09 Temmuz 2018 11:40
Son Güncellenme Tarihi: 09 Temmuz 2018 12:43

Sendika ve odalardan Çorlu'daki tren faciası açıklaması: Önlenebilirdi

BTS, Çorlu’daki kazayı, özelleştirmeye, yol bekçilerinin görevlerine son verilmesi, denetim ve bakım işlerinin özel şirketlerce yapılmasına bağladı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Birleşik Taşımacılık Sendikası, İnşaat Mühendisleri Odası ve Jeoloji Mühendisleri Odası Çorlu'da meydana gelen kazayla ilgili olarak açıklama yaptı. Kazada suçlunun yağmur olmadığını, ihmal ve denetimsizliğin neden olduğu ifade edildi. 

KESK’e bağlı Birleşik Taşımacılık Sendikası Başkanı Hasan Bektaş, Çorlu'da meydana gelen, 24 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazasıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Facia, özelleştirme politikalarının, liyakatsiz atamaların, ben yaptım olduculuğun sonucudur” dedi.

BTS İstanbul Şubesi’nde basın açıklaması gerçekleştiren Bektaş, “Basında olayın nedeni olarak olay yerinin önündeki menfez ile ray ve bağlı beton traversler arasındaki malzemenin/toprağın, balast taşlarının yağan yağmur ile boşalması gösteriliyor. Bu olayın olma nedeni olarak, kuvvetli bir neden olmakla birlikte, yağış fazlalığı ve doğal afet bir gerekçe olamaz” dedi.

ULAŞTIRMA BAKANININ SÖZLERİNE TEPKİ

Bektaş, Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan’ın sabaha karşı yaptığı açıklamada bahsettiği, “Yıllık olarak bir kez kontrol yapılıyor ve bu da Nisan ayında yapılmış”, “Yağış çok fazla olduğu için bu kaza olmuş” açıklamasına ise “Yetersiz bilgi donanımı ve mühendislik bilimine uymayan bir yaklaşımdır. Sayın Bakanın bahsettiği, Nisan ayındaki ‘köprü ve menfezlerin’ kontrolü TCDD köprü birimince yapılmış olup, 14 Demiryol Bakım Müdürlüğü mıntıkasındaki ‘Menfez Bakım ve Taş Duvar işleri’ için ihale açılmış ve ihale ödenek tahsis emri çıkmadığından 20.06.2018 tarihinde iptal edilmiştir. Basına yansıyan ve sendikamıza ulaşan fotoğraflarda da görüleceği üzere olayda şüphenin yoğunlaştığı yerdeki menfezin açık olduğu, bu menfezle ilgili bir sıkıntı-tıkanma olmadığı gözükmektedir. Zaten menfez yeni değil, 1900’lü yılların başlarında imal edilmiş ve hala ayaktadır” sözleriyle tepki gösterdi.

'SUYUN AKIŞ YÖNÜ HESAPLANMAMIŞ'

“Olayı doğal ve ilahi gerekçelerle açıklamak yerine, mühendislik bilimi açısından değerlendirmek gerekir” diyen Bektaş, “Burada mühendislik açısından bir problem vardır, çünkü yağmur sularının akış yönünün hesaplanamadığı bu olayda ortaya çıkmıştır. Yanlış ekim, yeraltı suyollarının yönlerinin değiştirilmesi vb. gibi yanlış uygulamalar nedeniyle, yağmur kaynaklı su, 100 yılı aşkın bir yaşa sahip menfezin içinden değil de, üstünden gidip yolun altını boşaltabiliyorsa, bu durumda konuya bilimsel olarak bakmak gerekir” dedi.

'VEKİL MÜDÜRÜ MÜHENDİS DEĞİL'

Bektaş, konuyla ilgili en yetkili bölüm olan yol bölümüne bakan ana müdür (TCDD 1.Bölge Demiryolu Bakım Servis Müdürü Vekili), TCDD Yönetim Kurulu kararı ile yürürlüğe konulan TCDD iç mevzuatına (görevde yükselme ile ilgili yönerge) göre dahi yeterli şartları taşımamasına ve mühendis olmamasına rağmen, hem de vekil (vekaleten) olarak bu koltukta ısrarla tutulmakta olduğunu söyledi.

'YOL KONTROLÜ YAPILSAYDI ÖNLENEBİLİRDİ'

Bektaş kazaya neden olan bir başka sebebi ise şöyle anlattı: “Aynı zamanda demiryollarının yeniden yapılandırılması çalışmaları nedeniyle, (eski adıyla) yol bekçilerinin(yeni adı: hat kontrol memuru) artık demiryollarında kalmaması ve bu işin işçi personele ve fazla mesai ücreti ödememek için sadece hafta içi gündüz mesai saatlerinde yaptırılması kaza açısından dikkate alınması gereken çok önemli bir nedendir. Çünkü eğer yol kontrolü hafta sonları da yaptırılmış olsa idi, bu durumda bu kaza muhtemelen önlenebilirdi.”

‘BÖLGEYE ACİL KONTROL EKİBİ GÖNDERİLMELİYDİ’

Ulaştırma Bakanı’nın yaptığı açıklamanın, sorundaki yönetim zaafını bir kez daha gösterdiğini söyleyen Bektaş, “Yapılan açıklamaya göre yağan kuvvetli yağmurun bittiği zaman ile (15.20) kazanın olduğu zaman arasında 2 saatlik süre vardır. Bu durumda, bölgenin eski şefi olup da, şuan demiryolu bakım servis müdürlüğüne vekâleten bakan kişinin, hava şartlarını takiben, bölgeye acil kontrol ekibinin gönderilmesini emirlemesi gerekirken, böyle bir şey yapılmamıştır. Zaten başka bir sıkıntı da, bu müdürlüklerde, personel açığının hat safhada olmasıdır. Şartlar bu yönde olmasına rağmen, Demiryolu Bakım Servis Müdürü Vekili bu kişinin hala şartları da uymamasına rağmen görevde tutulması ciddi bir sakıncadır” dedi. 

JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI: FACİAYA ÖNGÖRÜLEBİLİR VE ÖNLENEBİLİR NEDENLER YOL AÇMIŞTIR

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu tarafından tren kazası ile ilgili yapılan yazılı açıklamada; “Tekirdağ tren faciasına, öngörülebilir ve önlenebilir nedenler yol açmıştır!” denildi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığından yapılan açıklamada; “Kazanın aşırı yağmur yağışları nedeniyle menfez ile ray arasındaki toprağın boşalması nedeni ile meydana geldiği tespit edilmiştir” denildiği hatırlatılan açıklamada, “Gerek Bakanlığın açıklamasından, gerekse kaza yeri görüntülerinden mühendisliğe önem vermeyen bir yapım hatasının yine bir faciaya yol açtığı çok açık olarak görülmektedir” denildi.
Bakanlığın açıklamasının da bir itiraf niteliğinde olduğu vurgulanan açıklamada şöyle denildi: “Yapı yerindeki zeminin jeolojik-jeoteknik özellikleri ile bölgenin meteorolojik özellikleri dikkate alınarak yapılması gereken menfez kesit ve projeleri ile menfez üstü ve çevresinde taşkın sularına karşı yapılması gereken dolgu ve koruyucu duvarların usulüne uygun yapılmadığı görülmektedir. Facianın meydana geldiği bu menfez geçişinde yukarıda belirtilen mühendislik parametrelerinin dikkate alınmaması ve toprak dolgu yapılması kazaya adeta davetiye çıkarmıştır.”

Çok hızlı tren mühendislik hizmetlerinin gerçekleştirildiği 21. yüzyılda, basit mühendislik hatalarına dayalı ölümcül kazaların yaşanmasının bilime, mühendisliğe önem vermeyen anlayışların bir ayıbı olarak tekrar tekrar ortaya çıktığının belirtildiği açıklamada: “Bu facia da, pekala öngörülebilir ve önlenebilir nedenlerle meydana gelmiştir. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, demir yolu projelerinin güzergah seçiminden başlayarak, tünel, köprü, menfez gibi yol boyu büyük veya küçük bütün mühendislik yapılarında jeoloji bilim ve uygulamalarından başlayarak rant yerine bilimin ve mühendisliğin gereklerinin yerine getirilmesinin hayati önem taşıdığını bir kez daha ifade ediyoruz. Güzergâh seçiminde, projelendirmede, yapım, izleme ve kontrol süreçlerinde çağın mühendislik bilim ve uygulamalarını dikkate almayan ve 24 yurttaşımızın yaşamını yitirmesine, 338 yurttaşımızın yaralanmasına neden olan Ulaştırma Bakanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü sorumluları derhal ortaya çıkarılmalı, konu; tarafsız bir komisyon tarafından ele alınarak sonucu kamuoyu ile paylaşılmalıdır” denildi.

Bilim ve aklın bu ülkede egemen olması ile kazalara da, facialara da engel olmanın mümkün olduğu vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Ayrıca TCDD Yapım ile TCDD Taşımacılık dairelerinin 14 Haziran 2016  yılında ayrılması sonucunda; yapım ve taşımacılık plan ve hedeflerinin birlikte değerlendirilmediği, yapım aşamasında şartname kriterlerinin müteahhit firmaların insafına bırakıldığı, 2013 yılına kadar demiryolu güzergahlarında görevli olan ``YOL BEKÇİLERİ`` nin maliyet kapsamında işlerine son verilmesi ve rutin günlük kontrollerin yapılmaması  bugün yaşadığımız kazanın bir diğer önemli nedeni olarak görülmektedir. Şayet bu personeller olsaydı, menfez ile ray arasındaki dolgu ve balastın gitmiş olduğu görülecek ve ilgili tren seferi yapılmamış olacaktı.”

İMO: SUÇLU YAĞMUR DEĞİL

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) tarafından yapılan açıklamada, tren faciasıyla birlikte demiryolu hatlarının muayene ve bakımının düzenli şekilde yapılmasının öneminin bir kez daha ortaya çıktığı ifade edildi. 

İMO “Demiryolu hattı yapılırken göçme, çökme ve tabaka kayması ve boşalması ile ilgili bilgiler dikkate alınmamıştır. Ayrıca yağan yağmurlar dikkate alınarak gerekli olan bakım ve kontrollerin yapılmadığı, bu kazanın sadece en son yağan yağmurlara bağlanmaması gerektiğinin bilinmesini de istiyoruz! Suçlu yağmur değildir! Yapanlar, yaptıranlar ve yapılmış olan yapıları denetlemeyenlerdir” ifadelerini kullandı. 

İMO açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Yapı ruhsatlarından mühendis ve mimarlarım imzalarının kaldırılmış olmasının acı sonuçlarını ileride fazlasıyla yaşayacağımızın altını bu kazayla birlikte, bir kez daha çizmek isteriz!”  (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Cumhurbaşkanlığı uyum yasalarını içeren 703 Sayılı KHK'nin tam metni

SONRAKİ HABER

İspanya Milli Takımı'nın başına getirilen Luis Enrique kimdir?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...