Kapatılan basın yayın kuruluşları mühürlendi

Hükümet, dün çıkardığı 2 kanun hükmünde kararname(KHK) ile çok sayıda gazete, dergi ve ajansı kapattı. Kapatılan Evrensel Kültür, Tîroj, Özgürlük Dünyası dergilerinin bulunduğu kat ile JINHA ve Azadiya Welat’ın büroları mühürlendi.

KHK ile kapatılan 10 gazete, 2 haber ajansı ve 3 dergi, bu kararla “Tek basın” yaratılmaya çalışıldığını belirtti; “Buradayız, susmuyoruz” diyerek tepki gösterdi.

Aralık 1991’den bu yana yayın hayatını kesintisiz sürdüren ve son KHK’lerle kapatılan Evrensel Kültür dergisinin bulunduğu binaya özel timler eşliğinde maliye ekipleri geldi. Evrensel Kültür, Özgürlük Dünyası ve Tîroj’un bulunduğu kata gelen ekipler, kapıları tuttu, kata giriş-çıkışları da yasakladı. Ekipler binada arama yapıp dergilerle alakalı olduğunu düşündükleri her şeye el koyacaklarını söyledi. Avukatların kapatılanın dergiler olduğunu, dergilerin de mal varlığı olamayacağı için herhangi bir şeye el koyamayacaklarını söylemesi üzerine ekiğler “KHK ile şirket kapatamıyoruz, dergileri kapatıp şirket malvarlığına gidiyoruz” diyerek açıkça hukuksuzluğu kabul etti.

Yeni KHK ile 10 gazete, 2 ajans ve 3 dergi kapatıldı

EVRENSEL KÜLTÜR: 10 BİN YILDIR BURADAYIZ

Kapatma kararına ilişkin açıklama yapan Evrensel Kültür KHK’yle kapatılan ilk kültür-sanat dergisi olarak tarihe geçtiklerini vurguladı.

“Kapatma kararnamesinin altında bir sürü imza var. Eminiz, hiçbiri Evrensel Kültür’ün 299 sayısından bir tekini bile okumamıştır” denilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Tam da 25. yılı geride bıraktığımız ay; 300. sayıya neler yapacağımızı konuşurken…Tolstoy’un renkli bir fotoğrafı vardı bu ay kapağımızda. Tolstoy’u susturabilirler mi mesela? Kasım sayımızın arka kapağında “Ben Ulrike Bağırıyorum” oyunundan şu sözlerle Dario Fo var: “Çok güvenli görünüyorsunuz! Fakat sanmayın ki bu böylece devam edecek! Öfke ve nefret büyük geminizin makine dairesinde terden geberenlerle birleşecek, biliyorum. İspanyol, Türk, Yunan, Arap, İtalyan göçmenler ve Avrupa’nın tüm ezilenleri… Ve tüm kadınlar, ezildiğinin, aşağılandığının, sömürüldüğünün farkında olan tüm kadınlar neden burada olduğumu ve beni neden öldürmek istediğinizi anlayacaklar… Gardiyanlar, yargıçlar, politikacılar, hiçbiriniz umurumda değilsiniz. Asla beni delirtemeyeceksiniz!” Bizi de delirtemeyecekler! Delirmeyeceğiz. Buradayız. Sümerce ilk dize tablete kazındığından beri buradayız.
İlk mağara resmi duvara çizildiğinden beri buradayız. On bin yıldır buradayız. Hiçbir yere gitmiyoruz. Susmuyoruz. Siz de susmayın…”

Derginin genel yayın yönetmeni Aydın Çubukçu, Twitter'dan “Evrensel Kültür 25. yaşını kapatılarak kutluyor. Şan olsun. KHK kararıyla kapatılan ilk kültür sanat dergisi. Altın harflerle yaz tarih baba!” yazdı.

TÎROJ: SANATIN IŞIĞI KARARNAMELERLE SÖNDÜRÜLEMEZ

Türkçe-Kürtçe yayın yapan Tîroj dergisi OHAL kapsamında yayımlanan kanun hükmünde kararnameyle kapatıldı ve bulunduğu kat da mühürlendi. Kapatma kararı sonrası dergiden yapılan açıklamada “Ülkenin yüz yıllık sorununun çözümüne kültür ve sanat mecrasından katkı sunmaya çalışan Tîroj, ‘terör’ parantezine alınmaya çalışılan ‘Kürt’ algısının, muazzam bir kültürel, sanatsal ve elbette politik realite olduğu gerçeğini yansıtmaya çalıştı” denildi. Açıklamada derginin Kürt dili, tarihi, edebiyatı, müziği, şiiri, resimi, sineması, yayıncılığının kürsüsü olduğuna dikkat çekildi. “Normalleş(tir)mek istemiyorlar. Her şey ‘olağandışı’ kalsın istiyorlar!” ifadelerine yer verilen açıklamada “Engellenmeseydik, 83’üncü sayımızda “Kolombiya’da mümkün olan Türkiye’de neden mümkün olmuyor?” diye soracak, ‘olağan’ olanı aramaya devam edecektik mesela. Kanun hükmünde kararnameyle sordurmadılar, yayınımızı kestiler! Tîroj, ışık hüzmesi demektir oysa, kültürün, sanatın ve insanın ışığı kararnamelerle söndürülemez. Işıktır, bir şekilde ışıyacaktır” değerlendirmesi yapıldı.

ÖZGÜRLÜK DÜNYASI GELECEKTİR, SUSTURULAMAZ

OHAL KHK'siyle kapatılan dergiler arasında yer alan Özgürlük Dünyası, yayımladığı açıklamayla karara tepki gösterdi.

Açıklama şöyle: "1988 yılının Eylül ayında yayın hayatına başlayan ve 28 yıldır yayınını kesintisiz olarak sürdüren dergimiz OHAL KHK’sı ile kapatıldı. Daha önce televizyon ve radyo kapatmalarında olduğu gibi dergimizin kapatılmasında da hiçbir somut gerekçe gösterilmedi, hukuki bir süreç yürütülmedi. Dolayısıyla karar faşist bir rejimin inşası sürecinde alınmış, tamamen anti-demokratik ve keyfi bir karardır. Özgürlük Dünyası, işçi sınıfı ve sosyalizmin öldüğünün iddia edildiği bir dönemde Markizm ve bilimsel sosyalizmi kararlılıkla savundu. Sınıf eşitsizlikleriyle kapitalist sömürü ve zorbalık karşısında işçi sınıfı ve emekçi kitlelerin baskısız, sömürüsüz sınıfsız özgürlük dünyasının kurulması mücadelesine dayandı. Marksizmin tarihsel ve kuramsal birikimiyle bu mücadelenin ihtiyaçlarını birleştiren bir yayın çizgisi benimsedi. İnsanlığın sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemi ve mücadelesi yüzyıllardır vardır. Baskılar bu mücadeleyi belki geriletmiş ama asla yok edememiştir. Halklar mutlaka bir yolunu bulmuş, yeniden ve yeniden talep ve umutlarıyla tarih sahnesine çıkmıştır. Baskı ve sömürü var oldukça, bunların ortadan kaldırılması mücadelesi de bitmeyecektir. İşçi sınıfı, halklar ve aydınlarının sosyalizm mücadelesi sürecek, Özgürlük Dünyası var olmaya devam edecektir.

Özgürlük Dünyası Yayın Kurulu."

JINHA: KADINLARIN SESİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Tamamını kadın çalışanların oluşturduğu Diyarbakır merkezli JINHA’nın kapısına, kapatılma kararı tebliğ edilmeden mühür vuruldu. Ajans, ekiplerin gece saatlerinde binaya gelerek kapıyı zorla açtığını ve kilidi değiştirdiğini duyurdu.
JINHA’dan yapılan açıklamada “Ve yazıyoruz… Erkekler ne der diye düşünmeden yazıyoruz” şiarıyla 8 Mart 2012 tarihinde tüm dünya kadınlarının sesi olarak kurulan dünyanın ilk kadın haber ajansı JINHA, kadın gücünden korkan ve kadın düşmanı politikalarıyla tarihe geçen AKP hükümetinin OHAL süresince uyguladığı KHK ile bugün kapatıldı. Erkek devletin, erkek hükümetin karar verdiği hükümlere boyun eğmeyecek JINHA, “Erkekler ne hüküm verir” diye düşünmeden kadınların sesi olarak yazmaya devam edecek” denildi.

DİHA: GERÇEKLERİ HALKA ULAŞTIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Son 16 ayda 48 kez sansürlenen Dicle Haber Ajansı (DİHA) da son KHK ile kapatıldı. Kararın ardından açıklama yapan DİHA “gerçekleri bütün yol ve yöntemleri kullanarak halka ulaştırmaya” devam edeceğini vurgulayarak, “susmayacağız” dedi.
DİHA açıklamasında “Halen birçok muhabiri tutuklu bulunan DİHA, nasıl ki dün yapılan bütün saldırılara, engellemelere, gözaltı ve tutuklamalara karşı susmadıysa, bugün de “KHK” adındaki bu fermanlara karşı susmayacak, halkın haber alma hakkını her şeyin üzerinde tutarak, bildiği doğruları ve gerçekleri bütün yol ve yöntemleri kullanarak halka ulaştıracak” ifadelerine yer verdi. Diyarbakır’daki ajans çalışanları da “dört duvar, bir çatı olmadan da haber yapılır” diyerek gündem toplantılarını dışarıda gerçekleştirdi.

'HABER YAPMAMIZI KHK’LER ENGELLEYEMECEK'

KHK ile kapatılan günlük Kürtçe gazete Azadiya Welat’ın Diyarbakır’daki merkez bürosu polis ve maliye ekiplerince basıldı. Yapılan aramanın ardından gazetenin bürosu mühürlendi. Kapatma kararını gazetemize değerlendiren Azadiya Welat Gazetesi editörü
Murat Sekmen uzun süredir muhalif medyanın hedefte olduğunun altını çizdi. Sekmen, “Özgür basına yönelik saldırılar sürüyor. Kürdistan’daki durumlar ise çok daha vahim, tutklamalar, gözaltılar her geçen gün artıyor. Azadiye Welat, DİHA, JINHA kapatıldı. Muhalif medya kapatıldı. Saldırılar devam da edecek, ama buradan bildirmek isteriz ki çalışmalarımız, haber yapmamız KHK’ler engellenemez” ifadelerini kullandı.

'27 YILDIR BURADAYIZ, BURADA OLACAĞIZ'

Daha önce mahkeme kararıyla geçici olarak kapatılan Özgür Gündem gazetesi de son KHK ile kapatılan medya kuruluşlarının arasında yer aldı. Kararı gazetemize değerlendiren Özgür Gündem gazetesi Eski Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol, gazetenin 27. yılı olduğunu ve geçtiğimiz aylarda geçici olarak kapatıldığının hatırlattı. Aykol “Davalarında henüz kararlaştırılmış bir şey olmamasına rağmen kapatılması zaten yasaya aykırıydı. Ama bu bile yetmemiş demek ki, şimdide KHK’larla kapattılar. Ülkedeki tüm muhalif kesimin üzerinde KHK’ları kullanıyorlar. Türkiye’deki demokratik güçler gazetesiz, televizyonsuz kalmaz. Bombalardan, yıkıntılardan çıkarak yeniden gazetemizi çıkarmayı başardık biz, KHK’larla yok edemezler. Biz yok olmalıyız. 27 yıldır buradayız, burada olmaya da devam edeceğiz. Halkımızın, halklarımzın haber alma özgürlüğüne sahip çıkacağız” dedi.
Aykol, “60 küsur yaşındayım, Musa amcamızı 70 küsur yaşında öldürmüşlerdi. Özgür basındaki tüm arkadaşlarım aynı zamanda çocuklarım, torunlarımdır benim.  Tek  tek yok edilmedikçe burada olmayı sürdüreceğiz. Onların korkulu rüyası olacağız. Onlar için gelecek yok. Ama biz gerçekleri yazdığımız için burada olacağız” dedi. (MEDYA SERVİSİ)