26 Nisan 2014 00:03

1 Mayıs Meydanı'nın butik, Çevik'in atik olsun

1 Mayıs Meydanı\'nın butik, Çevik\'in atik olsun

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Berkin Elvan’ın anısına, Taksim Cumhuriyet Anıtı’na, ‘siyah kurdeleli’ ekmek bırakmak isteyen 4 kişi, sivil ekiplerce yerlerde sürüklenerek, gözaltına alındı. Polis, daha sonra Taksim’de, ‘ekmek avına’ çıktı. Gezi Parkı’nda kitap okumak ve takas yapmak da yasaklandı. ‘Ekmek arası kitap’ satmaya kalkan seyyarlar da tartaklanıp, ‘agoradan’ uzaklaştırıldı! Eski Türkiye’de ‘ekmek askıda’ idi, yenisinde ‘somun baskıda’ ya evrildi. Maçlara girişlerdeki ‘passolig’ den sonra, 1942’li yıllarda ‘karneyle’ verilen nimet için, 2014’te teknoloji gereği,‘e-ekmek’ uygulamasına geçileceği tahmin ediliyor!

İSTANBUL VALİSİ H.A.M.

23 Nisan etkinliği için Eyüp Feshane’de gerçekleştirilen törende, İstanbul Valisi H.A.M.’ın sahneye çıktığı sırada, slogan atıp, ‘Berkin Elvan ölümsüzdür’ pankartı açan çocuklar da, ağızları kapatılıp, yaka paça gözaltına alındılar. 23 Nisan Çocuk (Ölümlerinin Failleri) Bayramı, duyarlı insanlar için ‘hüzünlü’ geçti. Kadim ‘mendil kapmaca’ yerine, akan trafikte ‘selpak satan küçükler’, büyüklerin yapabileceği kapasite yükletilen ‘işçi çocuklar’, ananın şefkatli kollarından, ‘koca kucağına’ itilen ‘bebek gelinler’, miskette, yarım dünya kazanacakken, ‘yaşamı ütülen yavrular’, soğuktan donarak ölen, ‘nice Ayazlar’,‘pusette’ gidecekken, baba sırtında çuvalda taşınan ‘soğumuş minik bedenler’, savaşlarda yaşına bakılmadan ‘hedef olanlar…’ Say, say bitir mi hiç? Nazım’dan bir dize ödünçle; ‘Çocuklar öldürülmesin/ Bilye de oynayabilsinler.’ AKP’nin polisi, bu kez çocuklara ‘masal’ yazdı. 23 Nisan’dan, 24’üne geçelim.

TALAT PAŞA’YA METHİYE!

Başbakan Erdoğan’ın ‘ezber bozan’ 24 Nisan 1915 ‘taziye mesajı’, mevcut ‘inkârlar silsilesine’ karşı bir adım gibi gözükse de, büyük ustanın, ‘hafızlığı’ dışında, ezberinin pek sağlam olmadığı gerçeğinin üstünü örtmüyor. Sevgili Fatih Polat’ın, 2010 yılında fotoğrafını çektiği, AKP İstanbul İl Başkanlığı’nın, 1 Mayıs ve Taksim’e övgü afişi, ‘amnezi’ye (hafıza kaybına) yeterli bir örnektir. Çünkü Takip Bey’in tasdiki olmadan, AKP’de, değil kuşun uçması, kanatlarını açıp gerinmesi bile mümkün değildir. Rotayı Kürtlerden, Ermenilere çevirmeye çalıştığı bariz, büyük patronun! “Artık top onlarda” diyerek yine bir “Ters köşe” kurmuştur mutlaka kafasında. Bir gün tutar, ‘o mesaj, silinmiştir’ der. Ermenistan ve diaspora ‘topa girip’ karşılık olarak ‘Talat Paşa’ya, ‘methiye mesajı’ mı gönderecek? 

24 NİSAN TEŞHİŞİ

Tabiatıyla o günlere şahit olamamış, defaatle aktarılan Türkiye gerçeklerine kulak tıkamış, ortalama yurttaşların bile, ‘handikap ibareli taşıt plakası’ verir gibi, bu dostlarımıza, kotlu T.C. numarası yazılması, sevgili Hrant’ımızı, emniyetin istihbaratına rağmen, kurban verdiğimiz cinayetin öncesinde ve sonrasında, devletin takındığı tavır, ‘Hepimiz Ermeni’yiz’ solidarizmine, hümanizmasına, nefret kusan Devlet Bahçeli gibilerin varlığı, 21.Yüzyıl’da hiç mi dikkatlerini çekmemiştir? Nerde kaldı ki 20.Yüzyıl’ın ilk çeyreğinde yer alan 1915 üzerine fikir teatisinde bulunsunlar. Seneden seneye, doğal olarak değişen ‘Amerikan Bütçesi’nin açıklanmasını bekler gibi, ABD Başkanı’nın, her 24 Nisan için, bu sefer ne ‘teşhis koyacağı’, dışişlerini teyakkuza itiyor birkaç gün öncesinden: ‘Ne de olsa müttefikimiz caaanım! Teğet geçti yine Maşallah!’ Bir de ‘Tebareke’ okuyup, üfleyin bari Tarak Obama’nın arkasından!

TEŞRİFATÇI R.T.E.

Takip Bey, “Taksim’den ümidinizi kesin. Miting mi yapacaksın. Git Yenikapı’da yap. Git Maltepe’de yap” diye kükrüyor. Sanki elinde fener, sinema, tiyatro salonlarında ‘yer göstericilik’ işine de soyunmuş. ‘Teşrifatçılık’ bile tekeline girmiş. Taksim, ‘hükümet meydanı’ oldu da mı, haberimiz yok? Taksim Meydanı, işçinin, emekçinin, solun, solcunun onurudur, gururudur, gözbebeğidir, yitip gidenlerin yadigârıdır, geride kalanların baş tacıdır, mabedidir, kolektif bilincidir. Şu teşbihi ben de pek tutmadım ama vâkıf olduğu dilden söylemek gerekirse, ‘Sayın Başbakan, sizin için Kasımpaşa ne ifade ediyorsa, baskıya, zulme, sömürüye, başkaldırışın, direnişin sembolüdür Taksim de.’ Kime ne söylüyorum ben de ya! Sıyırdım mı nedir?

‘LACİVERT BEYAZLI’ EKİP

Çevik Kuvvet, adamına göre ‘Gazlıçeşme Meydanı’nda kampa girip, ‘1 Mayıs derbisine’ hazırlanmaya başladı. Bidon barikatlarla kurulan ‘baraj’ üzerinden, TOMA’larla ‘frikik atışları’ yapan ‘lacivert-beyazlı’ ekip, ‘serbest vuruşlara’ ağırlık veriyor öncelikle. Sol kanat üzerinden, ‘Akrep’ hızıyla ‘kontrataklar’ geliştirilen antrenmanda, ‘biber gazıyla’ hayli ‘uzun taç atışları’ dikkat çekiyor. Adam adama ‘renkli markaja’ da yer verilen hazırlıkta, havadan gelebilecek ‘hücum toplarına karşı’, sıkça, şeffaf kalkanlarla ‘timsah yürüyüşü’ çalışılıyor yerlerde sürünerek.

OFANSİF FUTBOL

Takımın teknik direktörü Hüseyin Avni Kutlu, maça ‘iyi’ hazırlandıklarını, ‘oyun kurucu’ ve ‘ofansif’ olacaklarını açıklayıp, hatta sahadan, ‘hükmen galip’ bile ayrılabileceklerini iddia ediyor ısrarla! Sakatlığı süren bazı futbolcular yerine, başka illerden de ‘oyuncu takviyesi’ sağlanmış. Taksim’e ‘stat’ yapılmasına da sıcak bakan, teknik direktör Kutlu, ‘Böylece Kasımpaşa’daki ‘RTE Spor Kompleksine’ de kardeş gelmiş olur’ diye sürdürüyor konuşmasını.

TOPÇU KIŞLASI

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Efgan Neâlâ ise, birden bile bozuluveren MOBESE’lerin arızalarının giderilememesi durumunda, maçın ‘naklen verilemeyeceğini’ duyuruyor, büyük bir buruklukla! Taksim’e, meydana açılan sokakları tıkamak için kullanılacak barikatlar taşındı, ‘mancınıklar’ da bugünlerde yerleştirilir. Birkaç tane de fil salarsın meydana, Timur’dan ödünç. Al işte sana ‘Topçu Kışlası!’

RE’COP USTA

‘Butik Meydanlar’ açacakmış ‘Re’cop Usta’. Yanlarına bir de ‘bijuteri dükkânları’ ve ‘züccaciye mağazaları’ konduruversin, olsun bitsin. Takip Bey, 1 Mayıs, ‘işçi-emekçi şöleni’ malum. ‘Alışveriş bayramı’ hiç değil! Butik Meydanlarda işçiler, bağdaş kurup, topluca ‘yoga mı’ yapacaklar, yoksa eşofmanlarıyla, ‘fitness’ için mi dolduracaklar alanları? Düzce’nin Akçakoca İlçesi’nde 400 kişi, deniz kenarında hep beraber, ‘yogaya’ başlamışlar geçenlerde. Ne için olursa olsun, o kadar kişi bir araya gelemez ileri demokrasilerde! ‘İcraatçı hükümet’, yakında yogacıların da‘çakralarını’ kapatır nasip olursa, evet, evet!

HAŞİM KILIÇ ÇIKIŞI

Sonra AYM’ye müracaat eder yogacılar, Takip Bey’le, ‘meditasyon’ yapan Haşim Kılıç da, bakarsınız, Başbakan’ınkinden önce işleme koyar, bireysel başvurularını. ‘Cüppeni giy de, mahkeme et gari!’ AYM’nin kuruluşunun 52. yılı nedeniyle Yüce Divan Salonu’nda düzenlenen törende konuşan Haşim Kılıç, sert çıktı: “Yargının karşı karşıya kaldığı vicdan yolsuzluğudur. Bizler gömlek değiştiren bir karakterin sahibi olamayız. Hiç kimse kendini ‘ev sahibi’ sanmasın.” Takip Bey, taşınıyor mu acaba?

YÜRÜYEN ADAM

‘Ücretsiz servis koyalım’ teklifinde bulunuyor usta.‘Sizi biz taşıyalım’ ayağıyla, sen ahaliyi, tıpış tıpış, zahmetsizce doldur otobüslere. Kafadan, ver elini, direkt Vatan Caddesi-İstanbul Emniyet Müdürlüğü… Aynen ‘adrese teslim’ vaziyetleri yani: “Kesin lan sloganları… Ötmeyin ulan 1 Mayıs Marşı’nı… Siz, kaç Mayıs’ta buradan çıkacağınızı düşünün önce! Tek sıra olun hemen… Şşşşşşşt nereye sen? ‘Yürüyen adam’ gel buraya. Bundan böyle ‘Her yer Taksim, Her yer Emniyet!’ Hangi peze.enk ‘osurdu’ lan benim bu lafıma! Gaz mı çekti canınız? Getirtiriz depodan, aç kalmayın yeter ki!

ÇAPULCU KOLEKSİYONU

‘Hoş geldin partisi’ de veririz birazdan, buradayız nasıl olsa, vakit bol! Aranızda bu sene tanışmadıklarımız da var, anlatacak çok şeyiniz vardır sizlerin, hoş-beş sohbet ederiz karşılıklı. Homurdanmayın len aranızda, ‘çapulcu koleksiyonu’ müşrikler… Başlatmayın şimdi Mayıs’ınıza, Haziran’ınıza. ‘Devre-mülk’ müsünüz lan başımıza? Tribünlere de oynamayın! Herkes ‘PassoTaksim’lerini çıkarsın biran evvel, ecdadınıza kadar, ‘Ge-Be-Te’ye başlayacağız, yüksek müsaadelerinizle.”-Müdürüm ezan okunuyor. “Abdestimi de bozdu bu Vandallar, ‘Vatan Caddesi’ hainleri! Neyse ‘kaza süsü’ veririz namaza da. Geçer gider. Siiieee! Kıpraşmayın yine!”

HANUTÇU MUSUN?

Hazır kesenin ağzını açmışken, bir de ‘eskort’ çektirseydiniz bari, tahsis edeceğiniz otobüslerin önünden! İşçiyi, emekçiyi, şapkada tavşan, çantada keklik, nehirde sazan mı sandın Takip Bey… Yok öyle ‘sese gel’ ‘esnaf çığırtkanlığı!’ 1 Mayıs’ın ‘mihmandarlığı’ da mı, zat-i âlilerine kaldı ya? ‘Navigasyon cihazı’ mı kesildin solun başına?‘Hanutçu’ musun ki Yenikapı, Maltepe esnafından 3-5 nasiplenecek? Turist kafilelerine ‘Yenikapı kalıntılarını’ gezdiren ‘rehber’ mi? ‘Hamut’ mu yoksa ‘çip’ mi takacan memleketin emekçilerine?

KÖŞK KAPMACA OYUNU

Yenikapı’da, ‘hülogramınla’(!) da Maltepe’de alternatif olarak bir ‘yemekçi bayramı’ düzenle hülooooglarına… ‘Kumanya’ da dağıtırsın hem. Hem de sorarsın sallabaşlarına: “Cumhurbaşkanı ben mi olayım, yoksa yine ben mi olayım?” “Hüloooooggg!” “Ya böyle ısrar etmeyin kardeşlerim, Allah aşkına ya! Yapmayın valla, utandırıyorsunuz beni ya!”‘Köşk kapmaca oyunu’ devam ediyor. Takip Bey’in bugünlerde dilinden düşürmediği bir türkü var: ‘Yanıyor mu yeşil köşkün lambası yâr.’ Cumhurbaşkanının da ‘Gül Döktüm Yollarına’ şarkısını söylemeye pek niyeti yok gibi. Ne dersiniz?

ALİ KOÇ’UN KAMPANYASI

1907 Fenerbahçe Derneği Başkanı Ali Koç’un, yeniden yargılanma için başlattığı‘Adalete Fener Yak’ kampanyasını da konjonktüre uygun hale getirecek olursak, ‘Adalete Deniz Feneri ile Bak!’gibi bir manzara-i umumiye çıkıyor ortaya. Oysa adalet, ‘Teşrîî iradedir.’ Yani tanrının emridir. Embiyâ Suresi 47. Adet buyuruyor:‘Ve nedaul mevâzînel kısta li yevmil kıyâmeti fe lâ tuzlemu nefsun şey’â.’ Meali, ‘Ve Biz, kıyâmet günü adalet mizanlarını koyarız. O zaman, kimseye hiçbir şeyle zulmedilmez.’ Korkarım ki, onun için Fenerbahçe’nin, bu şartlarda biraz daha beklemesi gerekecek galiba! Biz de ‘Akit’ de mi yazmaya başlasak, ne yapsak acaba?

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...