Kadın metal işçileri: Kararlıyız
Mako fabrikasından Reyhan Koyuncu Yılmaz’ın yanındayız. Bugüne kadar “Kriz var” diye, “Fabrikamız başka ülkelere taşınmasın” diye, “İşimizden olmayalım” diye sustuklarını belirtiyor. “Fakat gördük ki krizden kârlı çıkan işveren oldu. Her zaman taşın altına elini koyan biz işçiler olduk. Yeterince ezildik, artık yeter. Bu sözleşme bizlerden taraf sonuçlansın. Bugüne kadar kazandırdık, şimdi hakkımızın üçte birini istiyoruz. 40 kuruş ve yüzde 18’den asla vazgeçmiyoruz, greve çıkmakta kararlıyız” diyor.
Aynı fabrikada 18 yıldır çalıştığı halde ayda sadece 1200 TL ücret aldığını, bunun bir kısmının da vergiler nedeniyle kesildiğini söyleyen Yılmaz, hükümete güvensizliğini dile getiriyor: “Hükümetin yeni bir uygulama yapacağı söyleniyor. Asgari ücret vergi dışı bırakılacakmış. Ben hükümete inanmıyorum. Önce kadınlarla ilgili verdiği sözleri yerine getirsin. Bu ülkede her gün kadınlar öldürülüyor, güvencesiz kötü koşullarda çalışan kadınlar var. Hava-İş grevinde, ÇAYKUR’da işçilere saldırıyor; işverenle bir oluyor bizim kazanılmış haklarımızı gasbediyor. Hükümet bir iyileştirme yapıyor, zamlarla fazlasıyla alıyor. Hükümetin yaptığı hiçbir şeye güvenmiyorum.”
ARTIK GÜCÜMÜZÜ GÖRSÜNLER
Mudanya’da kurulu Yazaki fabrikasında çalışan Havva Göçen de aldığı ücretle geçinemediğini söylüyor. “Bekarım ama ben bile geçinemiyorum, Allah çocuğu olup, kirada oturanlara sabır versin” diyor. Sözleşmenin işçilerin kazanımıyla sonuçlanması için bütün eylemlere katıldıklarını söyleyen Göçen, kararlılıklarını şöyle ifade ediyor: “Artık sesimizi duysunlar, gücümüzü görsünler. Birlik olalım ve mücadele edelim, haklarımızı alana kadar...”
Şenay Laçin de 10 yıldır Yazaki’de çalışıyor. Onun da ücreti 1200 TL. Sendikalı olmanın ve örgütlü yaşamanın önemini bildiklerini belirten Laçin, “İsterim ki bütün fabrikalar sendikalı olsun. Diğer Yazaki fabrikaları örgütsüz ve aldıkları maaş 870 TL’yi geçmiyor. Çalışma şartları daha ağır ve kadın işçi ağırlıklı. En çok görev kadınlara düşüyor. Sendikalı olmak için mücadele etmeliyiz” diye konuşuyor. Sözleşme süreciyle ilgili bir şarkı bestelediklerini, skeç yazıp oynadıklarını anlatan Laçin, “Bu etkinlikler bizi bir araya getiriyor.Nasıl ki fabrikalarda üretiyorsak, sanatta da üretkeniz hakkımız için sonuna kadar da gideriz” diyor.
SENDİKAMIZA GÜVENİYORUZ AMA GEREKİRSE HESAP DA SORARIZ!
Bosch'ta 13 yıldır çalışan Deniz isimli bir kadın işçi şunları söyledi: “Fabrikanın çoğunluğu erkek, burada kadınlar az. Bu da bazı sıkıntılar doğuruyor. Kadın olarak başka bir gelirin yoksa, her koşulda çalışmaya mecbursun. Biz bazı sorunları sendikamızla paylaşarak çözmeye çalışıyoruz. Bu sözleşmede sendikamız doğru kararlarla ilerliyor, hakkımızı alana kadar da devam. Rexroth’tan bir işçi bu sözlere şöyle katılıyor: “Bizler sendikamızın bütün çağrısına yanıt veriyoruz. Eğer bu sözleşme işçilerin istediği gibi sonuçlanmazsa, buraya gelip MESS’e tepkisini dile getiren işçi, sendikadan hesap sormasını da bilir. Bu sözleşme Türk Metal’in de geleceği demektir.”
İŞÇİ AİLESİ GEÇİNEMİYOR
Yeşim Çetinkaya’nın eşi Coşkunöz fabrikasında işçi. Eyleme ona destek vermek için katılmış. “Kirada oturuyorum, bebeğim var. Eşimin aldığı ücret 1050 TL, yeterli olmuyor. Her gün her şeye zam geliyor. Verilen zam, enflasyonunun altına düşmesin istiyoruz. Biraz bizleri de düşünsünler.” (Bursa/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et