12 Şubat 2019 00:40

Domates.. patlıcan.. soğan.. patates.. sivri biber

Domates.. patlıcan.. soğan.. patates.. sivri biber

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Hangisi? Domates, patlıcan, patates, sivri biber mi, soğan mı; yoksa mermiyle bomba mı?

Sebze meyve fiyatları malum. Uçmuş gitmiş. Yakalayana aşk olsun!

Sadece sebze meyve olsa neyse. Eti gören yok sayılır. Belki ancak ayda birkaç kez. O da yemeklere katılmış kıyma olarak. Ya yumurtayla peynir zeytin? Onların hali hal mi?

Soğansız hangi yemek yapılır?

Tartışmalıdır; menemen soğanlı mı yapılır soğansız mı! Haydi soğansızı yapılsın. Ona da domatesle biber koymadan olmaz. Ve hele yumurtasız hiç olmaz. Soğan ateş pahası da diğerleri değil mi? 5 liradan aşağı domates bulan beri gelsin. Biberse 10 liralarda. Gel de ye bakalım!

Ama ille de yenecek! İnsan yemeden edemez. Bütün canlılar yiyecek. Kurt kuzuyu yer, tavuk solucanı, kurbağa ufak tefek sinek türlerini. En kolayı onlardır, koyun kuzu otlar. Ama onlar da yiyecek ot bulmalıdır.

Ekmek örneğin, yenmeden olur mu? Olmaz; ama gelin görün ki, ekmeklik buğdayını üretemiyor artık Türkiye. Kendine yeter az sayıda ülkeden biri olan ülkemizin getirildiği hal hal değil! Dikkat edilsin: Son 15 yılda Türkiye 52.2 milyon ton buğday ithal ediyor. Buğday ithali için harcanan para 73 milyar lira!

Sonra? 15-16 yıldır aklına denetim gelmeyen Ticaret Bakanlığı hallerde denetime başlıyor. Kim, sebze-meyvenin, tarladan tüketiciye kaç komisyoncu/aracıdan geçilerek getirildiğini bilmez! Şimdiye kadar sadece Ticaret Bakanlığı bilmez, duymaz, karışmazdı. Şimdi pabuç pahalanınca beş büyük kentin sebze-meyve hallerinde denetime girişen bakanlık “% 800’e varan fiyat artışları” saptamış! Vatandaş mağdur ediliyormuş! Günaydın denir ancak.

Damat Bakan Beyin açıkladığına göre, belediyeler tanzim satışına başlayacakmış. Bir ucundan naylon çadırlar kurulmaya başlanmış. Haydi 2 lira düşsün domates. Bir lira da biber düşsün. Gene yenecek gibi olmayacak domates, patlıcan, patatesle sivri biber!

Birer lira daha düşürülse bile, işçi Mehmet’le hele işsiz Ahmet nasıl alacak ve evlerinde tencereleri nasıl fokurdayacak? Asgari ücret daha yeni 2 bin TL’yi az geçti. Ama enflasyon artışı çoktan eritti bile. Daha asgari ücret zamlanmadan elektrikle doğal gaz birkaç ay içinde neredeyse yüzde100 zamlanmıştı. Ve o zaman henüz patlıcan 10 lira olmamıştı! Şimdi adı vurguncuya çıkarılır korkusundan çoğu market patlıcan satmaz oldu.

Pazar günü Ankara’da on binlercesi toplanan emeklilikte yaşa takılanlar.. Hani cumhurbaşkanımızın “çift dikişçiler” dediği çilekeşler. Emeklilik maaşlarını bile alamıyor, üstelik ileri yaşları nedeniyle iş bulup çalışamıyorlar. Üstüne GSS pirimi ödemeden sağlık hizmetlerinden de yararlanamıyorlar. Haydi bakalım, nasıl yiyecekler patlıcanla patatesi?

Ya da kadro verildi/verilecek diye vaatte bulunulan, ama bir türlü verilmediği için Sivas’taki mitingde cumhurbaşkanından kadro isteyen taşeron işçiler.. Nasıl yiyecekler soğanlı ya da soğansız menemeni? Eti ve üstüne meyveyi geçtik, az ekmek ve tirit suya patates yemeğini nasıl yapıp karınlarını doyuracaklar? Çoluk-çocukları yok mudur? Nasıl besleyecek, nasıl edip aç açıkta yatırmayacaklar? Nasıl ısıtacak, okula nasıl gönderecekler? Var mı hükümet katından bir çözüm öneren?

Damat Beyimiz belediye tanzim satışı diyor. Ticaret Bakanı denetime hız veriyor. Ama başta Cumhurbaşkanı olmak üzere hiçbir yetkili işçi ve emekçilerin, hele işsiz ve emekliliği yaşa takılanların dertlerine derman olmayacağının farkındalar. Ve biliyorlar ki seçim de geliyor. Çare?

“Devletin bekası”na vurgu yapılıyor. Cumhurbaşkanı çareyi milliyetçiliğe hız vermede arıyor. Çünkü çare yok! Taşeron işçilere “Toplantıyı provoke etmeyin” diye çıkışıp ekliyor: “Biz Cudi’de, Kandil’de terörle mücadele ederken sizin söylediklerinize bakın!” Aydın’da da: “Patlıcancılara, bibercilere sesleniyorum, bir merminin fiyatını biliyor musunuz?” diyor.

Yani? İnsanlar aç mı kalacak? Ne devlet yenir, ne bekası! Mermi karın doyurmaz ki!

Tarımı çökertip onca buğday ithal etmek, karnı açlıktan zil çalmakta olan işçi Mehmet’le işsiz Ahmet’in kararı değildi ki! Patlıcan yerine İHA/SİHA’yla bombaya yatırım yapmaya da  Ahmet’le Mehmet karar vermedi.

Kimse Mehmetleri aç açıkta bırakacak kararlar almasın!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...