Rojava'ya yönelik işgale karşı Kürtler savunmaya geçer

Eylemde konuşan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, dikta rejimlerinin yıllardır Kürt halkına asimilasyon ve imha politikalarını reva gördüğünü belirterek, "Rojava devrimi"yle birlikte Kürt halkının özgürlük yürüyüşünde önemli bir zafer kazandığını vurguladı. Uluslararası anlaşmalarla parçalanan ve kimliksiz bırakılan Kürt halkının artık anlamını yitiren sınırları tanımadığını söyleyen Kışanak, " Rojava'da ki halkımızın özgürlük yürüyüşünü selamlamak için burada bulunuyoruz. Yıllarca yok sayıldılar, isimleri, kimlikleri olmadı. Dilleri yoktu. Ama bu gün işte hepimiz büyük bir coşku ve heyecanla halkımızın özgürlük direnişini selamlıyoruz. Kürt halkına köleliği reva gördüler. Kürt halkını tarih sahnesinden silmek istediler. Kürdistan'ı dört parçaya böldüler ama burada Rojava'nın tam karşısında bir kez daha sesleniyoruz; Bu sınırlar anlamsızdır, bu sınırların Kürt halkı için hiçbir önemi yoktur. Sınır çizebilirsiniz, Kürdistan'ı kâğıt üzerinde dörde bölebilirsiniz ama bizim yüreğimiz tek parçadır. Kimse Kürt halkını bölemez ve yüreğindeki birlik duygusunu ortadan kaldıramaz" dedi.

'HER MİLLETİN ÖZGÜR OLMASINI İSTİYORUZ'

Tüm Kürtlerin Rojava halkının yanında olduğunu söyleyen Kışanak, El Kaideye bağlı El Nusra adlı çete gurubunun Rojava halkına yönelik katliamlarına sert tepki göstererek, Kürt halkının inancına herkesten daha fazla bağlı olduğunun altını çizdi. Kışanak,"Size orada dayatılan katliamı yüreğimizde hissediyoruz. Asla yalnız değilsiniz. Hiçbir çete faaliyeti, hiçbir katliamcı, halkımızın özgürlük mücadelesini yaptıkları saldırılarla durduramayacak. Bizler Rojava'da ki halkımızın Baas rejiminde yıllarca neler çektiğini çok iyi biliyoruz. Bu nedenle bu diktatörlük rejiminin değişmesi herkesten önce Kürt halkının arzusudur. Bizler Kürt halkı olarak demokratik bir Suriye'nin kurulmasını tüm halkların, tüm kimliklerin özgürlüğünü yaşamasını savunuyoruz. Kürt halkı da özgür olsun, Arap halkı da, Süryaniler de, Sünnilerde, Arap Alevilerde yani her milletin özgür olmasını istiyoruz.

'ARTIK BİZİM İÇİN GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN BİR YOL YÜRÜNMÜŞTÜR'

Kışanak konuşmasının devamında şunları kaydetti: " Türkiye'de bize dayatılan bütün politikaları, imha, asimilasyon, inkar politikalarını boşa çıkartarak bu günlere geldik. Hep beraber direndik bu gün barışın koşullarını oluşturduk. Bu sorunu çözmek istiyoruz. Sadece ve sadece haklarımıza kavuşmak istiyoruz. Dilimizle, kimliğimizle, tarihimizle, değerlerimizle, kendi toprağımızda anavatanımızda yaşamak istiyoruz. Bunu bize çok gören varsa kusura bakmasın. Artık bizim için geri dönüşü olmayan bir yol yürünmüştür. Arkamızda binlerce yitirdiğimiz canımız var. Arkamıza dönüp bakmayacağız. Önümüze bakıyoruz, Rojava'ya bakıyoruz, özgürlüğe bakıyoruz, kurtuluşa bakıyoruz. Türkiye'ye, hükümete, devlete sesleniyoruz; Sizde arkada bıraktıklarınıza, yaptıklarınızı, yapamadıklarınızı geride bırakın. Gelin önümüze bakalım. Gelin barış içerisinde özgürlüklerle demokratik bir rejimi hep beraber kuralım. Rojava'da ki halkımız özgürlüğünü ve özerkliğini yaşasın. Buradaki halkımız da özgürlüğünü ve özerkliğini yaşasın. AKP hükümeti şunu çok iyi bilmeli ki, bir taraftan çözüm süreci, bir taraftan da çeteleri silahlandırıp Rojava'ya göndermek olmaz. Kürt halkını kabul edecekseniz, Rojava'yı da kabul edeceksiniz. Bakur'u da, Başur'u da, zaman kazanmak gibi politikalarınız varsa kendinize yazık edersiniz. Kürt halkı artık bu tük politikalara prim vermeyecek kadar örgütlü ve politik bir halktır. Karşınızda 7'den 70'e bir halk var. Bu halkın haklarını yıllarca gasp ettiniz bu yüzden bu halktan özür dileyeceksiniz."

'ROJAVA'DAKİ KATLİAMLAR GÖRMEZDEN GELİNDİ'

Ortadoğu'nun kan deryasına döndüğünü belirten Kışanak, her gün bölgeden yüzlerce ölüm haberi ve her an yeni katliam haberlerinin geldiğini hatırlattı. Her fırsatta Ortadoğu'da yaşanan katliamlara ilişkin açıklama yapan yetkililerin Rojava'da ki katliamları görmezden geldiğini belirten Kışanak, "Mısır'da, Suriye'de, Irak'ta her gün onlarca yüzlerce insan yaşamını yitiriyor. Bu politikalara neden olan fırsat sunan kim varsa tamamını buradan kınıyoruz. Biz istiyoruz ki, Ortadoğu'da tüm halklar barış içinde kardeşçe demokratik ve özgür bir yaşam sürsünler. Mısır'daki katliamları da kınıyoruz, Şam'daki, Halep'teki katliamları da kınıyoruz, Rojava'ya dayatılan katliamları çeteleri de kınıyoruz. Ancak şunu bekliyoruz, insanlık adına, vicdan adına, bu gün Mısır'daki, Şam'daki katliamları kınayanların Rojava halkının uğradığı katliamları da görmesini bekliyoruz. Kışanak, Rojava'da yaşanan katliamlara karşı duyarlılık çağrısı da yaptı.

'ROJAVA DEVRİM AYNI ZAMANDA BİR KADIN DEVRİMİDİR'

Konuşmasında "Rojava devrimi"nde Kürt kadınlarının tarihi bir direniş sergilediğini vurgulayan Kışanak, "Rojava'daki devrim aynı zamanda bir kadın devrimidir" diyerek, kadınların özgür yaşamın inşasında belirleyici güç olduğunu söyledi. Rojava'da kadınların özgür bir geleceğe kavuşacağı bir yaşamın temellerinin atıldığını kaydeden Kışanak, "Rojava'daki kadınlarımız bütün çalışmalara aktif bir şekilde katılıyor. Bizler buradan onların bu direnişini ve özgürlük yürüyüşlerini selamlıyoruz. Her yerde kadın yoldaşlarımız bu coşkuyu yaşasın, herhangi bir katliam girişiminde bulundukları her alanda en sert şekilde tepkilerini ortaya koyarak Rojava halkının yanında olduklarını ortaya koysun" dedi.

'KÜRT HALKI KÜRDİSTAN'IN DÖRT PARÇASINDA YEKVÜCUT OLUR'

İki yıldır devam eden iç savaşta Suriye halklarının büyük vahşetlerle karşı karşıya kaldığını vurgulayan Kışanak, geçtiğimiz hafta Suriye'nin Başkenti Şam'da düzenlenen kimyasal silahların kullanıldığının iddia edildiği saldırıya ilişkin olarak önemli uyarılarda bulundu. Saldırıyı düzenleyen güçleri kınadıklarını belirten Kışanak, "İki yıldır uluslararası güçlerin politikaları nedeniyle Suriye halkı büyük bir vahşet yaşıyor. Kimyasal silah insanlık suçudur. Kim kullandıysa lanetliyoruz, kınıyoruz. Halepçe'yi yaşamış bir halk olarak kimyasal silahların ne demek olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu nedenle Şam'da kimyasal silah kullananlar her kimse kınıyoruz lanetliyoruz. Bu katliamların gerçek sorumlularının bulunup hesap sorulması gerekiyor. Fakat şunu da buradan açıkça söylüyoruz. Bu oyunlar Irak'ta da yaşandı. Bu oyunlar işgal edilmek istenen başka coğrafyalarda da yaşandı. Birileri bunu bahane ederek bir işgal hareketi başlatmasın. Suriye halkı kendi sorunlarını kendisi çözsün. Uluslararası güçlerin, BM'nin, Türkiye'nin, Avrupa'nın varsa olumlu bir niyeti halka çözüm için katkı sunsunlar. Daha fazla savaş daha fazla ölüm için ortaya konan politikalar doğru bulmuyoruz. Rojava'daki halkımız topraklarını sonuna kadar savunacaktır. Kimden gelirse gelsin bir işgal hareketine asla izin vermeyecektir. Kimse Rojava'yı işgal etmeyi asla tartışmasın. Tüm Kürt halkı Kürdistan'ın dört parçasında yekvücut olur Rojava'yı sonuna kadar savunur. (Şırnak/DİHA)