20 Şubat 2014 06:00

AKP’ye Gül, demokrasiye diken

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, bütün veto çağrılarına rağmen, AKP Hükümetinin dayattığı diğer kritik yasalarda olduğu gibi İnternet’e sansür yasasını da onaylaması tepki topladı.

AKP’ye Gül, demokrasiye diken
Paylaş

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, bütün veto çağrılarına rağmen, AKP Hükümetinin dayattığı diğer kritik yasalarda olduğu gibi İnternet’e sansür yasasını da onaylaması tepki topladı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabı üzerinden “İnternet yasasına onay verip, yolsuzlukların gizlenmesine ortak olmayı kabul etmiş bir Cumhurbaşkanı… İnsan gerçekten hayret ediyor” açıklamasını yaptı. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de “Alo Fatih hattını İnternet için kuracak yasayı onayladığını İnternet üzerinden duyuran Cumhurbaşkanı!” ifadesini takipçileriyle paylaştı. İnce, ayrıca şöyle dedi: “Onayla biz yeni yasayla düzelteceğiz -ki o bir özgürlük düzeltmesi değil- diyecekler, onaylayacaksın! Bu nasıl devlet adamlığı? Madem yeni yasayla düzenleme yapılacak veto edersiniz, değiştirirler, düzeltirler! Değiştirecekler, o nedenle onaylıyorum ne demek? Alo Çankaya! Cumhurbaşkanı ‘Alo Fatih’e güya tepki göstermiş! Öyleyse İnternet’te ‘Alo Fatih’ hattı kuran yasaya neden onay verdin?​”

‘ŞİRİN BABA GÖRÜNTÜSÜNDE YASSAHCI’

CHP İstanbul Milletvekili Sabahat Akkiraz ise, “Bizim gibi denetim ve sansür ile eserleri yasaklananlar cumhurbaşkanını iyi anlar; o aslında şirin baba görüntüsü altında yassahcı. Halkımıza en büyük zulüm; yalanın kurumsallaşmasıdır. Kendi iktidarı için halkına yalan söylemek zalimliğin resmidir. 6 Haziran 2010 Cumhurbaşkanı; ‘Google ve Youtube yasaklayan ülkeler kategorisinde olmak istemem.’ 4 yıl sonra İnternet’i kökten yasakla. İleri demokrasi. Yasağı ilk bozan; elmayı yiyen Adem değil mi? İnsan doğasına yasak getirmek, bu çağda iletişimi engellemeye çalışmak devekuşu misali olmaktır” dedi.

BDP’Lİ TAN’DAN TÜCCARLI TEPKİ

BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan Diyarbakır’da yapılmakta olan cezaevi inşaatıyla ilgili TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Tan basın toplantısında İnternet Yasası’nı kabul etmesinden dolayı Gül’e de tepki gösterdi. “Hükümetten değişiklik için adım geldi, ne diyorsunuz?​” sorusuna Tan, “Bu da bir skandaldır. Sayın Cumhurbaşkanı el altından haber yolluyor. Diyor ki bu iki maddeyi değiştirin, değiştirmezseniz veto edeceğim, veto etmem de hoş olmaz. Ben tasdik edeyim ama siz bu iki maddeyi değiştirin. Sayın Cumhurbaşkanı AK Partili değildir. Bu zaten siyasetin bütün çivileri çıktı. Son sallanan çivinin de yerinden çıkmasıdır. Bu döner dolaşır Sayın Cumhurbaşkanını vurur bu tip hadiseler siyaseten yani. Eğer o iki madde doğru değil ise siz veto edersiniz. Ondan sonra buradan değişir, gider. Bunun doğru yolu budur. Neyi tasdik ettiniz? Kayserili tüccar hesabıyla ülke yönetilirse bir tabir olarak kullanıyorum bunu, kimse üzerine alınmasın. Kayserili tüccar hesabıyla ülke yönetilmez” yanıtını verdi.

FEYZİOĞLU: BİLEREK ONAYLADI

Türkiye Barolar Birliği Başkanı (TBB) Metin Feyzioğlu, açıklama yaparak Gül’e tepki gösterdi. Cumhurbaşkanının yasal olarak düzeltilmesini gerekli gördüğü kanunu bilerek yürürlüğe koyduğuna dikkat çeken Feyzioğlu, “Yapması gereken, madem böyle düşünüyordu, yasayı TBMM’ye geri göndermek ve hatalı gördüğü hususların düzeltilmesini istemek idi” dedi. Hükümetin yasayla kendisini korumaya aldığını söyleyen Feyzioğlu, şöyle devam etti: “Şöyle ifade edelim; yarın öbür gün, iktidarları sona erdiğinde, bugün başkalarının hayatını karartan  gizli görevli tanıkların, üzerinde oynanmış ses kayıtlarının ve sahte dijital verilerin karşılarına çıkabileceğini siyasi iktidar öngörmeli ve her yurttaşın menfaatine olacak şekilde gizli tanıklığı kaldırmalı, ses bantları ve dijital verilerin tek başına delil olmasına son vermelidir. Aksi takdirde bu ülkede mazlumların adı değişir, fakat zulüm hiç bitmez.”

KÜRKÇÜ: GÜL HÜKÜMETİN YANINDA SAF TUTTU

Gazetemize konuşan HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, İnternet sansürünü içeren torba yasanın kategorik olarak değil bütünüyle ortadan kaldırılması gerektiğini belirtti. Yasayla TİB’e adeta bir diktatör yetkisi verildiğini vurgulayan Kürkçü, “Bu da yasama, yürütme, yargı gücünü tek elde topluyor. Aslında Başbakanda bile  olmayan bir yetki veriyor” dedi. Yasanın İnternet servis sağlayıcı şirketlerini ve iletişim şirketlerinin müşterinin bilgilerini saklamaya ve ihbara zorladığını söyleyen Kürkçü, “Bu açıdan İnternet koruculuğu yasası diyoruz biz bu yasaya. O açıdan bu yasa düşünce ve ifade özgürlüğüne ve  evrensel haklara aykırıdır. Cumhurbaşkanının kendiliğinden bu durumu  görerek bu yasayı Meclise iade etmesi gerekirdi. Bu nedenle Gül de ağır bir eleştiriyi hak ediyor. Sözde özgürlükçülüğünün, pratiğe gelince hükümetin yanında saf tuttuğunu gördük” şeklinde tepki gösterdi. Kürkçü, toplumun bir bütün olarak sansüre karşı durması gerektiği çağrısını yaptı.

‘PARTİ CUMHURBAŞKANI İMAJINI VERİYOR’

Gazetemize açıklama yapan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ise, “Cumhurbaşkanının yasayı onaylaması Cumhurbaşkanlığı yetkileri bakımından bağdaşan bir durum değil. Yapılması gereken yasayı Meclise iade etmekti” dedi. Yasanın iletişim hakkını engellediğini hatırlatan Elçi, Gül’ün Meclisteki çoğunluğu dikkate alarak yasayı kabul ettiğini belirtti. Cumhurbaşkanının yasada iki düzenleme yapılacağı sözünü de anımsatan Elçi, “Bu doğru değil, Bu tarz Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk yaşanıyor. Bu da cumhurbaşkanlığının manevi değerinin azalmasına neden oluyor. Cumhurbaşkanlığı toplum nezdinde itibarsızlaşıyor” dedi. Cumhurbaşkanlığı iradesinin Meclisteki siyasi çoğunluğa teslim edildiğini dile getiren Elçi, “Cumhurbaşkanı bir partinin Cumhurbaşkanı imajını veriyor” diye konuştu.


KRİTİK KANUNLARI HEP ONAYLADI

Kamuoyunda tartışılan ve tepki çeken kanun değişikliklerinde onayı hep hükümetten yana kullanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün daha önce de onayladığı kanunlardan bazıları şöyle:

Şikede ceza indirimi öngören, şikenin 12 yıllık ceza üst sınırını 3 yıla indiren ve kulüp yöneticilerinin beraat etmeleri halinde görevlerine devam etmelerine imkan veren kanunu 14 Aralık 2011’de kabul etti.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski müsteşar Emre Taner ve yardımcı Afet Güneş’in KCK soruşturması kapsamında ifadeye çağrılmasıyla başlayan ve kamuoyunda ‘MİT krizi’ olarak bilenen gelişme için hükümet soruşturma iznini Başbakana bağlayan bir düzenleme yaparak, kanun değişikliği yaptı. 2 Şubat 2012’de onayladı.

“Alkol yasağı” getireceği için tepki gösterilen ve eleştirilen, alkol satışı, reklamı ile tüketiminde köklü değişiklikler yapan yasal düzenlemeyi onayladı.

“Tam Gün Yasası” olarak bilinen ve sağlık emekçilerinin sömürüsü getirdiği için başta sağlık emekçileri olmak üzere toplumda tepki gösterilen  yasal düzenlemeyle ilgili yapılan kanun değişikliğini 17 Ocak 2014’te onayladı. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

İnternete sansür yasası ne getiriyor?

SONRAKİ HABER

Köyden erzak gelmese ekmeğin içi boş kalır

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...