12 Aralık 2017 00:50

Reşad Fuad Baraner

Reşad Fuad Baraner

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bugün yine bir kültür-edebiyat dergimizi tanıtmak istiyordum. Oysa geçen hafta Türkiye’deki ilk Komünist Parti’nin kurucusu ve partinin sekreteri olan Dr. Şefik Hüsnü Değmer üzerine yazdığım yazı, çok geniş yankı uyandırınca yakın tarihimizde yaşadığımız siyasal olayları yaratan önemli kişilerden birini daha yazmak gereğini duydum. Reşad Fuad Baraner (1900-1968), babam Fazıl Say’ın matematik öğrencisi olarak gittiği Almanya’dan yakın arkadaşıydı ve tabii ki Baraner de 1920 öncesinin Almanya’sında ortaya çıkan devrimci hareket Spartakusbund’un üyesiydi. 

Okurlarımın ilk sorusunu cevaplıyorum: Dr. Şefik Hüsnü’nün ölümünden sonra, parti sekreterliğine Baraner’in getirildiğini düşünüyorum. Çünkü en kıdemli partili oydu; ayrıca, engin bilgisi ve devrimci duruşuyla Şefik Hüsnü’nün ardılı olması herhalde kaçınılmazdı görüşündeyim. 17 yıl hapis yatarak döneminin en fazla çile çeken solcularından olan Reşad Fuad’ı anlatırken onun romancı eşi Suat Dervişi de (1905-1972) burada anmak isterim: Bilindiği gibi Suat Derviş, Cumhuriyet dönemi kadın yazarlarımız içinde en tanınmış birkaç sanatçıdan biridir. Onun Fosforlu Cevriye adlı romanı 1944-45 yıllarında dönemin en yaygın gazetesinde tefrika edilmiş, 1959 yılında sinema sanatına aktarılacak kadar geniş ilgi görmüştür. Bu filmde Cevriye rolünü Neriman Köksal oynamıştır. 1962 yılında bu kez Fosforlu Oyuna Gelmez adıyla ve aynı kadroyla filmin devamı çekilmiş, bununla da kalınmayarak 1969 yılında Bülent Oran’ın senaryosunu yazdığı Fosforlu Cevriyem filminde başrolleri Türkân Şoray ile Tanju Gürsu üstlenmiştir. 1978 yılında bu kez Memduh Ün, Cevriye’yi yeniden ele almış, oysa film olarak her şeyi yenileştirmek, Safa Önal’a düşmüştür: Bu değerli filmde ise Türkân Şoray’a Kadir İnanır eşlik etmiştir.

Reşad Fuad Baraner ile iki kez görüşme fırsatı yakalayabildim: Birincisi, 1964 yılında, o dönemin devrimci gençlerinden arkadaşım Vahap Erdoğdu’yla Baraner’lerin Şişhane dolayındaki evine gitmiştik; Suat Derviş ve Reşad Fuad, bize olağanüstü bir konukseverlik göstermişlerdi. İkincisi ise Mihri Ağabey’le beraber gittiğimiz onun çeviri bürosundaki görüşmemizdi. Baraner, çok az insanda gördüğüm sâkin ve rahat davranan bir insandı. Konuşurken karşısındaki kişiyi rahatlatıyor, söyledikleri arasına akılda kalacak “altın cümleler” ekliyordu. Şöyle özetleyeyim: Ben, sözleriyle karşısındakini bu kadar etkileyen başka bir insan hatırlamıyorum. “Reşad Fuad’ı tanımak”, işte böyle unutulmaz bir izlenim bırakmıştır bende.

NOT: Gelecek yazımda sıra Mihri Belli’dedir. Dergi tanıtımlarını bekletiyorum.       

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...