05 Nisan 2016 00:50

Bir yanda Sur ilçesi öte yanda Ensar Vakfı

Bir yanda Sur ilçesi öte yanda Ensar Vakfı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Diyarbakır’ın Sur adlı ilçesinde sokağa çıkma yasağı haftalar sürdü. İzleyemedim, belki hâlâ sürüyordur bu yasak, belki başka yasaklar da getirilmiştir.

Anlaşıldığına göre, taş taş üstünde kalmadı Sur’da. Çatışmalarda ölen ya da yaralanan insanlara daha çok üzülüyorum. Taraflardan biri halkımız, öteki de halkımız! 

Kötü haberlerden biri ise Sur ilçesindeki değerli tarihsel yapıların tahrip edilmiş olması, hatta yakılıp yıkılması... Bunlar arasında tarihsel değeri büyük olduğunu bildiğimiz Kurşunlu Camii, Hacı Hâmit Camii ve Paşa Hamamı var. Üstüne üstlük, Ortadoğu’nun en büyük Ermeni Kilisesi olduğu söylenen Surp Giragos Ermeni Kilisesi de tanınmaz hale gelmiş! Oysa bu kilise, 97 yıl önce terk edilip uzun yıllar kendi haline bırakıldıktan sonra, 2012 yılında onarılarak yeniden ibadete açılmıştı. Geçen hafta gazetede okudum: Kilise vakfının bir yöneticisi, saldırılar sonucu çan ve ezan seslerinin sustuğunu, yasak nedeniyle haftalardan beri camilerde ve kilisede ibadet yapılamadığını söylemiş. 

Geçen hafta başbakan ve kimi bakanlar Sur’daydı. Hükümetin başı ve hükümet üyelerinin Sur’daki manzaradan sorumlu olarak ne düşündüğünü hiç merak etmiyorum. Her şey çok açık…                  

*
Hangi konuya el atsam sonuç değişmiyor. Şu işe bakın: Karaman’daki “skandal haber”, geçen hafta televizyonlarda başköşeye oturdu.      

Halkımızın ortak yargısı, bu tür olaylar karşısında acımasız çarpıcı sözler üretiyor. Geçenlerde bir dolmuş şoförü şöyle dedi: 

“Tavuğu sansardan, çocuğu Ensar’dan koruyacan abi…”

**
GÜNÜN SÖZÜ: Arap kanalında maç izliyorum, spiker ne dese babaannem “Amin” diyor.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...