Yaşıtları yasak kapsamında, 18 yaşındaki Yasin freze makinesinin başında

Murat UYSAL
İstanbul

Pandemi kısıtlamaları nedeniyle 20 yaş altı günde 3 saat dışarıya çıkabiliyor. Ancak 20 yaş altı işçilik yapan gençler bu kısıtlamadan muaf. Yaşıtları günde 3 saat dışarıya çıkabiliyorken 18 yaşındaki Yasin günde 12 saat freze makinesinin başında. Altı çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu Yasin. İlk kez 13 yaşında geçmiş ağır makinelerin başına. O dönem kazandığı ve asgari ücretin yarısı eden 500 lirayı ailesine veriyormuş. İnşaatlarda çalışan babası sürekli iş bulamadığından geçim daha o yaşlarda Yasin’in ve ağabeyinin sırtına binmiş. Çalışmak zorunda olduğundan annesinin de telkinleriyle o yaşlarda bırakmak zorunda kalmış okulu.

İŞE KAĞITLA GİDİP GELİYOR

İkitelli OSB’de bulunan Tormak Sanayi Sitesindeki işine, üzerinde el yazısıyla “Yasin ... şirketimizde çalışmaktadır” yazılmış kağıtla gidip gelen Yasin, iki yıldır bu işyerinde çalışıyor. Gününün 12 saatini verdiği işyerinde kendisiyle beraber dokuz işçi var. Her gün evinin önünden geçen minibüs ile Tormak Sanayi Sitesine giden Yasin, “Aslında kimse kağıtları kontrol etmiyor, sokağa çıkma yasağının ilk günlerinde sürekli cebimde taşıyorum o kağıdı. Şimdi tekrar yasak geldi, kontrol etmeyeceklerini bildiğim için evde bırakıyorum” diyor.

‘KORKARAK ÇALIŞIYORUM’

Yasin yeni önlemlerin yeterli olmadığını ve bu süreçte yaşadıklarını anlatıyor: “Otobüslerde sıkış tıkış gidiyoruz, hatta işyerinde bir arkadaşa bulaşmıştı. Bir hafta bizimle o halde çalıştı. Pazartesi ustabaşını aramış, ‘Ben galiba virüslüyüm’ deyip kapatmış. Pazartesi o gelmedi ama biz hiçbir şey olmamış gibi çalışmaya devam ettik. Ertesi gün onun pozitif olduğu ortaya çıkınca beş kişi bir de ustabaşı bir arabaya dolduk test yaptırmaya gittik. Testleri yaptırdıktan sonra da doğru fabrikaya geldik, çalışmaya devam. Neyse test sonuçları geldi, arabanın içinde yanımda oturan çocuğun da testi pozitif çıktı. Filyasyon için kimseler gelmedi. Biz gündüz mesaisiyle test yaptırmıştık, gece mesaisinde aynı makineyi kullandığım çocuğun da testi pozitif çıkmış. Bende bir şey yoktu ama maskeyle çalışmama, elimi sürekli dezenfektanla temizlememe rağmen korkuyorum yine de.”

‘POZİTİF ÇIKANIN İŞİNİ BÖLÜŞÜYORUZ’

Çalıştığı atölyede test sonucu pozitif çıkan üç işçinin yerine de çalıştıklarını ifade eden Yasin, “O üç arkadaşın işini bölüşüyoruz. Yoğun tempoda kazalar da artıyor. Elimiz yaralanıyor. Önceden çalıştığım yerde parmağım kemiğe kadar kesilmişti tabii o zaman sigortam yoktu, ‘Bir şey olmaz sarın bekleyin düzelir o’ demişlerdi. Bazen makinenin takımlarını kırdığımız oluyor, makine bile dayanmıyor, patron da ‘Kazandırdığınız üç kuruş, o para da takımlara gidiyor’ diye kızıyor bize. Ben de bir gün gidip ustabaşına, ‘Bu takımlar pahalı takımlar mı, gerçekten doğru mu söylüyor patron’ diye sordum. Ustabaşı bana, ‘Senin yaptığın bir parçayı o adam dolarla satıyor, sen onun kazandığını görsen aklını kaybedersin’ dedi, o zaman başka türlü bakmaya başladım” diyor.