6 Şubat 2024 18:34
/
Güncelleme: 20:54

Beşiktaş’ta yüzlerce yurttaş 6 Şubat'ta hayatını kaybedenleri andı: Affetmek yok

İstanbul Beşiktaş’ta sendika ve meslek odalarının çağrısıyla yapılan 6 Şubat anmasında “Yaşanan felaketlerin sorumluluğu deprem vergilerinin hesabını dahi veremeyen AKP iktidarındadır” denildi.

Beşiktaş’ta yüzlerce yurttaş 6 Şubat'ta hayatını kaybedenleri andı: Affetmek yok

Fotoğraf: Nisa Sude Demirel/Evrensel

Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği, İstanbul Tabip Odası, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonun ortak çağrısıyla Beşiktaş’ta 6 Şubat depremleri anmasını gerçekleştirdi. Anmada “Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok”, “Afet değiş bu bir katliam” sloganları atıldı. Pankartın önünde yakılan mumlar ve karanfillerle 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden yurttaşlar anıldı. Anma sonrasında Beşiktaş’ta Kadıköy İskelesi’nde vapur bekleyen bir grup polisen sert müdahalesi ile gözaltına alındı.

“VERİLER GERÇEKLERE ÇOK UZAK”

Beşiktaş 6 Şubat anması

Fotoğraf: Nisa Sude Demirel/Evrensel

Basın açıklamasını Seyfettin Avcı okudu. Avcı açıklamaya başlamadan önce depreme ilişkin şu verileri paylaştı:

  • Deprem sonrasında hazırlanan resmi raporlara göre depremden etkilenen bölgede MEB'e bağlı 20 bin 340 eğitim binasından 8 bin 162'si incelendi. İnceleme yapılan binalardan 428 derslikli 72 okulun tamamen yıkıldığı, 3 bin 739 derslikli 504 okulun ağır hasarlı ve acil yıktırılması gereken, 3 bin 693 derslikli 331 okulun orta hasarlı, 30 bin 961 derslikli 2 bin 533 okulun az hasarlı olduğu tespit edildi.
  • Yine deprem bölgesinin genelinde Sağlık Bakanlığı’na ait 27, üniversitelere ait 6 ve özel sektöre ait 9 olmak üzere toplam 42 hastane binası ağır ve orta hasarlı olarak belirlendi.
  • Sağlık Bakanlığı’nda 75, üniversitelerde 12 ve özel sektörde 7 olmak üzere toplam 94 hastane az hasarlı olarak bildirildi.
  • Depremde 63 hekim hayatını kaybetti, 5 hekimin ise cesetlerine ulaşılamadı. Çok sayıda sağlık çalışanı da hayatlarını kaybetti.

Resmi açıklamalarla paylaşılan verilerin gerçekliği yansıtmaktan uzak olduğunu ifade eden Avcı, “Felaketin boyutlarını büyüten ve hepimizin canının daha fazla yanmasına neden olan şey ise afet sonrasında yaşananlar oldu. Deprem sonrasında arama kurtarma faaliyetlerinde yaşanan zafiyetler nedeniyle binlerce kişi günlerce enkaz altında kurtarılmayı bekledi” dedi.

“DEPREM BÖLGESİNDE TEMEL SORUNLAR HALA ÇÖZÜLMEDİ”

Beşiktaş 6 Şubat anması

Fotoğraf: Nisa Sude Demirel/Evrensel

AFAD’ın yetersizliği ve Kızılay’ın skandallarını hatırlatan Avcı, “Deprem sonrasında dünya tarihinde eşine az rastlanır bir dayanışma seferberliği yaşanırken, siyasi iktidar bölgeye giden yardım malzemelerine AFAD üzerinden el koymaya çalıştı. İktidar partileri ve yandaş gazeteler demokratik kitle örgütlerini, yardım sağlayan gönüllü kuruluşları, belediyeleri hatta tribün gruplarını hedef gösterdi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hatay’daki “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay'a geldi mi?​” sözlerini hatırlatan Avcı, “Yerel seçimlerin yaklaştığı bu süreçte ‘oy yoksa yaşam hakkı da, hizmette yok’ diyerek depremzedeleri tehdit eden bu sözler, Türkiye siyasal tarihine bir kara leke olarak geçmiştir. Tüm bu tehditlerin gölgesinde geçen 1 yılın ardından depremden en fazla zarar gören illerimize baktığımızda temel sorunların dahi henüz giderilememiş olduğu görülmektedir” ifadelerini kullandı.

“YAŞAM ODAKLI BİR ÜLKE İÇİN MÜCADELEYE”

Aklı, bilimi, planlamayı ve denetimi dışlayan yönetim anlayışının ülkenin geleceğine bir tehdit olduğunu anlatan Avcı, “Bu süreçte yaşanan felaketler gibi bundan sonra yaşanacak felaketlerin sorumluluğu da deprem vergilerinin hesabını dahi veremeyen AKP iktidarındadır. Benzer felaketlerin tekrar yaşanmaması için ranta dayalı, piyasacı, kamusal denetimi ve kamu yararını hiçe sayan politikaların terk edilmesinden başka yol yoktur” dedi. Avcı herkesi doğa, kent ve yaşam odaklı bir ülke kuruluşu için mücadeleye çağırarak açıklamayı sonlandırdı.

"YAPILMAYANLAR HALA AKLIMIZDA"

Basın açıklamasının ardından söz alan KESK İstanbul Şubeler Dönem Sözcüsü Fadime Kavak, "Deprem 11 ilde gerçekleşti ama bizler ülkenin her bir yerinde derin şekilde hissettik. Acısı hala yüreğimizde, yapılmayanlar aklımızda. Bizler şunu biliyoruz ki bu ülkenin 11 iline sıcak çorba 72 saat sonra ulaştırılmıştır. Bu ülkede depremzede oldukları halde sağlık emekçileri hizmet vermeye zorlanmıştır. Ve bizler, ülkenin diğer bölgelerinde yaşayan sağlık emekçileri, bulunduğumuz ilin sağlık müdürlüklerine bizler gönüllyüz dememize rağmen görevlendirilmedik" dedi.

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nergis Erdoğan, "Bu felaketin bir ayrıcalığı vardı. Bu felakette insanların canını kurtaracak sağlık sistemi de ayaklar altında kaldı. Bildiğiniz gibi onlarca hastane yıkıldı, yüzlerce sağlık çalışanı kaybedildi. Bunların hepsinin ardında ne olduğunu biliyoruz: Gözü dönmüş para hırsı ve rant kavgası" diye konuştu.

EYLEM SONRASI GÖZALTI

gözaltı

Fotoğraf: Evrensel

Eylem sonrası Kadıköy'e gitmek üzere iskelede vapur bekleyen bir grup yurttaş gözaltına alındı. Çevredeki yurttaşlar yuhalayarak duruma tepki gösterdi, “Depremden sonra neredeydiniz?​” dedi.Gözaltına sırasında sert müdahale eden polis, çevredeki yurttaşları da kalkanlarla iterek bölgeden uzaklaştırdı.


MALETEPE’DE  6 ŞUBAT ANMASI: HER BİR KARDEŞİMİZİN HESABINI SORACAĞIZ

Maltepe'de 6 Şubat anması

Fotoğraf: Evrensel

İstanbul Maltepe’de yapılan eylemde 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenler anıldı. Anmada “Ölenlerin arkasından asla sadece yas tutmayacağız. Yaşadığımız sürece ölen her bir kardeşimizin hesabını sormak için mücadele edeceğiz” denildi.

6 Şubat 2023 de Maraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 6 saat arayla gerçekleşen depremlerin onbinlerce insanı hayattan kopardığı belirtilerek; “Her birinin yaşanmamış onlarca yılı, gem vurulamaz hayalleri vardı... Unutmadık ama öfkemizde her geçen gün büyüdü! Çünkü suçluyu biliyoruz onu tanıyoruz. Daha üç gün önce depremde on binlerce yakınını, evini barkını kaybetmiş Hatay’lıları tehdit edebilecek kadar cüretkar olabildikleri için öfkeliyiz” denildi.

1999’dan beri artık herkesin bildiği deprem gerçeğine bilerek sırt dönülmese, ülkenin  kaynakları büyük yolsuzlukların döndüğünü bugün yine herkesin bildiği projeler yerine kentlerin depreme dirençli hale getirilmesine harcansaydı bu felaketin yaşanmayacağı vurgulanan açıklamada şöyle denildi; “Bizi bu acılara alıştırmak, kader, fıtrat diyerek kabullenmemizi istiyorlar. İmar afları, ilave kat rüşvetleriyle suçlarına ortak etmek istiyorlar. Deprem Şubat'ın buz gibi soğuğunda yüzbinlerce insanın enkaz altında kalıp saatlerce can çekişerek ölmesi acısını yaşattı bizlere.” Enkazlar altından feryatlar yükselirken bu iktidarın önceliği bankaların ve büyük işletmelerin para ve altınlarını koruma altına almak olmuştu...Oysa 1999 depreminde depremin birinci günü çok daha sınırlı bir bölgede 30 bin asker arama kurtarma için sahadayken, 11 ili kapsayan bir depremde sadece 12 bin asker oda sadece güvenlik için sahaya gönderildi. İktidar bu süreçte gerçekleri dillendirenlere karşı da savaş açmaktan geri durmadı. Yalanlar üzerine inşa ettikleri iktidarlarını sarsacak her türlü eylem zorla bastırıldı..."

Aradan bir yıl geçmesine rağmen deprem bölgesindeki sorunlar çözülmediği gibi çığ gibi büyümeye devam etiği vurgulanan açıklamada; “Bölge halkının şikayetleri iktidarı kötüleme bahanesiyle vicdansızca susturuluyor... Hatay, kadim uygarlıklar toprağı, zengin kültürel çeşitliliğin coğrafyası. O Hatay yok artık... Hatay halkı eski Hatay'ı yeniden kurmak için büyük bir direniş gösteriyor... Hatay halkının bu onurlu direnişi iktidar tarafından cezalandırılıyor..." denildi.

Açıklamada son olarak; “Depremle olan sınavımız bitmedi. Bilim insanları yakın zamanda İstanbul, İzmir gibi yerlerde büyük depremlerin kapıda olduğunu işaret ediyor. Geçmişten ders alındığına ve gelecek olası depremlere yönelik hala ciddi bir hazırlık yapılmadığına tanıklık ediyoruz...Tek çözümleri halkı müteahhitlerin insafına ve kar hesaplarına bırakmak. Risk altındaki tüm kentlerde emekçi çoğunluk dayanıksız binalarda her gün korkuyla yataklarına giriyor...Emekçi milyonlar biliyor ki deprem sonucu öldüklerinde sadece rakam olarak anılacaklar... Bu lanet anlayışı kabullenmiyoruz... Ölenlerin arkasından asla sadece yas tutmayacağız. Yaşadığımız sürece ölen her bir kardeşimizin hesabını sormak için mücadele edeceğiz...Bu acıların tekrar yaşanmaması için de her şeyi ama her şeyi yapacağız. Birlikte, dayanışmayla, mücadeleyle” ifadeleri kullanıldı.


EYÜP'TE 6 ŞUBAT ANMASI

Eyüp Karadolap mahallesi halkı 6 Şubat anması

Fotoğraf: Evrensel

İstanbul Eyüp'e bağlı Karadolap mahallesi halkı 6 Şubat'ta hayatını kaybedenleri anmak için bir yürüyüş gerçekleştirdi. Karadolap Halk İnisiyatifi'nin çağrısıyla bir araya gelen yurttaşlar yürüyüşte "Unutmak yok, Affetmek yok, helalleşmek yok", "Susma sustukça sıra san gelecek" sloganları ile yürüdü.


ÜMRANİYE

basın açıklaması

Fotoğraf: Evrensel

CHP, DEM Parti, EMEP, TİP, SOL Parti ve Halkevleri'nin çağrısıyla Ümraniye Yerel Demokrasi Güçleri ismiyle bir araya gelen yurttaşlar Ümraniye Çarşı'da depremin yıl dönümü dolayısıyla açıklama gerkeçleştirdi. Basın açıklamasını kitle adına CHP'den Meltem Erdoğdu okudu. Asıl afetin kapitalizm olduğu ve birkaç müteahhitin sus payı verilmek için ceza almasının bir göz boyama olduğu vurgulanan açıklamada, "Hem yitirdiğimiz canların hesabını sormak hem de yaşam hakkımızı savunmak için mücadeleye devam" denildi. Eylemde "Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok!" ve "Katiller halka hesap verecek" sloganları atıldı.

 (İstanbul/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et