Mısır’a, Libya’yı işgal çağrısı

Ali KARATAŞ / Yusuf ERTAŞ

Geçen hafta karargâhına bombalı araçla saldırı düzenlenen ve sağ kurtulan Libyalı Tümgeneral Halife Haftar bu sefer yaptığı bir basın toplantısı ile dikkatleri üzerine çekti. Haftar, geçen hafta düzenlediği basın toplantısında, Mısır’ın sınırını hatta Libya’nın içini tehdit eden herhangi bir saldırı durumunda Mısır hükümetini açık bir şekilde ülkesine askeri operasyon çağrısı yaptı. Kaddafi’nin devrilmesinden bu yana derin bir kaos yaşayan Libya İslamcı silahlı milislerin kol gezdiği bir ülke konumunda. Halk tarafından da şu an en büyük sorun olarak bu milislerin varlığı görülüyor. Haftar uzun yıllar ABD’de kaldıktan sonra Kaddafi devrilmesiyle Kara Kuvvetlerinde görevlendirilmişti. Haftar, çevresinde topladığı kuvvetler ile birkaç hafta önce İslamcı milislere karşı savaş ilan etmişti. Geçen hafta gerçekleşen çatışmalarda 18 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.
Al Kuds al Arabi gazetesi bu çağrıyı değerlendirdiği başyazısında tümgeneralin Mısır’a olan çağrısının gerçek maksadının kendi kuvvetleri ile başaramadığı iktidar koltuğuna oturmaya yönelik olduğunu yazdı.

SUUDİ KİBİRİNİN SONU

Geçen hafta Kuveyt Emiri Şeyh Sabah Ahmed Sabah İran’a bir ziyarette bulundu Al Kuds al Arabi gazetesinde yer alan haber yorumda bu ziyaretin Suudi Arabistan’ın bölgesindeki krizleri düğümleyen “kibir” siyasetinin başarısızlığının bir ifadesi olarak yorumladı ve bu ziyaretin İran’ın “kuşatılması” yerine “nüfuzunun artmasına” yol açacağı tespitinde bulundu.
Arap coğrafyasının seçime giden bir diğer ülkesi ise Moritanya. Seçimlerini 21 Haziran’da gerçekleştirecek ülkede muhalefet boykot çağrısı yapıyor.

HAFTAR MISIR’I LİBYA’YI İŞGALE ÇAĞIRIYOR

Al Kuds al Arabi
Başyazı

EMEKLİ Tümgeneral Halife Haftar geçen hafta düzenlediği basın toplantısında, Mısır’ın sınırını hatta Libya’nın içini tehdit eden herhangi bir saldırı durumunda Mısır hükümetinin açık bir şekilde ülkesine askeri operasyon yapması çağrısında bulundu.
Haftar’ın önerdiği operasyon haritası, Darna, Bingazi, Ecdabya, Sirte, Trablus’u ve hatta Cezayir sınırını içeriyor. Kısacası Haftar, Libya’yı doğusundan batısına kadar işgal çağrısı yapıyor. Haftar’ın bu çağrısının gerekçesi hükümetin Mısır sınırını korumaktan aciz olması.
Birinci soru Haftar’ın kendisini dinleyen hangi kesimler için bu açıklamayı yaptığı. İkincisi ise musallat olan terör gruplarına karşı “onur operasyonu” düzenliyorum diyorsun. Seni hudutları korumaktan alıkoyan ne? Haftar’ın çağrısı, kendisinin önüne koyduğu ülkenin bölünmesini engelleme ve istikrarı sağlama görevini çok aşan bir durumla ilgili olduğunun bir ifadesi.
Haftar,kendisinin inandırıcı olmasını engelleyecek yolsuzluğa bulaşmış bir zümreyi yanında barındırıyor. Haftar’ın ilk hatası ise ulusal meclisi, parlamentoyu ve genelkurmayı tanımaması. Bu hatası Haftar’ı selefi grupların seçimleri ve onun oluşturduğu kurumları reddeden duruşlarının benzeri bir duruma sokmuştur.
Hartar’ın ikinci hatası yukarıda bahsettiğimiz örgütler ile demokratik sistemin bir parçası olan Müslüman kardeşleri bilinçli olarak aynı kefeye koyması. Haftar’ın buradaki amacı “ihvan” ile savaş içinde olan Mısır’ın desteğini almak.
Açık olan tümgeneralin Mısır’a olan çağrısının gerçek maksadı, başarmaktan aciz olduğu iktidarın dümenini ele almak içindir.

İRAN İLE KUVEYT ARASINDA YAKINLAŞMA

Al Kuds al Arabi
               
KUVEYT Emiri Şeyh Sabah Ahmet Sabah, devrimin mürşidi Ayetullah Ali Hamaney ile buluştuğu İran ziyaretini tamamladı. Ziyarettin ardından yıllardan sonra ikili ilişkilerde yaşanan zor süreçten sonra yeni bir sayfanın açıldığı ilan edildi. Bu açıklama, bölgede daha önce olmadığı kadar krizlerin düğümlendiği ve tıkandığı bir süreçte geldi. Üç yıl önce casusluk yaptıkları gerekçesiyle üç diplomatın kovulmasına rağmen, ikili düzeyde bu ziyaret; Tahran ile ekonomik ve siyasi ilişkilerin korunması ile sonuçlandı.
İkili ilişkiler siyasi, ekonomik ve ideolojik nedenlerden dolayı iki ülke içinde özel bir önem taşıyor. Sadece Kuveyt’in nüfusunun yüzde 30’unun Şii olması nedeniyle değil. Aynı zamanda İran üzerindeki yaptırımları hafifleten tüm alanlarda iş birliğinin genişletilmesi nedeniyle.
Kuveyt, körfez İşbirliği Konseyi ve Arap Birliğinin başkanlığını yapıyor. Onun için Emir’in İran liderliği ile buluşması ikili bir buluşma değil bölgesel bir zirvedir. Ve bu ziyaret Irak’tan, Lübnan’a, Suudi Arabistan’dan Yemen’e krizlerin çözümü arayışlarının vesilesi oldu. Kuveyt’in bu yaklaşımı, Suudi Arabistan’ın Bandar bir Sultanı dışişlerinden almasından sonra ortaya çıkan Suudi-İran yakınlaşmasından bağımsız değildir. Suudi Arabistan Lübnan’da cumhurbaşkanlığında doğan boşluğu doldurmada ve Maliki’nin üçüncü kez başbakan olmasında, Yemen’de Husiler’in yükselişte olmasında, Suriye’de felakete dönüşen karmaşık vaziyette acizlik içerisindedir. İran iktisadi ve siyasi olarak bu krizlerin çözümüne karşı en çok kazancı sağlayacaktır.
Ziyaret devletlerarasındaki mücadelede bir dersi temsil etmektedir. Bu ziyaret, Suudi Arabistan’ın bölgesindeki krizleri düğümleyen “kibir” siyasetinin başarısızlığının bir ifadesidir. Bu ziyaretin sonucu İran’ın “kuşatılması” yerine “nüfuzunun artması” ile sonuçlanacaktır.

MORİTANYA’DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİM İÇİN YARIŞ BAŞLADI

Middle East Online

MORİTANYA’da cumhurbaşkanlığı seçimi için yarış cuma günü başladı. Yaygın bir boykot çağrısı ile gölgelenen seçimlerde Abdul Aziz’in iktidarda kalması bekleniyor. Propaganda kampanyası iki hafta sürecek. 5 aday kampanya boyunca 13 ilde seçmenleri ikna etmeye çalışacak. En önemlisi yoğun seçmen sayısına sahip olan başkent Nuakşot. Kayıtlı 1 milyon 400 bin Moritanyalı seçmenin neredeyse üçte biri burada bulunuyor.
Afrika’nın batı kıyısı ile Sahra çölü arasında sıkışmış ağırlıklı olarak Müslümanlardan oluşan Cumhuriyet, batının liderleri tarafından kendi sınırları içerisinde, komşu Mali’de ve Afrika’nın Sahel bölgesi genelinde Al Kaide bağlantılı gruplara karşı mücadelede stratejik olarak önemli görülmektedir.
3.8 milyon kişiyle geniş bir çöl ülkesi olan Moritanya, demir cevheri, balıkçılık ve petrol açısından zengin bir ülkedir. Geçen yılki ekonomik büyüme yüzde 6 olarak gerçekleşti.
Abdulaziz, kendi iktidarı döneminde maden sektörünün geliştiğini ve enflasyonun düştüğünü iddia ediyor. Muhalifleri ise onun “otoriter” rejimini kınıyor ve “sahte” 21 Haziran cumhurbaşkanlığı seçimlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunuyor. Çok sayıda radikal muhalif grupların şemsiye örgütü olan Demokrasi ve Ulusal Birlik Formunun (FNDU) binlerce destekçisi çarşamba günü seçime karşı başkent Nuakşot’ta gösteri yaptılar.
Ülkede seçimlerin ilk turu 21 Haziran’da yapılacak ancak ilk turda devlet başkanlığı için yeterli oyun sağlanamaması halinde ikinci tur 5 Temmuz’da gerçekleşecek.

COĞRAFYADAN KISA… KISA…

SURİYE
YENİ BİR TÜRKİYE SALDIRGANLIĞI
Lübnan’da yayımlanan Al Ahbar gazetesi Türkiye hükümetinin Fırat Nehri’ne su akışını kestiğini yazdı. Haberde, milyonlarca Suriyeliyi içme susuz bırakarak, Assad Gölü’ndeki su seviyesinin yaklaşık 6 metre düştüğü bilgisine yer verildi.
Haberin devamı şöyle “İki hafta önce Türk hükümeti bir kez daha Suriye krizine müdahale etti.  Bu seferki önceki herhangi bir girişimden farklıydı ve bunun etkileri Suriye ve Irak üzerine eşi görülmemiş felaket getirebilir. Uluslararası normları çiğneyerek Türk hükümeti yakın zamanda Fırat Nehri’nin su kaynağını tamamen kesti. Al Ahbar tarafından alınan bilgiye göre, aslında yaklaşık bir buçuk ay önce kademeli olarak Ankara, Fırat Nehri’ne su pompalamayı azaltmaya başladı. Sonra iki hafta önce tamamen kesti”.

YEMEN
HUSİLERLE ORDU ARASINDAKİ ÇATIŞMALAR ŞİDDETLENDİ
Amran’da Husilerle askerler arasında çıkan çatışmada 25 kişi öldü. Geçen ayda Şii Husiler ile askerler ve Sünni aşiretler arasındaki çatışmada en az 40 kişi ölmüştü. Yemen Dışişleri Bakanı Ebubekir Kırbi, İran’ın Husileri desteklediğini ve onlara silah sağladığını ifade etti. Sana’ya ulaşan İran dışişleri başkanı yardımcısıyla bu konuyu konuşacağını işaret etti.Husiler, Yemen nüfusunun yüzde 55’ini oluşturuyor ve 100 bine yakın silahlı milisinin olduğu ifade ediliyor.

IRAK
BOMBALI SALDIRIDA VE ÇATIŞMALARDA 120 ÖLÜ
Irak cumartesi günü, başkent Bağdat’ta yaşanan bombalı araç saldırılarında ve ülkenin kuzeyinde yer alan Musul kentinde yaşanan çatışmalarda yaklaşık 120 kişinin öldüğü yeni kanlı bir gün yaşadı. Irak güvenlik ve sağlık kaynakları, Bağdat’ta Şii çoğunlukta olduğu mahallelerde zincirleme bombalı araç patlamalarında 60’tan fazla kişinin ölüğünü söyledi.

COĞRAFYADAN  GÖRÜŞLER…

Muhammed Harub/Alrai:
Erdoğan el Nusra’nın
terörist olduğunu itiraf etti
Erdoğan –Davutoğlu ikilisinin yeni Osmanlıcı politikalarının eleştirildiği yazıda Türkiye’nin terörist gruplara Suriye sınırlarını sonuna kadar açtığı hatırlatıldı. Yazıda bu politikayı sömürgeci bir mantıkla yürüttüğü belirtildi. Yazar, Türkiye diplomasisinin birçok dosyada iflas ettiği bir dönemde el Nusra ile ilgili alınan kararın hiçbir şeyi ne ileriye nede geriye götürmeyeceğini vurguladı.

Raialyavm:
Suudi Arabistan’ın yeni yol haritası
Gazetede yer alan haber yorumda “Suudi Arabistan’ın yeni yol haritasının Katar üzerinde baskı oluşturacağı” öne sürüldü. Gazete, Mısır için ‘Marşal Planı’ öneren Suudi Arabistan milyarlarla Mısır’ı destekleyeceği vurgulandı. Ayrıca yazıda eski kardeşleri Katar ve Türkiye’ye karşı açık bir düşmanlık için hazırlık yapıldığı ve ileride sürpriz bir durum yaşanacağı aktarıldı.

Şark al Awsat:
Sisi’nin siyaseti Suriye’ye yakınlaşıyor.
Suudi Arabistan mahreçli gazete, Sisi’nin şiddet yanlısı İslamcı gruplara karşı ve ihvanla savaşında Suriye’nin yanında durduğunu yorumunda bulundu. Aynı gazete aynı hafta başka bir günkü manşetinde Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın “Kim Mısır’a yardım etmekte isteksizse bizim aramızda yeri yoktur” sözlerini aktardı. Kral Abdullah Muhammed Mursi’yi deviren darbede Sisi’yi ilk tebrik eden kişi olmuştu. Ama Suudi krallığı, Sisi’nin rahatsızlık duyduğu Suriye’deki İslamcı gruplarında en büyük destekçisi durumunda.

Al Hayat:
İhvan’daki ihtilaf derinleşti
 Ürdün “İhvanı” tarafından düzenlenen “Reform” konferansında cemaat kanatları içinde ihtilafın derinleştiğini aktardı. İhvan, Ürdün’de en büyük muhalif yapı konumunda...