Müftüoğlu: Nesilden nesile işçi hakları yok ediliyor

Gaziantep'te "Rüşvet, yolsuzluk ve yağma kıskacında işçi ve emekçilerin hakları, yaşamı, geleceği" konulu panelde konuşan Yrd. Doç. Dr. Özgür Müftüoğlu, işçilerin nesilden nesile haklarının yok edildiğini belirterek, bunun çözümünün ise örgütlü bir mücadeleden geçtiğini belirtirtti.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Antep Meclisi, "Rüşvet, yolsuzluk ve yağma kıskacında işçi ve emekçilerin hakları, yaşamı, geleceği" konulu panel düzenledi. Panelin yapıldığı Turnalar Düğün Salonu'na "Kölelik düzenine son", "Güvenceli iş, güvenli gelecek istiyoruz" ve "Birleşe birleşe kazanacağız" yazılı pankartlar asıldı. Sendika Uzmanı İrfan Kaygusuz ve Yrd. Doç. Dr. Özgür Müftüoğlu'nun konuşmacı olarak katıldığı panele, DİSK, KESK, TÜMTİS, TÜM BEL-SEN, Belediye-İş, BDP, EMEP, ESP ve İHD temsilcilerinin yanı sıra yüzlerce kişi katıldı.

"Kıdem tazminatında yeni düzenleme ne getiriyor?", "Taşeron çalışma ve özel istihdam büroları ile işçilere dayatılan kölelik düzeni", "Esnek çalışma nedir?", "İş cinayetleri kader mi?" ve "Kamu çalışanlarının iş güvencesi ne olacak" gibi konuların tartışıldığı panelin moderatörlüğünü Eğitim Sen Antep Kadın Sekreteri Elif Bezgin yaptı. Yrd. Doç. Dr. Müftüoğlu, işçilerin haklarını korumaya çalıştıklarını söyledi. Nesilden nesile işçi haklarının yok edildiğini belirten Müftüoğlu, özellikle 18. ve 19. yüzyıllardan beri kapitalist sistemin işçileri insan gibi görmediğini dile getirdi. Taşeron sistemin dünyanın en ilkel çalışma koşullarından biri olduğunun altını çizen Müftüoğlu, işçilerin bu durumla istendiği gibi çalıştırıldığını ifade etti.

'ÇÖZÜM ÖRGÜTLÜ MÜCADELEDEN GEÇİYOR'

Kapitalist sistemle beraber işçilerin birbiri ile rekabet ettirildiğine vurgu yapan Müftüoğlu, işçilerin grev ile bu durumu değiştirmeye çalıştığını, ancak işçilerin koşullarının 70'lerden sonra daha da ağırlaştırıldığını ifade etti. Müftüoğlu, 12 Eylül darbesiyle işçi sınıfı ve Kürt hareketinin toplumsal olarak ayrıştırıldığını belirterek, "Eğer Türkiye emekçileri Kürtlere yapılan zulme anında cevap verseydi Türkiye'de emekçiler bu durumda olmazdı. 90'lara gelirsek Kürt halkı üzerine geliştirilen şiddetli savaşla beraber Türkiye'deki işçi ve emekçiler milliyetçileştirildi. Bunun tek çözüm ise siyasal alanda örgütlü bir mücadeledir" dedi.

'TAŞERONLAŞMA KİRALIK İŞÇİ DEMEKTİR'

Ardından konuşan Sendika Uzmanı İrfan Kaygusuz, işverenin yasalarla kıdem tazminatını değiştirdiğini ve kendine uygun hale getirdiğine dikkat çekti. Bu durumla beraber işçilerin koşullarının daha da zorlaştırıldığını belirten Kaygusuz, taşeronlaşmayla işçilerin "Kiralık işçi" konumuna getirildiğini vurguladı. "Kiralık işçi" durumuyla işçilerin ucuz iş gücü haline getirildiğini ifade eden Kaygusuz, "İşverenler taşeron işçi alma nedenleri ise şudur; geçici işçi sendikalı olamaz olsa da çoğu haklarından yoksundur. Sonuç olarak bununla tüm iş kollarında amele pazarı yaratmaya çalışıyorlar" diye konuştu. (Gaziantep/DİHA)