6 Mart 2025 13:44

Dövizle sözleşme yasallaştı

Taşıt satışı hariç menkul satış sözleşmelerinde ödemeler döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilecek. İktisatçı Ümit Akçay'a göre düzenleme parasal egemenliğin devri anlamına geliyor.

Dövizle sözleşme yasallaştı

Fotoğraf: AA, Düzenleme: Evrensel

Hazine ve Maliye Bakanlığınca yapılan düzenlemeyle, taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde ödeme döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak yerine getirilmesi mümkün olacak. Buna göre gayrimenkul tanımına girmeyen her türlü mal ve eşya (emtia, mamul, ticari mal, hisse (pay) senedi, makine teçhizat vb.) satışı döviz cinsinden yapılabilecek.

Taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde ödeme yükümlülükleri, döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak yerine getirilebilecek.

Hazine ve Maliye Bakanlığının "Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar'a İlişkin" tebliğleri Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Bakanlıktan edinilen bilgiye göre, düzenlemeyle, makroekonomik konjonktürle uyumlu kambiyo politikaları kapsamında menkul satış sözleşmelerinde ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli yerine getirilmesi için düzenleme yapıldı.

Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar'da 13 Eylül 2018'de yapılan değişiklikle, Türkiye'de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri belirli sözleşme türlerinde sözleşme bedelinin ve diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenemeyeceği hüküm altına alınmıştı. Konuya ilişkin tebliğle de bu hükmün istisnaları düzenlenmişti. Söz konusu tebliğde 19 Nisan 2022'de yapılan değişiklikle menkul satış sözleşmelerinden kaynaklı ödeme yükümlülüklerinin Türk parası cinsinden kabul edilmesi ve yerine getirilmesi zorunlu hale getirilmişti.

Bakanlık, uygulamanın işleyişi ve piyasaya etkilerini izleyerek 2022'de getirilen zorunluluğu kaldırdı. Böylece, taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak yerine getirilmesi mümkün hale geldi.

‘Kur şokunda ne yapılacak?​’

İktisatçı Doç. Dr. Ümit Akçay yapılan düzenlemenin tarihi nitelikte olduğunu kaydetti. “Dövizle sözleşme yapmanın yasallaştırılması, 'monetary sovereignty' denilen parasal egemenliğin devri anlamına geliyor” diyen Akçay, “'Sermaye girişleri sonsuza kadar sürecek' varsayımıyla bu işi yapanlar, yeni bir kur şokunda ne yapmayı umuyor, çok merak ediyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Kredi ve mevduatın ardından ödemelerde dolarizasyon bağımlılığını artırır

Finansal İktisatçı Dr. Sabri Öncü karara ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “Dolarizasyonun üç türü vardır: Kredi, mevduat ve ödemeleri. Bu üçü birden olduğunda ve bu dolarizasyonların yüzdesi yüklendiğinde ülke artık kendi parası kullanılamaz hale gelmiştir. Yani bağımsızlığından ödün vermiştir. Ülkemizde de zaten mevduat dolarizasyonu vardı. Şu aralar yaklaşık mevduatların yüzde 30-40’ı kadar otuz yedisi kadar mevduat, benzer şekilde kredilerde de durum böyle. Yani memleketimizde çok ciddi bir mevduat ve kredi dolarizasyonu zaten var. Bu arada dolarizasyondan kasıt illa bu paraların dolar olması demek değil. Emperyalist para cinsi demektir. Dolarizasyon bunları genel alır.

Şimdi bir de ödemelerde dolarizasyona izin verildiğinde. Ödemelerin de Türk lirası cinsinden yapıldığı alanda da dolarizasyona izin vermişsin demektir. Bu nedenle bir süre sonra her üç alanda da dolarizasyon ortaya çıkar. O noktadan sonra sen zaten bağlı olduğun emperyalizme iyice bağlı hale gelirsin.

Enflasyon ile mücadele ediyorum diyorsun, sıkılaştırma yapacağım diyorsun. Ama en önemli araçlarından biri olan para politikasını daha fazla Fed’e teslim ediyorum diyorsun. O zaman niye para ve maliye politikası uyguluyoruz ki? Bırakalım Fed karar versin o zaman. Böyle bir şey olmaz.”

Dolarizasyonun önü 12 Eylül ile açılmıştı

Türkiye’de 12 Eylül 1980 Darbesi’nin ardından uygulanmaya başlanan 24 Ocak 1980 kararları ile ihracata dayalı büyüme modeli ile ekonomideki değişiklikler paralelinde dış ticaret ve kambiyo rejiminde de yeni kararlar alınması yolunda adımlar atılmaya başlandı. Kambiyo rejimi 1983 yılı sonunda iktidara gelen Turgut Özal tarafından ele alındı. 1567 sayılı Türk Parası Koruma Hakkında Kanunu 1984 ve 1988 yılları arasında 28, 30 ve 32 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 3 defa değişikliğe uğratıldı. Kararlar ile yabancı para alım ve satımı, kişi ve kuruluşların döviz bulundurması, bankalarda döviz hesapları açılması, ihracat yapanların dövizlerinin bir kısmını yurt dışında bırakabilmesine olanak sağlandı ve döviz bulunduran kişilerin hapis cezası ile cezalandırılması ortadan kaldırıldı. (Ekonomi Servisi)

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İSİG Meclisi: 2024'te 71 çocuk çalışma koşullarının kurbanı oldu.

Evrensel'i Takip Et