23 Şubat 2006 23:00

Çukurova değerlerini
   sahneye taşıyacağız

Adana Devlet Tiyatrosu Müdürü Dara Tan Çukurova'da yetişen ve halka mal olmuş edebiyatçı ve sanatçıların ürünlerini de ADT olarak sergileyeceklerini belirtti. Tiyatroyu halka mal etmek için meslek odalarına ve sendikalara büyük görevler düştüğünü vurgulayan Tan ile tiyatro hakkında pek çok konu ile ilgili söyleştik.

Devlet Tiyatroları'nın Türkiye'de ne gibi işlevleri var? Tiyatro denildiğinde haliyle Devlet Tiyatroları akla gelir. Güzel Sanatlar Merkezi Darulbedai, Şehir tiyatroları ve özel tiyatrolar da var. Kuşkusuz onların da tiyatroya büyük katkıları var. Ancak Devlet Tiyatroları'nın bir misyonu var. Özel tiyatrolar ayakta kalabilmek için para kazanmak zorundalar. Bunun için daha genel geçer ve popüler olana yönelmek durumunda kalıyorlar. Sabun köpüğü gibi oyunlar sahnelemek durumunda oluyorlar. Ama devlet tiyatroları toplumun, halkın kültürünü yansıtan ve sanatsal niteliği yüksek oyunlar çıkarmaktadır. Doğru ve düzgün Türkçe, anadili iyi kullanma ve kendini ifade etme, en önce kendi edebiyatına yönelme ve halkla bu değerleri buluşturmak devlet tiyatrolarının işlevi arasındadır.

Tiyatro sanatçıları son dönemlerde televizyon dizilerine ve sinemaya yöneliyorlar. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz, bunun tiyatroya etkisi nedir? Olumsuz gibi görünse de olumlu değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Oradaki popülariteyi sahneye taşıyor. Tiyatronun seyircisi açısından etkisi oluyor. Seyirci ona dokunma ve onunla yüz yüze gelme fırsatını tiyatroda yakalayabiliyor. Televizyonda gördüğü tiyatrocuyu canlı olarak seyretme ve oyuncuyla karşı karşıya gelme seyirci de başka bir etkileşim yaratıyor.

Adana kentinin tiyatroya olan ilgisini nasıl buluyorsunuz? 1956 yılında bölge tiyatroları düşüncesi geliştirilmeye başlandığı zaman akla ilk gelen şehir Adana'dır. Adana'da 1956'dan 1981 yılına kadar kimi zaman sürekli kimi zaman da değişik aralıklarla turne oyunları sergilemiştir. Adana Devlet Tiyatrosu'nun kuruluş tarihi ise 25 Ekim 1981'dir. Adana, devlet tiyatrosu ailesine çok iyi oyuncular katmış birçok kez en iyi oyun ödülüne sahip olmuş, ses getiren yapıtlara imza atmış bir bölge tiyatrosudur. ADT olarak seyirci açısından memnunuz. Tabii biz bunun daha da artması için çalışmalar ve yeni projeler geliştiriyoruz. Ama Adana halkında önemli oranda bir tiyatro izleme bilinci gelişmiş. Bunun belli kesimle sınırlı kalmaması için gayret edeceğiz. Her kesimin tiyatroyu izlemesi için çalışmalarımız olacak.

Tiyatroyu halka tanıtmak için ne tür projeleriniz var? Öncelikle güncel olan halkın ilgisini çeken oyunların sahnelenmesine öncelik vereceğiz. Biz ADT olarak Adana Mersin, Hatay, Osmaniye, G.Antep illerinin ve bu illere bağlı ilçelerin sanat politikasını oluşturuyoruz. Buralara turnelere gitme ve tiyatroyla buluşturma çalışmalarımız olacak. Yine çocuk oyunlarına öncelik veriyoruz. Ayrıca sponsorlarla, Adana'daki kurum ve kuruluşlarla görüşüp tiyatroyu daha geniş kesimlere taşımayı da düşünüyoruz.

Sponsorluk, devlet tiyatrolarının yapısını örselemez mi? ADT'nin oyunlarında sponsor olması tiyatronun yapısını bozmaz. Devlet Tiyatrosu'nun ilke ve normları var. Sponsor alması bu ilke ve normlardan taviz vermesi anlamına gelmiyor. Köklü kuralları olduğu için görüşme ve anlaşmalar buna uygun yapılmaktadır. Bu açıdan bir firmanın veya sponsor olacak kişinin "şu eseri oynayacaksınız, şu eseri oynamayacaksınız" deme şansı olamaz.

Özellikle "Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü" adlı oyun büyük bir seyirci topladı ve uzun bir dönem sahne aldı. Bu ilgiyi neye bağlıyorsunuz? Dairo Fo'nun "Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü" adlı eseri dünya edebiyatında önemli bir yere sahip. Nobel edebiyat ödülünü alarak yankılar uyandıran komedi ustası Dairo fo'nun en ünlü eseri, İtalya'da yaşanan bir olaydan yola çıkıyor. Kara mizah örneği taşıyor. Oyunda ana tema, insan hakları, insan özgürlükleri. Bu açıdan oyun bugün de güncelliğini koruyor. Adana seyircisi bu oyunu çok sevdi. Bunda ADT'in çok değerli ve tanınan oyuncularının da büyük payı var.

Yaşar Kemal, Orhan Kemaller'in Adana'sında bu değerlerin ürünlerini sahnelemeyi düşünüyor musunuz? Bizler Adana'da çıkan, Çukurova'da yetişen yazar ve sanatçıları halkla buluşturma gayreti içindeyiz. Orhan Kemal, Yaşar Kemal gibi yazarların ürünlerini Adana' da sergilemek, onları yeniden anmak ve halka anlatmak bizim için bir onurdur. Çukurova topraklarında yetişen başarılı ve halka mal olmuş edebiyatçıları tiyatro vesilesiyle halka tanıtmak ve aynı zamanda genç yeteneklerin yetişmesine katkıda bulunmak gibi bir çabamız olacaktır. Kentleri kent yapan büyük konakları gösterişli bulvarları değildir, kültürüdür, sanatıdır.



ADT'nin aynı zamanda çocuk oyunları da oluyor Biz çocuk oyunlarını ve çocukların tiyatroyu izlemesini çok önemsiyoruz. Evrensel'in tüm okurlarına sesleniyorum. Lütfen herkes çocuğunu tiyatroya getirsin. Tiyatro çocuğun birey olma, kendisini özgür hissetme ve ufkunun genişlemesini sağlar. Düşünün çocuk kendisi gelip biletini veriyor kendisine ait olan koltuğa oturuyor ve oyunu seyrediyor. Çocukların tepkileri serbest olduğu için istediği yerde soruyor veya sorulan cevaplara katılıyor. Oyun esnasında sesli olarak yorum yapıyor, oyunda "Beğendiniz mi" diye soruluyor, "Kim haklı?" deniliyor. Böylece çocuk düşüncesini özgürce söylüyor. Çocuğunu birey olma, katılımcı olma ve sosyalleşme yanları gelişiyor. Tiyatronun çocuklara çok katkısı var, ebeveynler mutlaka çocukları tiyatroya getirsin.


YENİ OYUNLAR GELİYOR ADT'nin 2006 yılında hangi oyunları olacak ve ne tür yenilikler yapacaksınız? Haldun Taner'in "Eşşeğin Gölgesi" eserini müzikal bir oyun olarak sergileyeceğiz. Yine Çukurova Senfoni Orkestrası ile birlikte ortak etkinlik yapmayı düşünüyoruz. "Aşk Bir Masaldır" adlı oyunumuz 1 Şubat'tan itibaren sahne aldı. "Ellerimin Arasındaki Hayat", adlı bir oyunumuz 7 Şubat'ta sahne aldı. Oyun; idam cezası, suç, kurban gibi konulara devletin kurumlarının politikacılarının tıbbın ve basının bakış açısını yansıtırken, bir yandan da insanların yaşamları ya da ölümleri üzerine kararlar veren kişilerin örtülü kalmış trajedilerini ve çelişkilerini anlatmaktadır. "Uyuyan güzel" adlı çocuk oyunumuz uzun süredir devam etmektedir. Tiyatroseverlere bir müjde de vermek istiyorum. Real'de ikinci bir gişe açtık. Tiyatroseverler oradan da bilet temin edip oyunlar hakkında bilgi edinebilirler. Ayrıca www.adanadt.gov.tr internet sitemizde de her tür bilgi ve bilet temini mümkün. 4 ay içinde 9 bin kişi sitemize başvurmuş durumda böyle bir ilgi de söz konusu.


EMEK ÖRGÜTLERİNİN ÇABASI GEREKLİ Adana'da bulunan sendikaların, meslek odalarının tiyatroya ilgisi nasıl, onlara nasıl bir çağrınız olacak? KESK'e bağlı Kütür-Sen üyesi bir tiyatrocuyum. Sendikalar üyelerinin ekonomik demokratik haklarını koruma dışında üyelerine çeşitli sosyal aktiviteleri ulaştırmakla da yükümlüler. Ben Adana sendikalarının tiyatroya destek verdiğini gördüm. Sendikaların üyeleri ile birlikte tiyatroya katılmaları beni çok mutlu etti. Tabii ki bu yeterli değil. Özellikle işçi sendikalarının ilgisi daha az. Tüm sendikalardan, meslek odalarından ve derneklerden dileğim, bu tür kültürel sanatsal etkinliklere destek olmaları ve katılmaları. Sanatın birleştirici ve bütünleştirici yanı olduğu gibi, eğitici ve düşündürücü bir özelliği de bulunmaktadır. Bu açıdan sendikalar, meslek odaları, derneklere çok iş düşmektedir. Adana halkı için yapılan sanatın, yine Adana halkına ulaşması, ancak emek örgütlerinin çabaları ile olacaktır.

Evrensel'i Takip Et