'Türkiyelilik' dediler
   5 yılla yargılanacaklar

Hazırladıkları "Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Çalışma Grubu Raporu"nda üstkimlik için "Türklük" yerine "Türkiyelilik" kavramını öneren Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun (BİHDK) eski Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ile Kurul üyesi Prof. Dr. Baskın Oran, yarın sanık sandalyesine oturacak. İki öğretim üyesi, 1.5 ile 5 yıl hapis istemiyle yargılanacak. İbrahim Kaboğlu ile Baskın Oran'ın davası, 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Öğretim üyeleri, savcının, "Rapor Sevr Antlaşması'na benziyor" iddiası ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama" suçlaması ile yargılanacak.

Destek mektupları Öte yandan Kaboğlu ve Oran'a desteklerini sunmak için Fransa'da bulunan 700'ü aşkın avukat, dekan ve bilimadamı Başbakan Tayyip Erdoğa'na mektup yolladı. Erdoğan'a gönderilen mektupta, davanın ifade özgürlüğü hakkını engellediği belirtilirken, kovuşturmanın durdurulması için Erdoğan'ın yetkilerini kullanması istendi.

İki ayrı suçlama Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve Prof. Dr. Baskın Oran tarafından hazırlanan rapor, kamuoyunda yoğun tartışmalara neden olmuştu. Raporun açıklandığı basın toplantısına katılan Kamu Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş, Kaboğlu'na müdahale ederek, raporu yırtmıştı. Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun bazı üyeleri de, Oran ile Kaboğlu'nu savcılığa şikâyet etmişti. Savcılık bu şikayet üzerine, TCK'nın 216. ve 301. maddelerinden dava açılmasına karar verdi. Kaboğlu ve Oran bu dava nedeniyle iki ayrı suçlama ile karşı karşıya kaldı.

Barodan tepki Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve Prof. Dr. Baskın Oran'a açılan dava, baroların tepkisine neden oldu. Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, TCK'da yer alan düşünce ve ifade özgürlüğünü sınırlandıran tüm düzenlemelerin bir an önce yürürlükten kaldırılması gerektiğini söyledi. Tanrıkulu, Prof. Dr. Oran ve Prof. Dr. Kaboğlu'nun yargılanmalarına ilişkin Batman, Kars, Mardin, Bingöl, Şanlıurfa, Muş, Adıyaman, Tunceli, Siirt, Ağrı, Van, Şırnak, Malatya ve Hakkari baro başkanları adına yaptığı ortak basın açıklamasında, ifade ve düşünce özgürlüğüne ilişkin sınırlamaların, yasaklamaların ve baskıcı uygulamaların Türkiye gündeminde yer almaya devam ettiğini ifade etti. Yeni TCK'nın hazırlık döneminde, önceki kısıtlayıcı hükümlerin yeni yasada yer almaması yönündeki çabalarının sonuç vermediğini hatırlatan Tanrıkulu, ifade özgürlüğüne ilişkin kısıtlamalarla ilgili olarak muğlak ve soyut düzenlemeyi içeren tasarının ifade özgürlüğü alanına bir yenilik getirmediğini kaydetti. Yasanın 6 aylık uygulama döneminde aydınlar, yazarlar ve bilimadamları aleyhine birçok soruşturma başlatıldığını kaydeden Tanrıkulu, basın açıklamasında imzası bulunan barolar olarak, Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve Prof. Dr. Baskın Oran ile dayanışma içinde olacaklarını duyurdu.