02 Nisan 2015 16:41

Bitsin Artık Bu Çile!

Otobüse binenler arasında “havuza ilerlemek” gibi bir kültür oluştu. Havuz dediğimiz yer normalde özel gereksinimli bireylerin rahat bir şekilde ulaşımını sağlamaları için yapılmış geniş bir alan olması gerekirken, daha fazla insanı tıkıştırmak için onlara ayrılmış koltuklar ve demirler kaldırılmış

Paylaş

Müşerref Özbakır
AİBÜ
Bolu

Ulaşımda kooperatiflerin kaldırılması ile birlikte Bolu’da üniversite ulaşımı belediyenin tekeline geçti. Bolu belediyesi kendi çıkarları doğrultusunda yani, halkı düşünmeyen bu yeni sistem ile gerek Bolu halkının gerekse üniversite öğrencilerinin tepkisini çekti. Verilen hizmetin çok iyi olduğunu sadece üniversite öğrencikonseyi başkanı söylüyor...

BOLU BELEDİYESİ DIŞINDA KİMSE MEMNUN DEĞİL

Yaklaşık 2 ay önce kartlı sisteme geçen Bolu halk otobüsü tutarsızlıklar ile dolu. Bu yeni sisteme göre bir otobüsün şoförü ona ait olan bir günlük çizelge ile saat başı farklı güzergahlar olmak üzere neredeyse tüm Bolu’yu geziyor. Dinlenme molaları da az olan şoförler birde tüm gün boyunca yeni sistemden hoşnut olmayan insanlar tarafından öfke ile karşılanıyorlar. Biliyoruz ki bu öfkenin muhatabı şoförler değildir. Çünkü onlarda yeni alınan bu arabaların taksitlerini ödemeye çalışıyorlar ve onlar da bu yeni sistemden hoşnut değiller. Bolu belediyesi dışında Bolu’da bu durumdan kimse memnun değil.
    Otobüslerin üniversite için yeterli olmama nedenini açıklamak gerekirse kabataslak bir sayısal işlem ile durumu özetleyebiliriz. Üniversiteye her yıl 7.000 öğrenci geliyor ise ,şuan mevcut kapasitesi tahmini 35.000 ile 40.000 olan bir öğrenci potansiyelinden söz ediyoruz. Bu öğrencilerin 10.000’ninin kampüsteki yurtlarda kaldığını varsayarsak geriye kalan 30.000 öğrenci şehir merkezinde konaklıyor. Belediyenin üniversiteye çıkmak üzere tahsis ettiği otobüs sayısı 40 (ya da daha az bir rakam) otobüste oturan 25, ayakta 30 toplamda 55 kişi olursa, bu otobüslerin hepsi 2.200 öğrenci taşır. Olağan duruma en yakın tahmini sayılarla bile öğrencilerin derse yetişmeleri ve vaktinde okulda olmaları zor bir durum. Bir de buna hastaneye çıkan vatandaşları eklersek durum daha da vahim bir hal alıyor.

“HAVUZA İLERLEYELİM”

Otobüse binenler arasında “havuza ilerlemek” gibi bir kültür oluştu. Havuz dediğimiz yer normalde özel gereksinimli bireylerin rahat bir şekilde ulaşımını sağlamaları için yapılmış geniş bir alan olması gerekirken, daha fazla insanı tıkıştırmak için onlara ayrılmış koltuklar ve demirler kaldırılmış. Yaşanan bu sıkıntıya öğrenciler tepki göstermek için sosyal medyada bekledikleri kuyrukların fotoğraflarını çekerek paylaşıyorlar.
Sonuçta vaat edilen hiç bir şeyin bulunamamasıyla birlikte 1 tl olan ulaşım ücretlerine son bir hafta içinde 15 kuruş  zam yapıldı. Belediyenin zarar ettiği ve yakın zamanda tekrar zam yapılacağı söylentileri de var.
1 Nisan Çarşamba günü üniversite yerleşkesinde gerçekleşecek eylemde bu ulaşım çilesine dur demek için atacağımız ilk adım olacak. Öğrenciler olarak taleplerimiz; Duraklarda neredeyse 1 km’ye varan kuyruklar oluşuyor ve merkez duraklar dışında her duraktan onlarca öğrenci alınıyor, bu durumun oradan kalkması için otobüs seferlerinin artırılması.Kucak kucağa gitmemek için ayakta alınan yolcu sayıların sınırlandırılması. Tıp Fakültesi ve Sümer Mahallesine ayrı seferlerin yapılması.
Özel gereksinimli bireyler için ayırılan koltuklar kaldırıldı bunların tekrar yerlerine konulması ve 15 kuruşluk zammın geri alınması.
Twitterda  “#AibüdeUlaşımÇilesi” hashtagiyle atılan bazı tweetler;
@_PeLUss ; mezun olup gidecez diye kalan kardeşlere yardım etmeyelim mi 1 nisanda yürüyorum
@47MehmetCan47 ; AİBÜ nün ardı mersin Beklerim otobüs gelsin Beklemekten usandım Allah belanı versin
@kenanturguc ; Şimdi gidiyorsun ya,git. Zaten boş yer yoktu.. #AibüdeUlasımCilesi
@zencyasamdag ;Beklemek en korkunç halidir yaşamın ! #AibüdeUlaşımÇilesi

ÖNCEKİ HABER

Evrim Dediğin...

SONRAKİ HABER

YGS, LYS ÊDÎ BES E

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...