1 Eylül 2009 00:00
Tozdan ölmemek için
GÜNÜN YAZILARI
2004 yılında değiştirilen Maden Yasasının sağladığı olanaklar nedeniyle artık mahalle aralarına bile maden ocakları açılabiliyor. Halkın yaşam alanlarının daralmasına, sağlık sorunları yaşanmasına, gürültüye neden olan ocaklar yüzünden doğa da katlediliyor.
Sultangazi ilçesine bağlı Esentepe mahallesi de bu ocaklardan en fazla zararı gören yerlerden biri.
300 KİŞİ KATILDI
Mahallerinin hemen yanı başında faaliyet gösteren taş ocaklarının kapatılması için önceki gün eylem yapan halk bu soruna bir kez daha dikkat çekti. Yaklaşık 300 kişi ölüm saçan taşocaklarına hayır pankartı açarak taş ocaklarına doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş boyunca Tozdan ölmek istemiyoruz, insanca yaşamak istiyoruz sloganları atıldı. Taş ocaklarına gelen kitle adına basın açıklamasın okuyan Zeki Gören mahallerinde var olan taş ocaklarından çıkan tozdan olumsuz etkilenmelerin yanı sıra doğal çevredeki bitki ve hayvan türlerinin de zarar gördüğünü söyledi.
Zeki Gören sözlerine Ormanlar ve dağlar tüm ülkenin malıdır. Hepimizindir. Devletin bu yaşam alanlarına bu tür ruhsatları verirken ya da ruhsatsız çalışan taş ocaklarına göz yumarken, yaşam alanlarına yakın noktalar yerine yaşam alanlarının olmadığı yerleri göz önüne alarak ruhsat vermelidir. Ruhsatsız alanlara göz yumulmamalıdır. Doğrusuda budur dedi.
YETKİLİLERE DAVET
Esentepe halkı olarak sağlıklı ve huzurlu yaşamak istediklerini söyleyen Gören, Birileri daha fazla kazanacak diye bizler sağlığımızdan ve huzurumuzdan olamayız. Bir an önce taş ocaklarının kapanmasını istiyoruz diye konuştu.
Taş ocaklarının zararsız olduğunu düşünenleri misafir etmeye hazır olduklarını kaydeden Gören, Onlar villalarında huzurlu yaşarken bizler burada sağlıksız bir yaşam sürdürmekteyiz dedi.
HERKES HASTA
Mahalle sakinlerinden Ahmet Kahraman 20 yıldır Esentepe mahallesinde yaşıyor. Kahraman bu kahrı 20 yıldır çekiyoruz diyerek şöyle konuştu: Mahallede herkes hasta. Ağaçların yaprakları bile tozlu. Sabunla yıkasanız bile çıkmaz. Bizler mahalleli olarak SHP belediyelerinden tutunda AKP belediyelerine kadar sorunlarımızı ilettik. Dilekçeler verdik. En son Gaziosmanpaşa belediyesine gittik. Evlerimizin su havzası içinde olduğunu bu nedenle imara açılamayacağını söylediler. Şimdi sormak lazım bizim evlerimiz su havzası içinde ise bu bölgede taş ocaklarının işi ne? Kahraman ayrıca Buradaki 18 taş ocağının geçen sene İstanbul Büyükşehir Belediyesine 30 trilyon bağış yaptığı duyumları aldık diye konuştu.
BEYEFENDİLER YATLARDA KATLARDA
Bir başka mahalleli olan Filiz Acar ise 45 yaşında. 19 yaşından bu yana Esentepe Mahallesinde yaşıyor. Mahalleye geldiğinde sağlığı yerinde olan Acarın bölgede bulunan taş ocakları yüzünden sağlığı bozulmuş. Şimdi astım hastası. Tozları yuttuğu için rahatsızlanıp haftada bir doktora gittiğini belirtiyor Filiz Acar.
Mahallemizde her taraf toz içinde. Pencerelerimiz, evlerimizin duvarları hatta içerisi bile toz içinde. Bu yetmiyormuş gibi mahallemizin yolu yok, sağlık ocağı yok diyen Acar, Beyefendiler yatlarda katlarda yaşarken bizlere bir gecekonduyu çok görüyorlardiyerek feryat ediyor.
Filiz Acar defalarca belediyeye gittiklerini ama bir sonuç almadıklarını da belirterek, Yeter artık bu taş ocakları kapatılsın, çocuklarımız ölmesinler. Evlerimizin tapuları verilsin dedi.
TEK SORUN TAŞ OCAKLARI DEĞİL
Seyit Güven de 17 yıldır Esentepe mahallesinde yaşıyor. Her gün doktora gitmek zorunda kaldıklarını anlatan Güven, Zaten aldığımız asgari ücret. Onu da doktora veriyoruz diyor. Güven taş ocağı patlamalarından dolayı evlerimizin bütün duvarları çatlak olduğunu bu patlamalardan dolayı evlerini yılda bir mutlaka onardıklarını belirterek, Yiyelim mi, giyelim mi yoksa evimi tamir edelim şaşırdık kaldık diye konuştu.
Seyit Güven Mahallenin sadece taş ocakları sorunu olmadığını da söyledi. Örneğin bizim mahalle Esentepeye uzak bir kısımda kalıyor. Yaklaşık 300 hane var. 2000 kişi yaşıyor. Mahallemizde okul yok. Sağlık ocağı yok. Eczane bile yok. Düşünün böyle bir mahallede yaşamaya çalışıyoruz diyen Güven, milletvekilinin bile taşocaklarında hissesi olduğu yönünde duyumlar aldıklarını sözlerini ekledi. Defalarca belediye gittiklerini, çoğunda da görüşemediklerini dile getiren Seyit Güven Sesimizi duyan olmadı. Bizi yönetenler birden körleşti, sağırlaştı. Seçim zamanlarında mahalleye gelip taşocaklarını kaldıracağız diyorlar.
Tapularınızı vereceğiz, mahalleyi imara açacağız deyip oylarımız alıyorlar. Seçimlerden sonra da hemen zenginin yanında bitiyorlar dedi. Güven son olarak, mahalleliye seslenerek, taş ocaklarına karşı birlikte mücadele etme çağrısı yaptı. (İstanbul/EVRENSEL)
Rıza Çiçek
Evrensel'i Takip Et