5 Mayıs 2025 10:45

Gerilim artıyor: Hindistan, Chenab Nehri'nden Pakistan'a su akışını kesti

Hindistan'ın Chenab Nehri üzerindeki Baglihar Barajı'ndan Pakistan'a su akışını kestiği aktarıldı. İddiaya göre Kişanganga Barajı'ndan su akışı da durdurulacak.

Gerilim artıyor: Hindistan, Chenab Nehri'nden Pakistan'a su akışını kesti

Baglihar Barajı | Fotoğraf: Vinayak.razdan/Wikimedia Commons CC BY 3.0

Keşmir’deki terör saldırısı gerekçesiyle yükselen Hindistan-Pakistan gerilimi artarak sürüyor. Hindistan, Chenab Nehri üzerindeki Baglihar Barajından Pakistan’a su akışını durdurdu.

India Today gazetesinin haberine göre, Keşmir’in Hindistan’a bağlı bölümü olan Cammu Keşmir’deki terör saldırısının ardından Pakistan ile 1960’ta imzalanan İndus Suları Anlaşması’nı askıya alan Hindistan’dan yeni bir hamle geldi. Hindistan’ın, Baglihar Barajından Pakistan’a su akışını durdurduğu belirtildi. Ayrıca yine Pakistan’ın da kullandığı Jhelum Nehri üzerindeki Kişanganga Barajından da su akışını kesmeyi planladığı öne sürüldü.

Keşmir’de başlayan gerginlik

Keşmir bölgesi Pakistan ve Hindistan idaresinde ikiye bölünmüş durumda. Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı. Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan, “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu. Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

2019’dan sonra gelişmiş silahlar aldılar

Nükleer silahlara sahip iki komşu Hindistan ve Pakistan 2019’daki son çatışmanın ardından askeri kapasitelerini önemli ölçüde geliştirdi. Hindistan 2019 yılında Keşmir’de bir Hint askeri konvoyunun bombalanmasının ardından Pakistan içinde hava saldırıları düzenlemiş ve “terörist kamplarını” imha ettiğini açıklamıştı. Pakistan jetleri misilleme olarak hava saldırısı düzenlemiş ve iki güne yayılan eylemler sırasında bir Hint uçağını düşürmüştü.

Hindistan, 2019’dan bu yana Batı’nın en iyi uçaklarından biri olan Fransız yapımı 36 Rafale savaş uçağı aldı ve donanması için daha fazlasını sipariş etti.

Buna karşılık Pakistan, 2022’den bu yana Çin’in en gelişmiş savaş uçaklarından biri olan ve Rafale’nin kaba bir eş değeri olan J-10’u gruplar halinde aldı. Londra merkezli Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsüne göre Pakistan’da bu uçaklardan en az 20 tane bulunuyor.

Risk yüksek

İki ülke 1948, 1965 ve 1971’de olmak üzere üç kez savaştı ve bağımsızlıklarını kazandıklarından bu yana, çoğunlukla her ikisinin de üzerinde hak iddia ettiği Keşmir bölgesi nedeniyle sayısız kez çatışmaya girdi. Her iki taraf da 1990’larda nükleer silah sahibi oldu.

Öte yandan Reuters’a konuşan Washington’daki bir düşünce kuruluşu olan Stimson Center’ın Güney Asya Programı araştırmacılarından Frank O’Donnell, “Her iki ülkedeki karar vericilerin çatışmanın başlaması ve tırmanması konusunda 2019 öncesine kıyasla daha yüksek bir risk iştahı var” yorumunda bulundu. 

Hindistan-Pakistan gerilimi ABD-Çin rekabeti açısından da önemli. Hindistan, ABD’nin ticari ve askeri planları açısından önemli bir müttefik görünürken Pakistan ise Çin’in uluslararası ticaret yolu olan Kuşak ve Yol projesinin geçtiği ülkelerden biri. ABD Başkanı Yardımcısı JD Vance, Keşmir saldırısından bir gün önce Yeni Delhi’de Hindistan Başbakanı Narendra Modi ile görüşmüş ve iş birliğini artırma çağrısı yapmıştı. (Dış Haberler)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yoksulluk duvarını birlikte yıkalım
TÜPRAŞ ve Ford işçilerinden mektup var:

Yoksulluk duvarını birlikte yıkalım

Türkiye’nin en büyük ve en kârlı iki sanayi kuruluşu: TÜPRAŞ ve Ford Otosan… İkisi de Koç ailesine ait. Patron, Erdoğan-Şimşek programına güvenerek TÜPRAŞ’ta ücretleri yoksulluk sınırının yarısına inen işçilere yüzde 28 zam dayatıyor. Aynı tehlike Ford işçilerinin de önünde. Gazetemiz aracılığıyla mektuplaşan Ford, TÜPRAŞ ve Novares işçileri “Yoksulluğa karşı gün birlik olma günü” dedi.

TÜPRAŞ'ın 3 yıllık işçi başı kârı: 21 milyon 974 bin TL

TÜPRAŞ'ta işçilerin aldığı ortalama ücret: 35 bin TL

TÜPRAŞ'ta çalışan toplam işçi sayısı: 6 bin 200

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
4 Mayıs 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et