3 Temmuz 2020 06:44
/
Güncelleme: 09:12

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), haziran ayı enflasyon verilerini açıkladı. TÜFE'de 2020 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 1,13; bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 5,75; bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,62 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 11,88 artış gerçekleşti.

GIDA FİYATLARI 6 AYDA YÜZDE 11,51 ARTTI

Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın düşük olduğu diğer ana gruplar sırasıyla, yüzde 6,32 ile eğlence ve kültür, yüzde 9,74 ile ev eşyası ve yüzde 10,66 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın yüksek olduğu ana gruplar ise sırasıyla, yüzde 22,41 ile alkollü içecekler ve tütün, yüzde 19,80 ile çeşitli mal ve hizmetler ve yüzde 14,95 ile konut oldu.  Gıda fiyatlarındaki artış ise yüzde 12,93 oldu. Geçen yılın aralık ayından bu yana gıda fiyatlarındaki artış ise yüzde 11,51 oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla 2020 yılı Haziran ayında azalış gösteren tek ana grup yüzde 1,60 ile gıda ve alkolsüz içecekler oldu. En az artış gösteren gruplar ise yüzde 0,70 ile konut, yüzde 0,87 ile alkollü içecekler ve tütün ve yüzde 0,97 ile çeşitli mal ve hizmetler oldu. Buna karşılık, ana harcama grupları itibarıyla 2020 yılı Haziran ayında artışın yüksek olduğu gruplar ise sırasıyla, yüzde 4,49 ile ulaştırma, yüzde 2,83 ile lokanta ve oteller ve yüzde 2,45 ile eğlence ve kültür oldu.

71 MADDENİN FİYATI DÜŞTÜ, 290 MADDENİN FİYATI ARTTI

Haziran 2020'de, endekste kapsanan 418 maddeden, 71 maddenin ortalama fiyatında düşüş gerçekleşirken, 57 maddenin ortalama fiyatında değişim olmadı. 290 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti.

CHP’Lİ ERDOĞDU: TEK HANELİ ENFLASYON ARTIK HAYAL

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, TÜİK tarafından açıklanan resmi enflasyon rakamlarının bile beklentilerin üzerinde geldiğini belirterek, “Son açıklanan veriler, enflasyonda tek rakamın artık hayal olduğunu ortaya koyuyor” dedi.

Erdoğdu enflasyon rakamlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, TÜİK’in makyajlanmış rakamlarına rağmen fiyatlardaki yükselişin gizlenemediğini ifade ederek şunları söyledi: “Merkez Bankası’nın hedeflediği patikadan tamamen çıkmış durumdayız. Enflasyonun önümüzdeki bir yıl içinde tek haneye inmesi artık mümkün değil. Çekirdek enflasyon da çift haneli enflasyona çok uzak olduğumuza işaret ediyor. ‘Faizler düşünce enflasyon düşecek’ diyenler bunun mümkün olmadığını gördü. Düşük faiz politikası, mevcut duruma rağmen talep doğurdu. Toplam talep koşullarının sınırlayıcı etkisine karşın, sarayının para arzı politikası ters tepti ve TÜİK’in açıkladığı enflasyon bile yükseldi.”

“TARIMDA PLANLAMA İLE FİYAT İSTİKRARI GEREKLİ”

Gıda enflasyonunun yıllıkta 6 baz puan artarak yaklaşık yüzde 13’e yükselirken, aylıkta yüzde 1.60 gerilediğine ve buna rağmen hizmet fiyatlarındaki artışın enflasyondaki yükselişte belirleyici olduğuna işaret eden Erdoğdu şöyle devam etti: “Gıda fiyatlarında mevsimsel etki nedeniyle bir miktar düşüş zaten bu aylarda görülüyor. Ancak pandeminin de etkisiyle tarım ürünü ihracatı yapılmadı ve dolayısıyla meyve sebzede fiyatlar düştü. Ülkemiz açısından gıda ürünlerinde asıl sorun fiyatların aşırı oynaklığı. Çünkü tarımda bir planlama ve ona yönelik destek ve teşvik yok. Bu ay gıda fiyatları düştü ama gelecek ay ne olur Allah bilir. Çünkü devletin bir tarım politikası yok. İktidar tarımı o kadar ihmal etti ki, üretici ürünlerini dölleyecek arıyı bile dışardan ithal ediyor. Akıllı bir planlama ile destek ve kredi politikasıyla tarımın güçlendirmesi ve fiyat istikrarının sağlanması gerekli.”

Gıda ürünlerinde çok az da olsa fiyat düşüklüğüne rağmen vatandaşın bunu hissetmediğini kaydeden Erdoğdu, “Çünkü bizim vatandaşımız elektrik ve doğalgaza dünyada en yüksek ücreti ödüyor. Çünkü iktidarın bir tarım politikası olmadığı gibi bir enerji politikası da yok. Enerji ve tarım politikası olmayan bir ülkenin enflasyonda başarılı olması mümkün değil. Bugün aldığımız ürün ne olursa olsun neredeyse biri kendimize birini devlete alır hale geldik” dedi.

“AMAÇ ÜCRETLERE DÜŞÜK ZAM”

Haziran enflasyon oranlarının memur ve emeklinin maaş zammını belirleyecek olmasından dolayı verilerin önemli olduğuna işaret eden Erdoğdu, “Haziran ayı enflasyonu 1.13 yıllık enflasyon 12.70. Yani işçi ve memur emeklisi yüzde 4 zammın yanında, yüzde 1,75'i enflasyon farkı olmak üzere toplam yüzde 5.75 zam alacak. Aslında açıkladıkları enflasyon rakamlarına kimsenin inanmadığını, gerçek enflasyonun bu olmadığını onlar da biliyorlar. Amaçları enflasyonu düşük gösterip memur-işçi ve emeklilerin maaşlarına düşük zam yapmak” diye konuştu.

“MERKEZ BANKASI AKILLI DAVRANMALI”

İktidarın gelirlerinin artırmak için ek vergi ve gümrük vergilerinde artışa gittiğini hatırlatan Erdoğdu, her türlü vergi artışının maliyet ve enflasyon artışı olarak kısır döngü oluşturduğuna dikkat çekti. Merkez Bankası’nın da piyasa koşullarına uygun olmayan faiz uygulamasının bir miktar talep artışı yarattığını bunun da fiyatları tırmandırdığını vurgulayan Erdoğdu, bunun en bariz örneği olarak 3 haftada 19 milyar TL’ye ulaşan konut kredilerini gösterdi. Kredi faiz oranları nedeniyle kredi kullanım hacminin çok arttığını ve son 20 yılın en büyük kredi genişlemesinin yaşandığını söyleyen Erdoğdu, şu görüşleri dile getirdi: “Faiz indirimi döngüsünden çıkmış görünen Merkez Bankası’nın bu eğilimi devam ettirmesi ve piyasa ile koordineli davranması gerekiyor. Ülkeye döviz getirecek turistin bu yaz ne kadar gelebileceği belirsiz. Haliyle döviz girişinin yetersiz olduğu yerde enflasyon yükselirken faizleri daha fazla düşük tutamazlar. Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı sağlamak gibi görevi çok gerilerde kaldı. Merkez Bankası bundan sonra çok akıllı davranmalı ve yabancı yatırımcı nezdindeki algısını değiştirmeye odaklanmalı. Banka buna enflasyon hedefini revize ederek, daha gerçekçi bir rakam belirleyerek başlayabilir.” (EKONOMİ SERVİSİ)

Evrensel'i Takip Et