15 Temmuz 2014

TÜSAK Yasası’nı duymayan okurumuz var mı? Kendi adıma konuşayım, yaklaşık bir yıldır çeşitli dergi ve gazetelerde bu yasa hazırlığı üzerine yazılar yazıp duruyorum; şimdi de Evrensel okurlarına bilgilendirici bir özet sunmak istiyorum.
Bugünlerde taslak olarak bekleyen ve cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra Meclise getirileceği söylenen TÜSAK Yasası, ülkemizdeki bütün devlet müzik ve sahne sanatları kurumlarının kapatılmasını getirmektedir. Hangi kurumlar kapatılacaktır? Öncelikle Devlet Tiyatrolarının 22 ilimizde bulunan 30’u aşkın sahnesi; sonra, Devlet Opera ve Balesinin Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Mersin ve Samsun’daki 6 birimi; ayrıca, Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Antalya ve Bursa’da konserler veren 6 devlet senfoni orkestramız…
 Bu sanat kurumları kapatılacak da onların yerine başka bir yapılanmayla yenileri mi açılacaktır? Hayır, onların yerine hiçbir sanat kurumu getirilmeyecek, bizim uluslararası, hatta evrensel kültür kurumlarımız yurdumuzdan kovulmuş olacaktır.
 Peki, bütün bu sanat kurumlarında görev yapan sanatçılar n’olacaktır? Sanatçılar? “Kim lan onlar? Düttürü düttürü çalanlar mı? Kıvırıp da belden aşağı hoplayanlar mı?​”
Yasadan anlaşıldığına göre, kıdemli sanatçılar emekli edilecek, ya da illerdeki kültür müdürlüklerinde istihdam edilerek katip ya da bekçi konumuna getirilecektir.
Peki, anladık da… Bütün bu sanat kurumlarının kadrolarını besleyen konservatuvarlarımız ne olacaktır? Onların varlık nedeni kalmayacak, cumhuriyet öncesinin koşullarına dönülecektir.
 Değerli okurlarım, arkadaşlar, önümüzdeki bu güncel sorun, müzik ve sahne sanatları kurumlarının yok edilmesiyle kalacak değildir. Konunun başka bir önemli boyutu vardır: Söz konusu sanat dalları, kökeninde birer eğitim, aydınlanma kurumudur: Hayatı sahneye getirerek irdeleyen tiyatro sanatı, antik çağ düşünce ve sanatından bu yana insanları eğitmektedir. “Bütün sanatların bireşimi” olarak tanımlanan opera sanatı, Rönesans Aydınlanması’nın buluşudur. Bale sanatı ise Fransız Aydınlanması’nın bir armağanıdır. Besbelli ki, TÜSAK Yasasıyla öngörülen, aydınlanmayı önlemek için bu ışık yuvalarını karartmaktır.
Sanat düşmanlığının, “Okulları kapatıyoruz!” demekten pek farkı yoktur. Durum, işte budur değerli arkadaşlar…

 

Evrensel'i Takip Et