Blockupy

Nuh Göze
Frankfurt Almanya

Avrupa Merkez Bankası’nın yeni binası 18 Mart’ta resmen açıldı. En az 25 ülkenin hükümet ve devlet başkanlarının katılımıyla yapılması beklenen büyük açılış törenine yalnızca 30 davetli katılabildi. Sermayedarların güç gösterisine dönüştürmek için 1,3 milyar avroya mal olan ve etrafı demir tellerle çevrilen bu binada, AB ülkelerinin geleceğini etkileyecek mali politikalar belirlenmesi planlanıyordu. Avrupa Merkez Bankası açılış törenine karşı küreselleşme karşıtları, Blockupy’in çağrısı doğrultusunda Frankfurt’ta bir araya geldiler. Polisler daha günler önce bu büyük protestoya karşı hazırlık içerisindeydiler. 10.000 polisin görev aldığı ve onlarca tomanın konuşlandırıldığı Avrupa Merkez Bankası binasının çevresi demir teller ile kapatılarak göstericilerin binaya yaklaşması engellendi. 39 Avrupa şehrinden 60 otobüs dolusu, küreselleşme karşıtı insan sabahın erken saatlerinde Frankfurt´ta buluştu. Bazı otobüsler daha Frankfurt’a varmadan yolda durdurularak kimlik kontrolleri yapıldı. Blockupy temsilcileri yaptıkları çağrıda, kötü sahnelerin yaşanmasını istemediklerini açıklasalar da bazı göstericiler bu çağrıya kulak asmadılar. Sabahın erken saatlerinde sayıları 6.000 kişiyi bulan katılımcılar Avrupa  Merkez Bankası’nın çevresini resmen işgal etti. Şenlik havasında geçen bu eylem, medyaya bir polis biriminin saldırıya uğradığı, 7 yanan polis araçlarının bulunduğu ve çöp tenekelerinin ateşe verildiği fotoğraflar ile yansıdı. Öğle saatlerine doğru sayısı 20.000'i bulan kitle, Avrupa Merkez Bankası’nın yeni binasının açılışının yanı sıra Almanya ve AB’nin, Yunanistan başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerine dayattığı kemer sıkma politikalarını protesto etmek için bir araya geldi.
Polisle, ‘Blockupy’eylemcileri arasındaki çatışmalarda polisler gaz bombası ve tazyikli su kullandı. 200 gösterici ve 2 polis memurunun yaralandığı olaylarda yaklaşık 500 kişi gözaltına alındı. Blockupy temsilcisi Dr. Ulrich Wilken eylemden sonra yaptığı basın konferansında, bu sabah yaşanan görüntüleri hiçbir zaman dilemediğini ve bunu kasten planlamadıklarını, ancak insanların yaşanan politikalara karşı olan öfkesini anladığını belirtti.   Blockupy sözcüsü Christoph Kleine ise basın acıklamasında polisin eylem esnasında tomalar ve göz yaşartıcı gazlar ile uyguladığı şiddete değinerek eylemcileri savundu. Blockopy’i işte böyle özetleyebiliriz. Yorum kısmını ise bu eyleme katılan arkadaşlarımızdan aldığımız görüşlere bırakıyoruz.

ARTAN YOKSULLUKTAN SORUMLU OLAN AVRUPA MERKEZ BANKASI

Gamze - Münih: Milyonlarca insan yoksullaştırma politikalarıyla, açlıkla boğuşurken, Avrupa Merkez Bankası’nın açılış töreni düzenlemesini edepsizlik olarak görüyorum. Güzel olan, on binlerce insanın bütün Avrupa şehirlerinden Frankfurt’a bu politikalara karşı protesto etmek için bir araya gelmesiydi. Birçoğu yaşananlar için kızgın, ancak buna rağmen asıl odak noktası Avrupa Merkez Bankası’na karşı yapılan eylem olmalıdır. Çünkü bu banka sürekli artan yoksullaşmadan sorumlu. Esas olarak bunu sorgulamalıyız, bir kaç kişinin eylemde yaptığı davranışları değil.
 

MEDYA BİLDİĞİNİZ GİBİ

Doğuş - Frankfurt: Frankfurt her zamankinden daha kalabalık  ve enternasyonal. Bütün Avrupa'dan ve Almanya’dan insanlar sömürgeciliğe ve Troyka politikalarına karşı eylem yapıyorlar. Sabah saat 8’de eyleme katıldım ve hem öfkeli 500 kişilik kalabalığı gördüm, hem de şenlik havasında olan ve  medyaya yanan arabalar dışında hiçbir şekilde yansıtılmayan binlerce insanı. Özellikle 60 yaşında İtalya´dan gelen yaşlı kadının şiddete hazır polislere burada neden bulunduğunu, yani sadece çocukları ve torunlarının geleceği için bulunduğunu anlatmayı çalıştığını görünce çok duygulandım. Polisler bu duygu dolu konuşma karşısında sadece gülümsemekle yetindi. Bir sonraki fırsatta kadına rağmen konuşmasını kesmeye çalıştılar.

BİRLİKTELİK UMUT VERİCİ

Zilan - Köln: Birçok insanın Avrupa dayanışması için Frankfurt’ta bir araya geldiğini görmek çok etkileyiciydi. Sadece Frankfurt ve Almanya değil, bütün Avrupa’dan insanlar Frankfurt’ta buluştular. Ancak kapitalizm karşıtı bu eylem medyada çok az yer aldı, daha çok yanan arabalar medyaya yansıdı. Şiddet uygulayan polisler ise medyada güzellemelerle kendilerine yer buldular. Halka karşı uygulanan şiddet sorgulanmalı. Kapitalizme karşı bu kadar insanın birlikte sokağa çıkabileceğini bilmek çok güzel.