
Antalya'da odalarla deprem protokolü
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kumbul ve 13 meslek odası başkanı bir araya gelerek, "danışmanlık protokolü" imzaladı.
Kumbul, Büyükşehir Belediyesi Toplantı Salonu'nda düzenlenen "Deprem ve Antalya" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, Marmara Bölgesi'nde meydana gelen deprem felaketinin ciddi yaralar açtığını dile getirdi. Depremin vurduğu yerleşim birimlerinin, her açıdan çok ciddi yara aldığını kaydeden Kumbul, şunları söyledi: "Bizim bu konudaki hassasiyetimiz devam ediyor. Antalya'da da olası bir depreme karşılık ne yapabiliriz, durumumuz nedir, nasıl hareket etmeliyiz, bunları tek tek belirlemeliyiz. Bu nedenle yerel yönetimlerle meslek odalarının bir araya gelerek getireceği çözümler çok önemli."
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı İbrahim Koç ise, Antalya'nın 1968 yılında yayınlanan yönetmelikte deprem bölgesi olmadığını, daha sonraki yıllarda 4. derece deprem bölgesi olarak belirlendiğini ve 1997 yılında da 2. derece deprem bölgesi olarak yönetmelikte yer aldığını hatırlattı.
Yasal düzenleme ihtiyacı
Koç, şunları kaydetti: "Antalyalıyı tedirgin eden, 1997 yılında 2. derece deprem bölgesi ilan edilen Antalya'nın geçmişinde yapılan binalar. Bu durum belki de abartılarak, 'Antalya'da bir deprem olsa bu kentin yüzde 90'ı gider' deniyor. Bu hem bizi hem de Antalyal'yı tedirgin ediyor. Çarpık yapılaşma olduğu doğrudur. 1986 yılında Antalya bir çıkma cennetiydi, yani normal kat sayısından çok daha fazla katlı binalar yapılıyordu. Bu durum yine devam etmekte. Deprem konusunda önlem almak için öncelikle fay hatlarının incelenmesi, binaların envanterinin çıkarılması, nazım planının revizyonunun bir bütün olarak ele alınması ve daha pek çok konuda ciddi çalışmalar gerekiyor. Bu konuda Türkiye'nin topyekûn yasal düzenlemelere ihtiyacı var. İnsanlar eğitilmeli, düzeltilebilecek olan bozukluklar giderilmeli ve depremle yaşam için gereken önlemler geciktirilmeden alınmalı."
Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Recep Esengil de, "Bu felaketin boyutlarının büyük olması bizi üzdü ancak, yeni felaketlere karşı da uyandırdı" diyerek, Marmara'yı vuran tüm Türkiye'yi üzüntüye boğan depremden ders alınması gerektiğini vurguladı. İlgili meslek odalarının yıllardır bu tür felaketlere karşı uyarıda bulunduğuna değinen Esengil, artık yerel yönetimlerin bu işin altından kalkamadığını ve ilk defa olarak meslek odalarının bilgisine başvurulduğunu sözlerine ekledi.
Toplantıdan sonra Büyükşehir Belediye Başkanı ile 13 meslek odası başkanı "danışmanlık protokolü" imzaladı. Protokol meslek odalarının, kent yönetimine ilişkin karar alma, üretim, paylaşım ve denetim süreçlerine katılımı amaçlıyor. Öneri niteliğinde alınacak kararlar doğrultusunda meslek odaları temsilcileri, Antalya halkı adına danışmanlık görevini yapacak. 2. derece deprem bölgesi olan Antalya'da depremle ilgili tedbirler de bu protokole katılan meslek odalarıyla işbirliği içinde alınacak.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kumbul ve 13 meslek odası başkanı bir araya gelerek, "danışmanlık protokolü" imzaladı.
Kumbul, Büyükşehir Belediyesi Toplantı Salonu'nda düzenlenen "Deprem ve Antalya" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, Marmara Bölgesi'nde meydana gelen deprem felaketinin ciddi yaralar açtığını dile getirdi. Depremin vurduğu yerleşim birimlerinin, her açıdan çok ciddi yara aldığını kaydeden Kumbul, şunları söyledi: "Bizim bu konudaki hassasiyetimiz devam ediyor. Antalya'da da olası bir depreme karşılık ne yapabiliriz, durumumuz nedir, nasıl hareket etmeliyiz, bunları tek tek belirlemeliyiz. Bu nedenle yerel yönetimlerle meslek odalarının bir araya gelerek getireceği çözümler çok önemli."
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı İbrahim Koç ise, Antalya'nın 1968 yılında yayınlanan yönetmelikte deprem bölgesi olmadığını, daha sonraki yıllarda 4. derece deprem bölgesi olarak belirlendiğini ve 1997 yılında da 2. derece deprem bölgesi olarak yönetmelikte yer aldığını hatırlattı.
Yasal düzenleme ihtiyacı
Koç, şunları kaydetti: "Antalyalıyı tedirgin eden, 1997 yılında 2. derece deprem bölgesi ilan edilen Antalya'nın geçmişinde yapılan binalar. Bu durum belki de abartılarak, 'Antalya'da bir deprem olsa bu kentin yüzde 90'ı gider' deniyor. Bu hem bizi hem de Antalyal'yı tedirgin ediyor. Çarpık yapılaşma olduğu doğrudur. 1986 yılında Antalya bir çıkma cennetiydi, yani normal kat sayısından çok daha fazla katlı binalar yapılıyordu. Bu durum yine devam etmekte. Deprem konusunda önlem almak için öncelikle fay hatlarının incelenmesi, binaların envanterinin çıkarılması, nazım planının revizyonunun bir bütün olarak ele alınması ve daha pek çok konuda ciddi çalışmalar gerekiyor. Bu konuda Türkiye'nin topyekûn yasal düzenlemelere ihtiyacı var. İnsanlar eğitilmeli, düzeltilebilecek olan bozukluklar giderilmeli ve depremle yaşam için gereken önlemler geciktirilmeden alınmalı."
Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Recep Esengil de, "Bu felaketin boyutlarının büyük olması bizi üzdü ancak, yeni felaketlere karşı da uyandırdı" diyerek, Marmara'yı vuran tüm Türkiye'yi üzüntüye boğan depremden ders alınması gerektiğini vurguladı. İlgili meslek odalarının yıllardır bu tür felaketlere karşı uyarıda bulunduğuna değinen Esengil, artık yerel yönetimlerin bu işin altından kalkamadığını ve ilk defa olarak meslek odalarının bilgisine başvurulduğunu sözlerine ekledi.
Toplantıdan sonra Büyükşehir Belediye Başkanı ile 13 meslek odası başkanı "danışmanlık protokolü" imzaladı. Protokol meslek odalarının, kent yönetimine ilişkin karar alma, üretim, paylaşım ve denetim süreçlerine katılımı amaçlıyor. Öneri niteliğinde alınacak kararlar doğrultusunda meslek odaları temsilcileri, Antalya halkı adına danışmanlık görevini yapacak. 2. derece deprem bölgesi olan Antalya'da depremle ilgili tedbirler de bu protokole katılan meslek odalarıyla işbirliği içinde alınacak.
Evrensel'i Takip Et