17 Mart 2024 16:51

Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi, ODTÜ Ege Mezunlar Derneği ile TMMOB Mimarlar, Jeoloji Mühendisleri ve Çevre Mühendisleri Odaları İzmir Şubelerinin düzenlediği, "Yerel Seçimlere Soldan Bakış, Toplumcu Belediyecilik Tartışmaları" paneli EMEP, TİP, SOL Parti, DEM, TKP ve CHP adaylarının katılımı ile yapıldı.

İzmir'de panele katılanlar

Fotoğraf: Evrensel 

İzmir Mimarlık Merkezi'nde gerçekleştirilen panelde açılış konuşmasını yapan ODTÜ Ege Mezunlar Derneği Başkanı ve Düzenleme Kurulu Üyesi Özgür Topaç, İzmir'in güncel sorunları ve ihtiyaçları üzerinden demokratik ve katılımcı bir belediyecilik anlayışını tartışmak için paneli düzenlediklerini dile getirerek, "Toplumun farklı kesimlerinin seslerini duyurduğu, İzmirlilerin sorunlarını tartıştığı, farklı emek ve meslek örgütlerinin biraraya geldiği, birlikçi ve bütünlükçü olmanın önemli bir  olacaktır. Birlikte toplumcu belediyecilik üzerine bir platform oluşturalım. Dernek kuralım, bu derneğe üye olmaya davet edelim Bu alanlar bu sokaklar, bu kentler bizim" dedi.

Panelde ilk olarak konuşan TKP Çiğli Belediye Başkan Adayı Emel Diril, TKP olarak komünist belediyecilik programı ile 31 Mart seçimlerine girdiklerini belirterek, "Temel hedef, örgütlülüğün bilincine varan, halkın yönetime katılmasının kanallarının açılması, emekçi halkın refah ve mutluluğu, sağlıklı, nitelikli barınma için kaynakların seferber edilmesi" diye konuştu.

DEM Parti Foça Belediye Başkan Adayı Özgül Torunoğlu, çok dilli belediyeciliği, yurttaşların doğrudan dahil olduğu belediyecilik deneyimlerini belediyecilik geçmişlerine yazdıklarını ifade ederek, "Kürt illerindeki yerel yönetim deneyimlerimizi İzmir yerelinde de uygulamayı hedefliyoruz. Katılımcı bir ekonomi ile disiplinli bir harcama sistemi ile israfa izin vermeyeceğiz. Kentsel dönüşümü rant aracı olarak gören imar hareketlerine karşıyız. Kent toprağının rant ve sermaye alanlarına dönüşmesine karşı halka birlikte mücadele edeceğiz. Ayrımcılıkla mücadele edeceğiz, bütün inanç grublarına yer tahsisi veya inşa desteği vereceğiz. Toplumsal cinsiyet eşitliği için çalışacağız" dedi.

Sol Parti Buca Belediye Başkan Adayı Erkan Günel, bütçeden planlamaya tüm toplumun katılacağı bir demokratik yerel yönetim hedeflediklerini dile getirerek, "Kent içi toplu ulaşım ücretsiz olmalı. Engelli danışma meclisleri kurulmalı. İthal fosil yakıtlara bağımlılık azaltılmalı. Orman alanları, su havzaları yapılaşmamalı. Ülkede tek adam düzeninin benzeri olan yerel yönetimlere karşı sadece beş yılda bir sandığa giderek sorunları çözemeyiz. Bu rejime karşı mücadeleyi sürdürmek zorundayız" diye belirtti.

Toplumcu belediyecilik örneği olarak Dikili Belediyesi örneğini veren TİP Karşıyaka Belediye Başkan Adayı Alp İçen, "Toplumun her alanında kendi sosyalist hegemonyalarımızı kurabilirsek, amacımıza ulaşabiliriz. Siyasi yelpaze sola çekildikçe CHP de yüzünü sola dönecektir. Hep birlikte kurtulacağız, hep birlikte kazanacağız" dedi.

CHP Konak Belediye Başkan Adayı Nilüfer Çınarlı Mutlu, sosyal demokrat bir belediyecilik için yola çıktıklarıni ifade ederek, "Tabiki toplumcu belediyecilik. Kent yoksullarının sayısı gün geçtikçe artıyor. Nüfusu git gide azalıyor. En yoksul ile en zenginin birlikte yaşadığı bir ilçe Konak. Adil kent, eşit yurttaşlık mottomuz" diye konuştu. Kentsel dönüşümü rantsal dönüşüm olarak görmediklerini belirten Mutlu, bütçe ve bilançoların, ihalelerin şeffaf olarak yayınlandığı, vergilerin nerelere harcandığının gösterildiği bir sistem uygulamayı hedeflediklerini söyledi.

EMEP Çiğli Belediye Başkan Adayı Barış İpek ise belediye yönetimlerinde tamamen halkın egemen olduğu bir belediyecilik anlayışına sahip olduklarını belirterek, "Emekten yana belediyecilik anlayışı için mücadele ediyoruz. Bir bölgede seçilmişler yönetecek ise o kişiyi görevden almak da halkın insiyatifinde olmalı. Vasıflı işçiden fazla maaş almamalı. Halk meclisleri o kentin en yetkili organı olmalı. Belediye başkanı ya da belediye meclisleri değil temsilcilerden oluşan halk meclisleri karar alma süreçlerinde söz sahibi olmalı. En önemli seçim vaadimiz örgütlü halkı yaratmak" dedi. İzmir'de mevcut konutların depreme dayanıklı hale getirilmesinin ve sağlıklı bir kentleşmenin en acil ihtiyaç olduğunu vurgulayan İpek, "Çiğli'de yerel yönetimlerde durum ne diye baktığımızda belediyede bir işçi emekçi temsiliyeti bulunmuyor. İşçi sağlığı ve güvenliğinin olmadığı fabrikalara ruhsat vermemek gibi yetkilerini kullanabilir belediye. Belediyeler kâr odaklı yerler değildir. Kreş vaadi geçen seçimlerde de ön sırada idi ama geldigimizi yerde sayısı bir ikiyi geçmiyor. Belediyelerin gelir ve giderleri halkın denetiminde olmalı" dedi.

Oturumların ardından gerçekleştirilen soru cevap bölümünde, "Belediye Meclis Üyeliği  kazandığınızda nasıl bir yöntem izleyeceksiniz? Karşıyaka yaş ortalaması yüksek bir ilçe. Konut vergilerinden oluşuyor gelirler. Kaynak meselesinde neler yapılacak? Yoksulluğu nasıl yok edeceksiniz? Bilişim ve internet hakkı ile ilgili kolaylık sağlanacak mı? Yerinde dönüşüme nasıl bakıyorsunuz?" gibi sorular yöneltildi.(İzmir/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et