13 Ağustos 2020 16:58

Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi çıkışı: Aileyi merkeze alan metinleri biz çıkarırız

Erdoğan’dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması: İnsani, aileyi merkeze alan, toplum dokumuza uygun metinler çıkarmaya ziyadesiyle sahip olduğumuza inanıyorum"

Fotoğraf: AA

Paylaş

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mamak'taki 75. Yıl Parkı'nda AKP’nin 19. Kuruluş Yıl Dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte konuştu.

Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi'nin adını anmadan, sözleşmenin iptaline dönük tartışmalara değindi: İnsani ve insan onurunu yücelten, aileyi merkeze alan, toplum dokumuza uygun, özgü metinler çıkarmaya ziyadesiyle sahip olduğumuza inanıyorum. Tercüme metinler yerine artık kendi çerçevemizi kendimiz belirlememiz gerekiyor.

Erdoğan ayrıca, Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak'ın İstanbul Sözleşmesi'ni savunanlara yönelik 'fahişe' ifadesini kullanıldığı "AK Parti'nin papatyaları" yazısına ilişkin olarak, "AK Parti'nin kadınları için, öbür tarafta AKP'nin papatyaları gibi yakıştırmalarla, yeşil sermaye gibi yaklaşımlarla, ben ağzıma almaktan edep ediyoruz, küfri bir ifadeyi kullanmak suretiyle, bu tür yakıştırmalarının içine giren köşe yazarları noktasında da, tüm kadın kollarım adına ve tüm kadınlar adına kendilerini kınıyorum” dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"TEK VAATLERİ ERDOĞAN'I İNDİRMEK"

"Ülkemizin ve milletimizin geleceği konusunda AK Parti'den başka bir vizyon, bir hedef, bir proje, program sahibi siyasi teşekkül bulunmuyor. Ana muhalefetin ve aynı cephenin diğer partilerinin tek siyasetleri AK Parti'ye saldırmak, tek vaatleri Recep Tayyip Erdoğan'ı indirmek. Milletimiz bu kısır zihniyete 19 yıldır yaptığı gibi bundan sonra da itibar etmeyecektir."

DOĞU AKDENİZ AÇIKLAMASI

“Kuzey Irak'ta, Suriye'de, Libya'da, Doğu Akdeniz'de yürüttüğümüz harekatlarla, bu saldırılara karşı cevabımızı anladıkları dilden verdik. Bugün de verdik ve kendilerine 'Bak bizim Oruç Reis'imize sakın saldırmayın, eğer Oruç Reis'imize saldıracak olursanız bunun bedelini ağır ödersiniz.' dedik ve bugün ilk cevabı aldılar. Her saldırının görünmeyen hançeri olan ekonomiyi, kur, faiz, enflasyon üçgeninde daha güçlü bir şekilde devreye soktular. Bu konuda da gereken tedbirleri alarak ekonomimizi güçlendirdik."

AİLEERKİL VURGUSU

"AK Parti dedelerimiz kadar, hatta onlardan daha fazla ninelerimizin partisidir. Çünkü biz şunu biliyoruz, cennet annelerinin ayakları altındadır. Annelerimizin, özellikle evlatlarına bağışladıkları imkanlar hiçbir zaman hiçbir şeyle mukayese edilemez. AK Parti delikanlılarımız kadar, hatta daha fazla genç kızlarımızın partisidir. Gerektiğinde onların lehine pozitif ayrımcılık yapmaktan çekinmeyerek geldiğimiz bu noktada kadınların elde ettiği kazanımları kimse inkar edemez. Biz bu toprağı kadın erkek hep birlikte vatan yaptık. Bu devleti hep birlikte kurduk. En zor zamanlarımızda birlikte omuz omuza vererek ayakta kaldık. İstiklal Harbi'nde kadınların rolü neyse, 15 Temmuz'da da kadınların rolü aynıdır. İlla bir tanımlama yapılacaksa, Türk milleti aileerkil bir millettir. Nasıl her ferdiyle milletimiz büyük bir aile ise, ayrı ayrı her Türk ailesi vatanımızın, milletimizin, devletimizin, geleceğimizin bayrağıdır."

DİLİPAK TEPKİSİ

"Ailenin temeline dinamit koyan hiçbir anlayış, hiçbir düzenleme, hiçbir ideoloji insani olmadığı gibi meşru da değildir. AK Parti'nin kadınları için, öbür tarafta AKP'nin papatyaları gibi yakıştırmalarla, yeşil sermaye gibi yaklaşımlarla, ben ağzıma almaktan edep ediyoruz, küfri bir ifadeyi kullanmak suretiyle, bu tür yakıştırmalarının içine giren köşe yazarları noktasında da, tüm kadın kollarım adına ve tüm kadınlar adına kendilerini kınıyorum. Eğer AK Parti'nin Genel Başkanı olarak, ülkemin Cumhurbaşkanı olarak kadınlarımıza sahip çıkmada geri duracak olursak, hiçbir zaman bunun hesabını veremeyiz. Hal böyleyken, inancımızda ve değerlerimizde olmadığı halde toplumsal yapımıza sirayet eden kimi çarpık anlayışların ortadan kaldırılması da en önemli meselelerimizden biri olmuştur."

"BİR AVUÇ SAPKINA DA MEYDANI BIRAKMAYACAĞIZ"

"Asırlarca kadını insan dahi saymayan, kız çocuklarını diri diri toprağa gömen o cahiliye dönemlerini biz özellikle lanetlemedik mi? Şimdi biz bu konularda Türkiye'ye kimsenin söyleyecek sözü olamaz. Gerek kadın, gerek erkek özgürlük her insan için kutsaldır. Hak her insan için kutsaldır. Emek her insan için kutsaldır. Bir cinayet işleyeni kim olursa olsun cinayettir, bir şiddet faili kim olursa olsun şiddettir. Hakaret, yapanı kim olursa olsun hakarettir, kadının adeta mülk gibi görülmesi yanlıştır. Gerekirse şiddetle yola getirilebileceğinin sanılması, ya benimsin ya kara toprağın gibi hastalıklı zihniyetlere kurban edilmesi yanlıştır. Bu çerçevede tarihi adımlar attık. Kadınlarımız lehine yaptığımız bunca şey varken, biz avuç sapkına da meydanı bırakmayacağız. Milletimizin millet, ailemizin aile olmasını zedeleyecek anlayışlarla sonuna kadar mücadele edeceğiz. PKK'nın kaçırdığı kız çocukları konusunda tek kelime etmeyenlerin, bırakın kadın meselesini, insana dair hiçbir konuda söz söyleme hakkı olamaz. Her konuda ortaya çıkıp sokaklara dökülen, medyayı seferber eden insan hakları savunucularından bir açıklama işittiniz mi? Meslek örgütlerinden dişe dokunur, açık, net bir tavır sergileyen oldu mu? Bu tavırlarıyla kendi konumlarını kendileri belirliyorlar. Bu konumun tarifi de iki yüzlü, ideolojik saplantılı, milletinin değerleriyle barışamamamış bir çizgidir."

"Bazı tartışmalara nokta koyma zamanı geldiğine inanıyorum. Kimi isimler, kendilerine asla yakıştıramayacağımız çirkin ifadelerle bu tartışmanın içinde yer almıştır. Biz her türlü mücadeleye saygı gösteririz ama kadınlarımızın onuruna, iffetine yönelik en küçük bir saldırıya da müsaade etmeyiz. Adı, ünvanı ne olursa olsun birilerinin edebimizin el vermeyeceği ifadelerle AK Partili kadınlara bunları söylemesine sessiz kalamayız. Bu saygısızlığı en kısa sürede telafi edileceğine inanıyorum. Biz aile kurumunu zayıflatacak hiçbir işin içinde yer almayız. Aile hassasiyetimizi kimsenin tartısına sunacak da değiliz. Tweet atmak suretiyle benim kadın kollarımın başında olanlara istifasını vermelidir ya da gerekir, size mi soracağız ya? Bizim partimizin kadın kolları kendi demokratik tercihlerini kongreden kongreye kullanır, sizlerden icazet almaya ihtiyacımız yok."

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ AÇIKLAMASI

"İnsani ve insan onurunu yücelten, aileyi merkeze alan, toplum dokumuza uygun, özgü metinler çıkarmaya ziyadesiyle sahip olduğumuza inanıyorum. Tercüme metinler yerine artık kendi çerçevemizi kendimiz belirlememiz gerekiyor. Kopenhag kriterleri diyeceğimize, Ankara kriterleri der yolumuza devam ederiz. Son tartışmanın kasıtlı bir şekilde alevlendirildiğini düşünüyorum. Bu ateşi körükleyenler kadına şiddetle mücadeleden bir adım geri gideceğimizi sanıyorlarsa şimdiden bilsinler ki hüsrana uğrayacaklardır. Bu fitne ateşini tamamen söndüreceğimize inanıyorum." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Çalışma Bakanından ‘liyakat’ sorusuna ‘kültürel yapı’ yanıtı!

SONRAKİ HABER

Prof. Dr. Mustafa Durmuş: Kur yükseldikçe sömürü artıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...