22 Ocak 2016 00:55

Terlik

Terlik

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Son dönemde görüp de unutamadığım ve yaşadığım müddetçe bir hayalet gibi beynimde dolaşacak olan bir görüntü var. İstanbul’da bir “şafak operasyonu” sırasında kendi evinde polisler tarafından öldürülen Dilek Doğan’ın annesi Aysel Doğan’ın evladını öldüren polislere fırlattığı terlik.

Polisler normalde halkın güvenliğini sağlaması gereken kişiler. Oysa bir sabah evinize terörle mücadele ekipleri geliyor. Sizi uykunuzdan uyandırıyor. Ses etmiyorsunuz, içeri buyur ediyorsunuz. Sadece, “Aman ayağınıza galoş giyin, ev temiz” dedi diye kızınızı vurup ağır şekilde yaralıyorlar. Biraz evvel uykusundan uyandırılmış olan masum evladınız gözünüzün önünde yok olup gidiyor. Bu “şafak katliamına” karşılık sizin elinizde olan tek silah ise bir terlik. Canhıraş bir şekilde onu fırlatıyorsunuz polislere. Gözümün önüne geldikçe hep kendimi Aysel Doğan’ın yerine koyuyorum. Bir anne olarak onun acısını yüreğimde hissediyorum. 

Aysel Ana’nın terliği hayatım boyunca gözümün önünden gitmeyecek. 

Aysel Ana’nın terliği devlet dersinde öldürülmüş tüm çocuk analarının acısının sembolü. 

O terlik, devletin isterse insanlara ne büyük acıları, ne kadar sorumsuzca yaşatabileceğinin kanıtı.
Hukukun ve adaletin ayaklar altına alındığı noktada, vicdan ve hafızanın önemini hatırlatıyor o terlik.
Gördük. Unutmuyoruz. 

“Bize devlet katliam yapıyor dedirtemezsiniz” diyenlere en güzel cevap o terlik; eğer ilahi adalet varsa, bir gün gelecek o terlik gerçek suçluların kafasına da inecek. Biliyoruz. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa