25 Ocak 2013 07:36

Arkadaşlarımız bize destek olmalı

Liseliler olarak kendimizi aynanın karşısına alarak etkide bulunmadığımız ve yön ver(e)mediğimiz hayatımıza bir bakış atalım. Özgün ve özgür fikirlere oldukça ketum yaklaşılan liselerde ‘konuşmak, samimice kendi yaşamlarımızı ve sorunlarımızı paylaşarak hayat ve geleceğe dair nedenleri tartışmak’ gibi fikirle başladık, i

Arkadaşlarımız bize destek olmalı
Paylaş
Deniz TAŞKIN–Dilcan TUTULMAZ Mersin

Öğrenciler olarak okulu neden sev(e)miyoruz?
Şoreş GÜRBÜZ (Şevket Pozcu Lisesi): Eğitim sistemi sıkıcı geliyor. Öğrencilere baskı oluyor bu yüzden öğrenciler okulu sevmiyor. Okulu sevdirmeye çalışabilirler. İlkokuldan itibaren önümüze sınav kâğıtları koyuyorlar. Neden başarısız olduğumuzu sorgulamıyorlar. Bu sorgulamamayı çalışmayan öğrencilere değil çalışan öğrencilere de yapmıyorlar. Neden daha başarılısın diye bile sormuyorlar.
Berfin KARAKUŞ (Mehmet Serttaş Anadolu Lisesi): Gerçek hayatta bize matematik formülü veya coğrafyada olduğu gibi kıtalar hangi levha sınırındadır diye sormayacaklar. Gördüğümüz derslerin hepsi hayatta bizim karşımıza çıkmayacak. Biz 4 yıl boyunca lise eğitimi görüyoruz. Bu eğitimimizi toplamda 3 saatlik bir sınav belirliyor. Bu sınav sistemi de okulu sevmememize neden olduğunu düşünüyorum.
Serdal ELİK (Atatürk Endüstri Meslek Lisesi): Meslek liselerinde ders saatleri fazla olması sevmememize bir neden. Tüm günümüz okulda geçiyor.Biz meslek liseli olarak bilgisayar bölümdeyiz. Biz sadece meslek dersleri görüyor, kültür derslerini çok az görüyoruz. Ancak üniversite sınavında bize kültür derslerini soruyorlar. Kültür derslerine dair arkadaşlarımız hiçbir şey bilemediği için ya dershaneye gidecek ya da bir yılı kaybolacak. Bu da eğitime sevmeme nedenlerindendir diye görüyorum.
Cansu TEMİZSOY (Şevket Pozcu Lisesi): Bence sistemde hata var. Sürekli sistem değişiyor ve insanlar ne yapacağını, neye yöneleceğini tam olarak bilemiyor. Öncelikle bunu belirteyim daha sonra kılık kıyafet düzeni , kılık kıyafet yasası geldiğinden beri herkes rahat oldu. Bir okulda değil de evde gibi hissediyorlar kendilerini. Artık telefonlar hiçbir şeye yasak kalmadı. Bu açıdan öğrenci olduğumuzu bilemiyoruz.
Mazlum DÖNDER (Ahi Evran Ticaret Meslek Lisesi): Bence de eğitim sisteminde sorun var. Dersler, hocalar, öğretmen ve öğrenci ilişkileri, karşılıklı saygı ve sevgi olmalı. Belirli bir kural başlamış: hoca söyler öğrenci yazar. Sayfalarca yazıyor bazı öğretmenler bir derste 4-5 sayfa yazdırıyor. Bazı öğrenciler söz hakkı ister hocalar buna “dersi bölüyorsun” diye tepki gösterir yazdırmaya devam eder. Bazı öğretmenlerimiz var dersi sevdiriyor. O dersi iple çekiyoruz. Hoca bir yandan ders işlerken öğrencinin dikkatini derse yoğunlaştıracak şakalar yapıyor. Saygı ve sevgi içerisinde öğrenciyle arayı iyi tutuyor.
Selahattin ADIN (Atatürk Lisesi):  Bence, sevmemenin nedenlerinden birisi okulda verilen eğitiminin hayatımızdaki yararlarının az olmasıdır. Edebiyat dediğimiz de insanın kendini ifade etme biçimi, soyut düşünme bunları bir araya getirerek bir kurama varmaya yarar. Tarih, geçmişteki insanların bu güne kadar neler yaşadığı, insanın ve toplumun gelişimlerinde nasıl yollar izlediğini görebiliyoruz.
Zilan TUTULMAZ (Ahi Evran Ticaret Meslek Lisesi): Okuldaki sınavlar ve derslerin sıkıcı olması okulu sevmemeye neden oluyor. Bir de ders saatlerimizin 5’den 7-8’e çıkması okulu sevmememize neden oluyor. Hocalarımızda etkili oluyor bu süreçte. Bazı öğretmenlerimiz dersi sevmemiz için adımlar atarken bazıları da bizleri dersten soğutuyor.
Serdar ÖRMEK (Toroslar Lisesi): Aile ve öğretmenler en etkili olanlardan. Aile ve öğretmen baskısı bir nevi derslere çalışma isteği yok oluyor. Öğrencilere yaklaşım değişmeli. Öğretmen ve veliler öğrencileri sıkıyorlar ve moral olarak olumsuzluğa neden oluyorlar.
Okulda toplanan paralarla ilgili görüşlerin nelerdir?
Doğuş GÜNEBAKAR (Şevket Pozcu Lisesi) : Herkesten katkı parası, temizlik parası adı altında 20 TL toplanıyor. Bizim okulumuzda 3.000 tane öğrenci var ve bu paralar nereye gidiyor bilmiyoruz. Okul bahçesine çöplük diyebiliriz. Hiçbir temizlik görmüyoruz. Bu paraların nereye gittiği de açıklanmıyor.
Serjiyan YILMAZ (Gazi Lisesi): Bizim bir arkadaş grubumuz var ve biz katkı parasını vermiyoruz. O paralarla okulun etrafına tel örgü çekiyorlar. Öğrencilere bir şey olmasın diye. Hapishane gibi oluyor öyle. Okul müdürü kimse dışarıdan bir şey almasın kantinden alsın diye kapıda bekliyor. Kimlik kartı çıkarttılar, biz almayacağımızı söyledik. Almadığımız zaman 1 hafta yok yazıldık. Arkadaşların bize destek çıkması lazım. 2 TL aidat, 3 TL bağış istiyorlar. Ya da okula kayıt yaptırmak isteyen öğrenciden 100 TL bağış ücreti istiyorlar.

ÖNCEKİ HABER

Neden okul üniforması?

SONRAKİ HABER

Barış gelecek mi?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...