28 Ekim 2022 04:21

Zaten ormanlık olan alanı millet bahçesi yapmak için ağaç kestiler

Millet bahçesi adı altında kentin en doğal alanları yapılaşmaya açılıyor. Bunlardan biri de Üsküdar Küçüksu’da yapılmaya başlanan Çocuk Köy ve Millet Bahçesi. Mahalleli, “Yeşilimize dokunmayın” diyor.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Paylaş

Eylem NAZLIER
İstanbul

Üsküdar’da orman arazisi üzerine yapılan Çocuk Köy ve Millet Bahçesi projesi tepkilere rağmen sürüyor. Üsküdar’da kalan ormanlık alanın da bu şekilde ranta açılmasına tepki gösteren mahalleli: “İstanbul’un göbeğinde çok değerli bir yerde son kalan yeşil alanın ranta ve yapılaşmaya açılmasına karşıyız. Bizim tek yeşil alanımız ve yok ediyorlar.”

"ORMANIN MALİYETİ YOK, MİLLET BAHÇESİ ÖYLE Mİ?"

Küçüksu’da bulunan ormanlık alanın Üsküdar’da kalan son yeşil alanlardan biri olduğunu belirten Üsküdar Belediye CHP Meclis Üyesi Muazzez Gözütok, ormanlık alanın millet bahçesi yapılmasını şöyle eleştirdi: “Doğal alan tahrip edilecek. Örneğin o yerlere suni çim yapılacak. Suni çimi kimyasal ilaçla yaşatacaksınız. Ayrıca onları sürekli sulayacaksınız. Buraya harcadığınız suyu, enerjiyi düşünün. Bunlar yapım maliyetinin dışında, harcayacağımız korkunç maliyetler ve hep devam edecek. Oysa doğal alan zaten var ve hep öyle kalıyor. Sadece onları arada bir temizleme ve de yaşlanan ağaçları yenileme durumunuz vardı. Onun dışında orman sizden su beklemez ki ama çim su bekleyecek, çiçekler sürekli yenilecek vb. ormanlık alan içinde bir kere yapılanma başladı mı, onun sonu gelmez. Yol yapılacak örneğin, onun için ağaçlar kesilecek. Endişelerimiz bunlar. Bırakın ağacı, börtü böceği bir yaprağa bile kıymamalıyız.”

"TESADÜFEN ÖĞRENDİK"

Küçüksu Mahallesi’nde 81 dönümlük ormana yapılan Çocuk Köyü ve Millet Bahçesi, Üsküdar Belediyesinden TOKİ’ye, TOKİ’den de Kayaş Madencilik’e ihale edildi. Proje kapsamında arazideki bitki örtüsü kaldırılmaya başlandı, ağaçlar numaralandırıldı. Mahalleli ise projeyi tesadüfen öğrendiklerini şöyle anlatıyor: “Baktık birtakım adamlar gelmiş ölçüm yapıyorlar. ‘Ne yapıyorsunuz’ diye sorduk ‘Çocuk köyü yapacağız’ dediler. Çocuk köyü de nedir diye sorduğumuz da, ‘Biz bilmiyoruz, belediye yapacak’ diye cevap verdiler. Belediyeye gittik. O zaman öğrendik ki Üsküdar Belediyesinin bir projesiymiş”.

"TOKİ’YE DEVREDİLMİŞ"

Belli bir süre gelen giden olmadığını söyleyen mahalleli, “2 ay önce bir sabah baktık işçiler gelmişler. Ağaçları işaretliyorlar. Yanlarına gittik. Bu sefer de ‘Mmillet bahçesi yapacağız’ dediler. Çocuk köyü ne oldu dedik ‘bilmiyoruz’ dediler. Üsküdar Belediyesine gittik, ‘Biz taşeronuz, Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı yapıyor’ dediler. Bu iş Üsküdar Belediyesinden alınmış. Çevre Bakanlığı eline geçmiş ve TOKİ’ye devredilmiş. Yeni bir proje oluşturmuşlar. Yani o çocuklar köyü içine bir de millet bahçesi eklemişler. Ağaçları kesmeye başladılar, son nefes borumuzu da yok edecekler” diye konuştu.

"AĞAÇLAR KESİLDİ"

Millet bahçesi adı altında doğanın talan edildiğini söyleyen başka bir mahalleli ise tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Orada ağaç kesiliyor. Makineler girdi ve ağaçları söktüler. Zaten dikkat ederseniz 4-5 metre eninde yollar yapılmış. O yollar yoktu, orada ağaçlar vardı. Peki o yol üzerindeki ağaçlar ne oldu? Bize söyledikleri ‘Biz o ağaçları taşıyacağız’ oldu. Taşıdılar mı? Taşımadıklarını biz biliyoruz ama taşıdılar ise nereye taşıdıklarını bir zahmet göstersinler bize. Orada kaç ağaç var onun bilgisini de vermiyorlar. İstanbul’un göbeğindeki çok kıymetli bir ormanlık alanı ranta, yapılaşmaya açıyorlar ve bizim yeşil alanımızı yok ediyorlar.  Sadece bizim nefes kaynağımız değil mahallemizin hayvanlarının da barınağıydı. Kedilerin,  köpeklerin, kuşların, börtü böceğin yuvasıydı. Yok ediyorlar.”

HASAN ONUR IŞIK: "ORMAN, ŞANTİYE ALANINA DÖNÜŞTÜ"

Harita ve Kadastro Mühendisler Odası İstanbul Şubesi 2. Başkanı Hasan Onur Işık,  son zamanlarda korunması gereken doğal alanlarda “millet bahçesi” yapılması faaliyetlerini sıklıkla duyduklarını ifade etti. Aydos Ormanı’nda yapılan uygulamanın yakın zamanda yaşanılan bu durumun son örneği olduğuna dikkat çeken Işık, “Orada yaşayan vatandaşlar bu konuda bir tepki göstermişlerdi. Orman bir bakıma şantiye alanına dönüşmüştü” hatırlatmasında bulundu. Benzer bir durumun da Beykoz Küçüksu Mahallesi’ndeki bir orman alanı için de gündeme geldiğini aktaran Işık, “Söz konusu yere ilişkin ihale dosyasındaki proje bilgilerine bakıldığında, orman alanı olan kısımlarda yapılan bir çevresel düzenleme olduğu anlaşılıyor. Bu çevresel düzenleme kapsamında insan faaliyetine açılacak bir alandan bahsediyoruz. Projenin imalatı safhasında zemin, toprak, bitki örtüsü yapısının değişeceği bir şantiye ortamı oluşacak. Yapılan çevresel düzenleme çalışmaları kapsamında doğal alanda ciddi değişiklikler olacak. Bu düzenleme sırasında İstanbul’da zaten az sayıda olan doğal ortamlardan birisi de değişime uğrayacak. Bu alan mevcut yapısını yitirerek insan faaliyetine açık hale gelecek. Normalde doğal olarak gelişmiş olan orman alanları üzerinde düzenlemeler yapmak yerine, bu alanların doğallıklarını korumamız, atıl arazileri yeşil alanlar olarak kentlerimize kazandırmamız gerekir” ifadelerini kullandı.

"İNSAN VE İNŞA FAALİYETİNE AÇILIYOR"

“Anayasa’nın 169. maddesi, ormanlara ilişkin yapılabilecek tasarruflar konusunda ormanı yok etmek ya da daraltmak konusunda açık ifadeler taşımaktadır” diyen Işık sözlerine şöyle devam etti: “Orman Kanunu’nda ise ormanlar doğal olarak yetişen ağaç ve ağaç toplulukları olarak nitelendirilir; bununla birlikte parkların da orman alanı sayılamayacağı belirtilmektedir. Bugün için kent genelinde imara açılmış ya da betonlaşmış alanların yeşil alan olarak kazandırılması gerekirken, zaten mevcutta doğal bir habitatı olan bir alan insan ve inşa faaliyetine açılıyor. Daha fazla yeşil alan yaratmak yerine mevcutta doğal olan alanları da bir düzenleme alanına sokuyoruz. Bunu da kabul edilebilir bulmuyoruz. Talebimiz, doğal alanların kendi doğal varlıkları ile birlikte, İstanbul’da çok az miktarda kalan doğal yaşamın kentlerin içinde korunmasıdır.”

SELAHATTİN BEYAZ: "EN ÇOK İHLALE EDİLEN PROJE, MİLLET BAHÇESİ"

Elektronik Kamu Alım Platformunda (EKAP) en çok Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının millet bahçeleri ihale ilanları yayımlandığına vurgu yapan Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şube Başkanı Selahattin Beyaz, “Sadece kasım ayında 15 adet millet bahçeleri yapım ihalesi yayımlanmıştır. Millet bahçeleri planlanmasında ölçüt; alan büyüklüğünün en az 15 bin metrekare ve mülkiyet durumunun çoğunluğunun kamuya ait olmasına dikkat edilirken, ‘imar planlamalarında’  değişiklik yapılabilmesi şartını da eklemektedir. Millet bahçeleri yapım ihalelerinde görüldüğü gibi; amaç yeşili veya doğal yapıyı korumak değil, bu alanları betonlaştırarak zaman içinde kentin yapı alanlarına dönüştürmek” dedi. İstanbul’un doğal yaşam alanlarından olan Aydos Ormanlarının 215 bin metrekarelik kısmında millet bahçesi projesi ile 3 bin 638 metreküp inşaat alanı oluşturulduğunu belirten Beyaz, “İhale kapsamında personel binası, kır lokantası, kreş, büfe gibi birçok yapı eklenerek doğal yapı dışına çıkılmıştır. Millet bahçeleri projeleri aynı zamanda önemli bir rant aracına dönüşmüştür. En çok ihalesi yapılan bu projeler müteahhitlerin ilgisini çekmekte, katılım diğer ihalelere göre daha yüksek olmaktadır. İşin bitiminde fiyat farkları ile birlikte ihale bedelinin 2-3 katına kadar çıktığı görülmektedir” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

İzmir Büyükşehir Belediyesi Buca Cezaevi arazisi için hazırlanan planı yargıya taşıdı

SONRAKİ HABER

Ahmet Tulgar’ın cenaze töreni yarın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...