Üniversite kadroları eski sistemde ısrar ediyor

Elif Görgü

‘AKADEMİSYENLER DEĞİŞİME DİRENİYOR’

“Venezuela’da yüksek öğretim sistemi hâlâ tam olarak düzenlenmiş değil, Chávez’in öngördüğü bir sosyalizme geçiş süreci yaşasak da kapitalist bir düzen hakim üniversitelerde” diyor. Yine de ciddi başarılar olduğunu da inkar etmiyor: “Örneğin ülkede okuma-yazma eğitimi süreci tamamlanmış durumda. Öte yandan 4. Cumhuriyet olarak adlandırdığımız önceki dönemde, halkın çoğunluğunun üniversite eğitimi alma şansı yoktu. Yoksullar yüksek eğitim alamıyordu, üniversiteye girişte sınavlar vardı fakat şu anda yok, sadece bazı özel üniversitelerde sınavlar var ama devlet üniversitelerinde giriş sınavları kaldırıldı.” Ne gibi eksiklikler yaşandığını sorduğumuzda ise cevabı: “Yaşadığımız sorunlardan biri üniversite öğretim üyelerinin eski sistemi uygulamakta ısrar etmeleri. Hâlâ aynı metodolojiyi uyguluyorlar, eski eğitim modelini uygulamaya çalışıyorlar. Öte yandan biliyoruz ki Bolivarcı Venezuela Devleti de daha çok revizyonist ve reformist bir yapıya sahip fakat örgütlenerek sistemi daha da ileriye taşımaya çalışıyoruz” oluyor.

NEREDEYSE ÜCRETSİZ...

Gelelim en önemli meseleye; üniversite eğitimi ücretsiz mi, değil mi? “Neredeyse ücretsiz” diyor Astrea: “Bazı devlet üniversitelerine çok az bir ücret ödeniyor. Fakat özel üniversitelerin ücretleri yüksek. Üniversitelerin yüzde 80’i devlet üniversiteleri ki bunlarda Bolivarcı süreç uygulanıyor geri kalanları özel üniversiteler. Bolivarcı üniversitelerde özellikle misyonlar dahilinde verilen eğitimler ücretsiz. Örneğin bazı misyonlar var bunlarla lise eğitimi de ücretsiz, hatta ücretsiz beslenme sağlanıyor.” 


‘VENEZUELA SAĞI YENiDEN ÖRGÜTLENiYOR’

Astrea, 7 Ekimde yapılacak devlet başkanlığı seçimini de değerlendiriyor: “Seçim sürecinde Venezuela sağı, sağlam finanse edilmiş uluslararası bir desteğin de yardımıyla yeniden örgütleniyor. Özellikle Kolombiya ve ABD’nin desteği öne çıkıyor ve Chávez ile birlikte kaybettikleri iktidarı geri almak istiyorlar. Muhalefetin adayı Henrique Capriles Radonski faşist eğilimleri olan bir aday. 11 Nisan 2002’de Chávez’e darbe yapılmak istendiğinde Capriles Radonski de bu darbeye katılmıştı. Bence de şu anda Chávez hiçbir şeyle değilse bile sadece Venezuela Konut Misyonu ile bile zaferini garantilemiş durumda. Yoksul halkın konut sahibi olmasını sağlayan bu proje ile her yerde inşaatlar devam ediyor. Fakat Chávez daha önce kazandığından daha büyük bir zafer kazanmak istiyor. Biz de, reformist bir lider olmasına rağmen Chavez’i destekliyoruz, çünkü 4. Cumhuriyet döneminde yaşadığımız, öğrencilerin baskı altında tutulduğu o faşist iktidar dönemlerini bir daha yaşamak istemiyoruz. Yeni bir üniversite eğitim yasası istiyoruz. Geçtiğimiz yıldan bu yana verdiğimiz bir mücadele bu.”


BURJUVAZİNİN DEĞİL TOPLUMUN HİZMETİNDE

LİSE öğretmeni Alexis Castillo, başkente yakın küçük bir eyalette, Yaracuy’da yaşıyor. Devrimci Pedagoji Hareteketinin de üyesi ve belli ki sıkı bir “chavista”. Venezuela’da eğitim sistemi ile ilgili sorularımızı yanıtlıyor:

Chávez öncesinde nasıl bir eğitim sistemi vardı Venezuela’da?

Kapitalist sadece emperyalizmin gereksinimleri için çalışan sağcı bir hükümet ve sadece sağın çıkarlarına göre düzenlenmiş, bizi proleter yapmak için tasarlanmış bir eğitim sistemi vardı. Burjuvazinin çok uluslu şirketleri en büyük kaynaklara sahipti. Eğtim sistemi de rantçı, köleleştirici ve emekçi çocukları öğrendikleriyle burjuvazinin hizmetine girsin diye düzenlenmiş bir eğitim sistemiydi. Çok az bir kısım genç üniversite eğitimini alma olanağına sahipti ki onlara da verilen eğitim, yine mezun olduktan sonra burjuva ailelerin çıkarlarını savunacak profesyoneller olmaları içindi.

Chávez’den sonra ne değişti?

Venezuela’da 4 büyük burjuva aile var. Bunların desteklediği Punto Fijo Paktı’yla yönetiliyorduk. Bu paktı oluşturan partiler bir anlaşmaya vardılar ve sırayla iktidarı paylaştılar. Demokratik Aksiyon ve COPEI Partisiydi (Hıristiyan Demokrat Parti) bunlar.  Venezuela burjuvazisinin bu iki partisi, iktidarı kendi aralarında paylaşıyorlardı ve sağcılar arasındaki iktidar paylaşımı 40 yıl sürdü.1998 yılında Başkan Kumandan Hugo Rafael Chavez Frias iktidara geldi ve radikal bir değişim yarattı, o güne kadar sahip olduğumuz eğitim sisteminde, üniversite eğitimi de dahil,  bir devrim hayata geçirdi. Üniversite eğitimini başkentlerden köylere, kasabalara kadar ulaştırdı ve Bolivar Üniversitesi’ni kurdu. “Sucre Misyonu” kapsamında üniversite eğitimi almak isteyen herkese imkan tanınıyor. Bugün üniversiteye girerken bir eleme sistemi uygulanmıyor, eğitim almak isteyen herkese üniversitelerin kapısı açık.

Sadece üniversite eğitimi mi değişti?

“Robinson Misyonu” ile de ülkemizdeki okuma yazma cehaletine bir son verildi. UNESCO’nun değerlendirmesine göre bugün Venezuela’da okuma yazma bilmeyen kalmadı. Ardından “Robinson-2 Misyonu” uygulamaya konuldu ve okuma yazma öğrenen vatandaşların ilk ve ortaokul eğitimi almaları sağlandı. 6. sınıftan itibaren ise “Rivas Misyonu” devreye sokuldu ve böylelikle lise eğitimi de verilmeye başlandı. “Sucre Misyonu” ise yüksek eğitim için hayata geçirilen bir proje. Eğitim sisteminde özgürleştirici, doktriner ve baskıcı olamayan süreç işlemeye başladı. Bu sürecin sonuçları tüm ülkede görüldü. Yeni cumhuriyetin yarattığı bu insanlar eleştirel düşünce yapısına sahip, refleks gösteren, ülkenin gelişimine katkıda bulunan, yeni projeler üreten insanlar. Örneğin üniversite eğitiminde gençler doğrudan toplumsal projelerde görev alıyorlar, toplumla iç içe gelişiyorlar ve birlikte sorunları ve ihtiyaçları tespit ederek buna yönelik çözümler geliştiriyorlar. Eski rantçı eğitim sisteminde ise üretim sistemini ve burjuva sınıfın çıkarlarını iyileştirme yönünde projeler üretiliyordu.


YARIN: Bu da mı bedava, doktor hanım?

evrensel.net

Evrensel'i Takip Et