Yazar ve Tarihçi Tarık Ali: Kimse oturduğu yerden Filistinlilere akıl vermesin
Londra’da Filistin konulu bir panele katılan ve panel sonrası sorularımızı yanıtlayan Yazar ve Tarihçi Tarık Ali, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gazze’deki duruma dair açıklamalarını da eleştirdi.

Fotoğraf: Evrensel
Özden DİNÇ
Londra
Savaşı Durdurun Platformu (Stop the War Coalition) tarafından perşembe akşamı Londra’da “Gazze’de Savaşı Durdurun” başlıklı bir panel düzenlendi.
Filistin’in işgali, süren çatışmalar ve bunun İngiltere’deki yansımaları hakkında toplumun farklı kesimlerinin görüşlerinin aktarıldığı toplantıda ayrıca 12 Kasım’da Londra’da düzenlenecek olan “Gazze’de Ateşkes” başlıklı protesto gösterisine katılım çağrısı yapıldı.
68 kuşağının önemli politik liderlerinden birisi olan Yazar ve Tarihçi Tarık Ali de toplantının konuşmacıları arasındaydı.
Fotoğraf: Evrensel
Filistin ile ABD ve İsrail arasındaki ihtilafın “durup dururken 7 Ekim’de Hamas’ın saldırılarıyla başladığı” yönünde yaygın bir söylem olduğuna dikkat çeken Tarık Ali, Hamas’ın zulmünü desteklemesinin asla mümkün olmadığını vurguladı ancak yaklaşık 30 yıldır devam eden bir bağımsızlık savaşının tam ortasında “hiç kimsenin oturduğu yerden taktik konusunda akıl verebilecek durumda olmadığını” da belirtti.
Tarık Ali konuşmasında ayrıca Times of London radyosuna önceki gün verdiği demeçte kendisine İngiltere İçişleri Bakanı Suella Braverman’ın, Gazze’de ateşkes çağrısıyla başta Londra’da olmak üzere pek çok şehirde düzenlenen protesto gösterileri için “Bunlar nefret yürüyüşleri” şeklindeki açıklaması hakkında görüşünün sorulduğunu anlattı.
Tarık Ali’nin buna verdiği cevap salonda büyük tezahüratla karşılandı: “Evet doğru söylüyor, hepimiz ondan (Braverman’dan) nefret ediyoruz. Şayet başına geçmek için yeni bir parti kurmaya bu denli hevesliyse saçma sapan konuşmayı bırakıp kabineden ayrılmasının vakti gelmiş, kendi partisinin yarısı da (Muhafazakar Parti) dahil olmak üzere hiç kimse Braverman’ın görüşlerini dikkate almıyor, sesini kesip işine baksın.”
HAARETZ ‘İŞGAL DİRENİŞİ GETİRİR’ DEMİŞTİ
Konuşması sırasında medyanın savaşları haberleştirmesi konusuna da değinen Tarık Ali, liberal bir çizgide olmakla beraber “New York Times ya da Guardian’dan çok daha düzgün” gazetecilik yaptığını belirttiği Haaretz gazetesinin, Altı Gün Savaşı’nın ardından 22 Eylül 1967’de, işgal konusunda şunları yazdığını hatırlattı: “İşgal beraberinde yabancı egemenliğini getirir. Yabancı egemenliği beraberinde direnişi getirir. Direniş beraberinde İsrail’in baskısını getirir. Baskı beraberinde terörü ve karşı terörü getirir. İşgal altındaki bölgeleri elimizde tutmak bizi bir ulus olarak katiller ve aynı zamanda katliamların kurbanları haline getirir.”
ERDOĞAN’A ELEŞTİRİ
Tarık Ali toplantının çıkışında Evrensel’in sorularını da yanıtladı. BBC başta olmak üzere İngiltere’de ana akım medyanın İsrail-Filistin savaşı hakkındaki haberleri konusunda ne düşündüğünü sorduğumuz Tarık Ali, yaygın medyanın hep birlikte İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın, İsrail’in ve ABD’nin propaganda aracı olarak haber yaptığını söyleyerek “Bu durum bana Brejnev dönemindeki tek sesli, hiçbir şeye müsaade edilmeyen Rus basınını hatırlatıyor. Ya da benzer şekilde diktatörlük altındaki Türkiye’yi” dedi.
Tarık Ali’nin bu cevabı üzerine Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail’e yönelik tutumu, Hamas hakkındaki açıklamaları ve Filistin’e destek amacıyla İstanbul’da düzenlenen resmi miting konusundaki görüşünü sorduk. Tarık Ali buna “Lafla peynir gemisi yürümez” anlamına gelen İngilizce bir deyimle yanıt verdi: “Sopalar ve taşlar insanın kemiklerini kırar ama sert sözler asla acıtmaz.” (Sticks and stones break one's bones, but harsh words will never hurt one)
Evrensel'i Takip Et