18 Nisan 2011 11:27

‘Hekimler günah keçisi gösteriliyor’

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından Antalya’da düzenlenen “15. Bahar Sempozyumu” dün tamamlandı. Sempozyumda konuşan Gazi Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Selçuk Candansayar, hükümetin hekimleri günah keçisi olarak gösterdiğini söyledi. Son 4 ay içerisinde bir psikiyatrisin bıçaklandığını ve bir psikiyatrisin de kurşunlandığını kaydeden Candansayar, “Hekimlere ve sağlık çalışanlarına şiddet ciddi oranda arttı” dedi.

DAYATMALARI UYGULAYAN HEKİM DAYAK YİYOR

Hekimlerin, SGK kararlarını uyguladığını, ancak hastaların “İşine gelmediği için yapmıyor” gibi bir düşünceye kapıldığını belirten Candansayar, “SGK’nın dayatmalarını uygulayan hekimler hastalardan dayak yiyorlar. Kamuoyunda ‘Ben istediğim doktora gidebileceğim, istediğim kadar hizmet alabileceğim’ gibi bir algı var. Sağlık hizmeti ücretsiz olmaktan çıkmış durumda. Hekimler artık istediği ilacı istediği şekilde yazamıyor. Eskiden olası riskleri belirlemek için farklı branşlardan tahlil istenebiliyordu. Şimdi sadece kendi branşıyla ilgili tahlilleri isteyebiliyoruz. Bu da kaliteyi düşürüyor” dedi.

HEKİME ŞİDDET ARTIYOR

TPD Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Agah Aydın hekimlerin hakaret, aşağılayıcı davranış, sözel veya yazılı tehdit davranışları, darp, yaralama, hatta ölümle sonuçlanan fiziksel şiddetiyle karşılaştığını belirtti.  Aydın, Isparta-Burdur Tabip Odasının yaptığı araştırmaya göre, çalışma yaşamları boyunca en az bir defa şiddet içeren olaya tanık olduğunu söyleyen sağlık çalışanı oranının yüzde 96 olduğunu, bunların yüzde 64’ünün de en az bir defa şiddete maruz kaldığını ifade etti.

ŞİDDET HASTA YAKINLARINDAN GELİYOR

Şiddet uygulayanların yüzde 86’sının hasta ve hasta yakını olduğunu belirten Aydın, idarecilerin uyguladığı şiddetin ise yüzde 14 oranında olduğunu ifade etti. Kadın sağlık çalışanlarının şiddete maruz kalma oranının erkeklere göre daha yüksek olduğunu kaydeden Aydın, hekimlerin bu tür olaylarda “İşlerini kaybetme, tekrarlayan saldırılara karşı güvenliklerinin sağlanamayacağı ve kendilerine yönelik husumete yol açmama” gibi kaygılarla bireysel davacı olmaktan kaçındıklarını dile getirdi.

19-20 NİSAN’DA ACİL DURUMLAR DIŞINDA HİZMET YOK

Türk Tabipler Birliği Başkanı Eriş Bilaloğlu, 19-20 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek olan iş bırakma eylemi hakkında bilgi verdi. Bilaloğlu, “Kamuoyunda, ‘bir şey hastaların yararınaysa, hekimlerin zararınadır’ gibi bir algı oluştu. Oysa bir şey hastaların yararınaysa hekimlerin de yararınadır. Bu sağlık hizmetinin olmazsa olmazıdır. Hekimlerin eğitimleri için kamudan olanak sağlanması ve iş güvenliğinin olması ister muayenehanede, ister kamuda, hastaların yararınadır. Gelir ve iş güvencesi sadece hekimlerin değil, herkesin yararınadır. Bu nedenle yapacağımız şey hastaların yararınadır” diye konuştu. Bilaloğlu, hasta ve hasta yakınlarını 19-20 Nisan grevine destek olmaya çağırdı.

ÜNİVERSİTE HASTANELERİNİN GELECEĞİNDEN ENDİŞELİYİZ

TPD Psikiyatri Yeterlik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Raşit Tükel, Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde uzun süredir uygulanmakta olan performans sisteminin hizmet sunumunda niteliğin kaybolmasın neden olduğunu söyledi. Tıp fakültelerinde eğitim ve araştırmaya verilen ağırlığın, hasta bakımına kaymasının tıp fakültelerinin akademik niteliklerini hızla yitirmesine yol açacağını ifade eden Tükel, üniversite hastanelerin finansal bir krizin içine çekildiğini dile getirdi. Krizin üniversite hastanelerinin kötü yönetilmesinden kaynaklanmadığına vurgu yapan Tükel, krizin üniversite hastanelerine toplam sağlık harcamaları için genel bütçeden alınan payın giderek azaltılması, SGK’dan sağlık hizmetleri üretme faaliyetlerinin çok altındaki değerlerde geri ödeme yapılması, üniversite hastanelerinin faturalarına kesinti uygulanması ve üniversite hastanelerinin kamu alacaklarının yasal düzenlemelerle silinmesi gibi nedenlerle büyüdüğünü belirtti. (Ankara/EVRENSEL)


RUH SAĞLIĞI İÇİN YGS İPTAL EDİLMELİDİR

Toplantıya katılan Türkiye Psikiyatri Derneği Üyesi Prof. Dr. Mine Özmen de gelen sorular üzerine YGS’deki şifreleme iddialarını değerlendirdi. Olayın öğrencilerin ruh sağlığını ciddi şekilde etkilediğini belirten Özmen, “Öğrenciler için çok ciddi bir stres kaynağı olmuştur. Bu durum öğrencilerin isyan etmelerine neden olmuştur. Gençler artık bu sınavın adil olduğunu düşünmüyor. Tekrar güven ve adalet duygusunu nasıl tesis edeceksiniz? Bu nedenle sınav kesinlikle iptal edilmesi gerekir” dedi.
 

Evrensel'i Takip Et