Malatya esnafı: Ayakta kalmak için savaş veriyoruz
Malatya esnafı yaşadığı sıkıntıları Evrensel'e anlattı: Yardım alamadık her şeyi cebimizden karşıladık. Çoğu esnaf kapatacak duruma geldi. Bakan değişmesiyle olmaz seçenek üretilmeli.

ARŞİV | Fotoğraf: MA
İLGİLİ HABERLER

Diyarbakırlılardan Vali'ye işsizlik cevabı: Meslekleri var, işleri nerede?

Bursa'da bir yurttaş borçları nedeniyle intihar girişiminde bulundu

Otuz beş yıllık birikimle oluşan rezervlerin yarısı 9 ayda eridi

İstihdam sayısı 1 milyona yakın azaldı, işsiz sayısı 10.5 milyonu aştı
Berfin GÜLER
Orhan CANPOLAT
Malatya
Malatya’da ekmek fırıncısı, ayakkabı tamircisi, manifaturacı ve berber esnafına işlerinin nasıl gittiğini sorduk. Ekmek Fırıncısı Ekrem Onuk, “Kullandığımız her şeye zam geldi. Üreten değil tüketen ülke olduk” dedi. Ayakkabı Tamircisi Hüseyin Aktaş, “BAĞ-KUR emeklim var onunla idare ediyoruz yoksa 10-20 lirayla idare edilmez” dedi. Manifaturacı Öznur Karaduman, “İki yıldır piyasa şartlarından dolayı arabamı satmak zorunda kaldım. Şu anda gerçekten ayakta kalabilmek için müthiş bir savaş veriyoruz” dedi. Berber Hasan Sarıtaş, “10 liraya aldığım jileti, şimdi 40 liraya alıyorum. Devalüasyondur bu. Yardım alamadık her şeyi cebimizden karşıladık. Çoğu esnaf kapatacak duruma geldi. Bakan değişmesiyle olmaz seçenek üretilmeli” dedi.
FIRINCI: KULLANDIĞIMIZ HER ŞEYE ZAM GELDİ
Un, kağıt ve poşete gelen zamlarla eskisine oranla daha az ekmek sattığını söyleyen fırıncı Ekrem Onuk, eskiden 700-800 ekmek satarken, şimdilerde 400-500’e düştüğünü dile getiriyor. Gelen zamlara karşılık ekmeği hâlâ aynı fiyata sattıklarını söyleyen Onuk, “1 torba una 26 lira zam geldi. Ekmeğe zam istiyoruz, ‘Vatandaş mağdur olur ekmeye zam yapmayın’ diyorlar. Tamam zam yapmayalım ama un fiyatlarını geri çeksinler, sigorta primleri çok yüksek, vergileri düşürsünler.Kullandığımız her şeye zam geldi” dedi.
"ÜRETEN DEĞİL, TÜKETEN ÜLKE OLDUK"
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifa etmesinin ekonomi ile alakalı olduğunu düşünen Onuk, “Dalga geçer gibi siz maaşınızı dolarla mı alıyorsunuz diyor. Tamam almıyoruz ama Türk parası dolar karşısında değerini çok kaybediyor. Aldığımız her şeyi dolarla alıyoruz, buğday bile ithal. Bugün Türkiye’de kağıt fabrikası yok. SEKA vardı, Malatya’da bile vardı hepsi kapandı. Tamamen dış ülkelere bağlandık, üreten değil tüketen ülke olduk” dedi.
AYAKKABI TAMİRİCİSİ: ‘BAĞ-KUR İLE İDARE ETTİM’
Ayakkabı Tamircisi Hüseyin Aktaş ise, “İş yüzde seksen öldü Tamirde kullandığım boya, yapıştırıcı malzemelerde kimyasal olduğu için müşteri çekinerek geliyor. Benim düşük miktar BAĞ-KUR emeklim var onunla idare ediyoruz yoksa 10-20 lirayla idare edilmez. Pandemi sürecinde de BAĞ-KUR gelirim ile idare ettim. Ekonomi hiç iyi değil. Ufak bir esnafım ben. Alım gücüm çok düştü” dedi.
MANİFATURACI: ARABAMI SATMAK ZORUNDA KALDIM
Pandemi döneminde arabasını satmak zorunda kaldığını söyleyen Manifaturacı Öznur Karaduman ise, “İlk Taç’ta işe başladım. İşi öğrendikten sonra 6.5 yıl müdürlük yaptım. Evimi, arabamı aldım. Sonrasında dükkanımı açtım. İki yıldır piyasa şartlarından dolayı arabamı satmak zorunda kaldım. Şu anda gerçekten müthiş bir savaş veriyorum ayakta kalabilmek için. Biz zincirin son halkasıyız. İnsanlar almıyor. Gıda gibi değil, elzem değil çünkü. Ben yaşamak, nefes almak istiyorum” dedi.
BERBER: 10 LİRAYA ALDIĞIM JİLET, 40 LİRA OLDU
Berat Albayrak’ın istifasını doğru bulduğunu söyleyen Berber Hasan Sarıtaş, “Bize göre bakanın istifa etmesi güzel bir davranıştı, tebrik ediyorum kendisi bıraktığı için. Çünkü yönetemediği her yönden belliydi. ‘Dolarla mı maaş alıyorsunuz’ diyordu kendisi. Evet biz dolarla maaş almıyoruz ama Türk lirası ile aldığımız her şeye zam geldi. Ben 10 liraya aldığım jileti, şimdi 40 liraya alıyorum. Aradaki farkı da müşteriye yansıtamıyorum. Devalüasyondur bu” dedi.
"YARDIM ALAMADIK, HER ŞEYİ CEBİMİZDEN ÖDEDİK"
Pandemi sürecinde berberlerin kapanmasıyla zarar ettiklerini ifade eden Sarıtaş, “Berberleri iki ay kapattılar, hiç bir maddi destek ya da yardım alamadık devletten. Sadece bir kere 1000 lira bir yardım verildi, onunla da patron kendisinin bir aylık sigortasını ödedi, diğer ay sigorta primimizi kendi cebimizden yatırdık. Abilerimizden, kaynımızdan, babamızdan para alarak ödedik tüm bunları. Kredi çekmek zorunda kaldık” dedi.
"ÇOĞU ESNAF KEPENK KAPATACAK DURUMA GELDİ"
Esnafların durumunun kötüye gittiğini söyleyen Sarıtaş, “Ekonomi olarak iyiye gitmiyoruz, şu anda hiçbir esnaf ben iyiyim diyemez iyiyim diyen esnaf da inkar ediyordur. İş yapamıyorum kredi veriyorlar, tamam versinler de dükkanda iş olmazsa, parayı ödeyemedikten sonra mecburen kepenk kapatmak zorunda kalacağım. O zaman krediyi neyle ödeyeceğim? Çoğu kepenk kapatacak duruma geldi. Biz de şu an kapatmadık ama sallantıdayız, en ufak rüzgarda gideceğiz biz de. Böyle devam ederse ben de mecburen kepenk indirmek zorunda kalacağım. Artık acilen küçük esnafa alternatif bir çözüm bulunmalı, bakan değişmesiyle olmaz seçenek üretilmeli, ancak böyle düzelir” dedi.
Öznur Karaduman (sağda), Hasan Sarıtaş (ortada), Ekrem Onuk (solda) | Fotoğraflar ve kolaj: Evrensel
Evrensel'i Takip Et