31 Mayıs 2021 14:55
Son Güncellenme Tarihi: 31 Mayıs 2021 18:51

Gezi'nin 8. yılında Taksim'de OHAL manzaraları | "Zorbalık biter, Gezi kalır"

Gezi Direnişi'nin 8. yılında Taksim'de bir araya gelen yurttaşlar polis barikatıyla karşılaştı. Engellemeye rağmen yapılan açıklamada "Zorbalık biter, karanlık gider, Gezi kalır" denildi.

Fotoğraf: Meltem Akyol/Evrensel

Paylaş

Gezi Direnişi'nin 8. yılında Taksim'de eylem yapıldı. Eylem öncesi Taksim'deki tüm ara sokaklar kapatıldı, toplu taşıma araçlarının Taksim'e girişi engellendi.

Tüm engellemelere rağmen yapılan eylemde "8 yıldır buradayız, burada olacağız. Zorbalık biter, karanlık gider, Gezi kalır" denildi.

TAKSİM ABLUKAYA ALINDI, AİLELER UZUN SÜRE SOKAĞA ALINMADI

Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesilerek yerine Topçu Kışlası ve alışveriş merkezi yapılmasına karşı başlayan, daha sonra da tüm Türkiye'ye yayılarak büyük kitlelere ulaşan Gezi Direnişi’nin üzerinden tam 8. yıl geçti.

Milyonlarca kişinin katıldığı Gezi Direnişi'nin 8.yılında Taksim Dayanışma'sının çağrısıyla Taksim'de bulunan Makine Mühendisleri Odası (MMO) önünde yapılmak istenen eylem öncesi Beyoğlu'nun bütün sokaklarında adeta olağanüstü hal (OHAL) ilan edildi.

Tüm ara sokakların polis barikatıyla kapatıldığı ilçede, otobüs ve metronun Taksim'de durması engellendi. Açıklamanın yapıldığı MMO önüne Gezi'de yaşamını yitirenlerin aileleri ile milletvekillerinin aralarında bulunduğu grubun girişine uzun süre izin verilmedi.

Taksim Kuyu Sokak'taki yurttaşlar, "Halka değil çetelere barikat", "Barikatı aç" sloganları attı.

Avukat Can Atalay, İçişleri Bakanlığına "Ailelerin de içinde olduğu grubun buraya gelmesi engelleniyor. Barikatları açın, halkın önündeki barikatları açın. Arkadaşlarımız gelmeden başlamayacağız" diye çağrı yaptı.

Gezi'de polisin attığı biber gazı kapsülüyle başından yaralanarak yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan, "Bu Berkin Elvan'ın korkusudur. Tayyip bir daha gör bu korkuyu. Ne yaparsan yap elim her zaman yakandadır" dedi.

AÇIKLAMA ENGELLEMEYE RAĞMEN YAPILDI

Uzun süren tartışmaların ardında ailelerin girişine izin verildi.

Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan, TİP Milletvekili Ahmet Şık, HDP Milletvekili Serpil Kenalbay, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akseniz, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Sol Parti temsilcisi Alper Taş ile çok sayıda sendika ve demokratik kitle örgütü temsilcisinin katıldığı eylemde hazırlanan basın açıklamasını Taksim Dayanışması adına Av. Can Atalay paylaştı.

8 yıl önce iktidar hakları gasbettiği, kentsel hafızayı yok ettiği ve doğayı ranta kurban ettiği için direnişe geçtiklerini söyleyen Atalay, "Biz Gezi'de söylemiştik. Pandemi süreci bir kez daha gösterdi ki bu iktidar halkına yabancıdır. Yasaklar, cezalar hep halka, tüm imtiyazlar ise bir avuç muktedirden yanadır. Ne halkın sağlığı, ne yoksulluğu, açlığı, işsizliği ne de gençlerin geleceksizliği umurlarındadır" dedi.

"DEĞİL 3 KEZ 10 KEZ YARGILASANIZ DA..."

Gezi Direnişi'ne dair açılan davalarda alınan iki beraat kararına rağmen Gezi davasının üçüncü kez açıldığına dikkat çeken Atalay, "Bir, iki yetmedi üçüncü kez torba dava ile adını kirletmeye çalışıyorlar. Değil üç; beş, on, bin kere de yargılasanız Gezi'nin haklılığı ve gerçekliği karşısında her seferinde yenileceksiniz. Gezi, defalarca ortaya saçılan mafya-devlet-sermaye-çete ilişkilerine benzemez. Onlar çetelerle, mafyayla rant peşinde koşarlar, biz bir fidana su vermek için" dedi.

GEZİ RUHU BOĞAZİÇİ'NDE, İKİZDERE'DE, GÜRPINAR'DADIR...

Gezi Direnişi ruhunun bugün hâlâ devam ettiğine dikkat çeken Atalay şunları söyledi:

"Gezi ruhu Boğaziçi'ndeki gençlerdedir, 142 gündür her hava koşulunda rektörlüğe sırtını dönerek bekleyen akademidedir. Gezi Direnişi, İstanbul Sözleşmesi için tüm yurtta sokaklara çıkan, kolluk şiddetine rağmen pes etmeyen kadınlardadır, İkizdere'de yolları kesilse de dik yamaçlardan, sarp yollardan iş makinaları önüne çıkmayı başaran, Van Gürpınar'da üzerlerine ateş açılsa da haklarını savunmaya devam eden köylülerdedir. Biz size yalvarmayacağız, çayımızı satacağız diyen ve geri çekilmeyi reddeden Hopa'nın emeğine sahip çıkışındadır Gezi.

1 Mayıs alanlarında saldırıp gözaltına aldığınızda, kolları arkadan kelepçelenmiş, başı asfalta yapıştırılmış olsa da kameralara gülümsemeyi başaran gözlerdedir Gezi.

Soma'da, Çorlu'da, Hendek'te, Aladağ'da ve ülkeye yayılmış tüm kadın cinayetleri davalarında yükselen adalet taleplerindedir Gezi."

"GEZİ KALIR"

Gezi'de yükseltilen "Acil demokrasi ve adil, özgür ve eşit bir ülkede yaşama hakkı" taleplerinin geçerliliğini koruduğu belirten Atalay, "Gezi’de canlarımızı bıraktık. Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Hasan Ferit Gedik, Medeni Yıldırım, Ahmet Atakan, Ali İsmail Korkmaz ve Berkin Elvan için direneceğiz! Düşlerdeki özgür dünyayı kuracağız. Onlara sözümüzdür. Gezi bizim dünümüz değil geleceğimizdir. Kayyumlarla, kararnamelerle gasp edilen demokrasinin parlak ve temiz geleceği için en somut dayanağımızdır. Mazide kalmayacak kadar büyük ve hayatidir. Gezi burada, Gezi biziz! 8 yıldır meydanlardayız. Hâlâ bir aradayız, her yerdeyiz. Gezi'de söylemiştik, bugün de sözümüz aynıdır: Saraylar yıkılır, çeteler dağılır, zorbalık biter! Karanlık gider, Gezi kalır" dedi.

Beyoğlu Kaymakamlığı, eyleme saatler kala Kovid-19 salgını gerekçeli yasak kararını duyurmuştu. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

IPI: Türkiye hükümeti, Adalı ve Mumcu cinayetlerini araştırmalı

SONRAKİ HABER

Tüm Bel Sen Antalya Şubesi: İşbirlikçi sendikal anlayış emekçilere zarar veriyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa