09 Aralık 2019 23:27

Antalya ve Manisalı işçiler: Asgari ücret en az 3 bin TL olmalı

Bugün ikinci kez yapılacak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısı öncesi Evrensel'e konuşan Antalya Büyükşehir Belediyesi, Manisa'da kurulu Pepsico ve Yorcam işçileri görüşmeleri değerlendirdi.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Eylem DEMİRHAN
Manisa

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun ikinci toplantısı öncesi Pepsico ve Yorcam işçileri asgari ücret görüşmelerini değerlendirdi.

Manisa’da kurulu Pepsico fabrikasının üretim bölümünden çalışan bir işçi, “2 bin 578 TL yaşanabilir bir ücret değil maalesef. Bugün markete gittiğinizde bir sonraki gün aynı ürünü aynı fiyata bulamıyorsunuz. Bütün bunlarla paralel olarak şirketlerin kârlarında da ciddi bir artış var” dedi. Şirketlerin maliyeti düşürmek için işçilerin emeğinden çaldıklarını dile getiren işçi, “Tüm Ege’de olduğu gibi Manisa’da da kiralar çok pahalı. Doğal gaz, elektrik zamları çok fazla. Yaşamın giderek zorlaştığı bu dönemde Türk İş’in diğer sendikalarla görüşmesi önemli. Sendikaların tavrı net olmalı çünkü kriz bizi çok etkiliyor” dedi.

"ASGARİ ÜCRET 3 BİN TL’NİN ALTINDA OLMAMALI"

Kriz koşullarının artarak devam ettiğini belirten işçi, “İşveren kâr etmek için aldığı ham maddenin fiyatını düşüremeyeceğine göre işçinin emeğinden kısıyor. Örgütlüyse seni sendikadan uzaklaştırmaya çalışıyor. Burada asıl önemli olan bizim bir araya gelmemiz. Bütün zenginlikleri yaratan biziz fakat en az payı alan yine biziz. Şu an asgari ücret 3 bin TL’nin altında olmamalı. Gelen zamlar, vergiler zaten ortada” diye konuştu.

Yorcam fabrikasında çalışan bir başka işçi de, “Kendilerine gelince beş altı milyar zam yapanlar söz konusu ülkenin bel kemiği olan işçiler, emekçiler olunca istihdam kalıcılığı önemli diyerek, asgari ücret fazla istenirse sektörlerde çıkışlar yaşanabilir naraları eşliğinde ülkenin en büyük toplu sözleşmesi olan asgari ücret zammı öncesi ayar vermeye çalışıyorlar” dedi.

İşçi, işçiler için asıl sorunun yapılacak zamlar ve vergiler olduğunu belirterek “Asgari ücrete yapılacak kırıntı iyileştirmenin arkasından iğneden ipliğe zam gelecek. Bizler biliyor ve diyoruz ki alım gücümüzü iyileştirsinler, asgari ücretten vergi almasınlar ve alırlarsa da en alt seviyeden alsınlar” diye konuştu. Yaşam pahalılığından bahseden işçi, “Yeme, içme, kılık kıyafet, okul masrafı ev masrafı derken maaş alınmadan bitiyor. Evde çift maaş yoksa vay haline” dedi.  

"ÖNEMLİ OLAN İŞYERLERİNDEKİ ÖRGÜTLENME"

İşyerlerindeki örgütlenmenin çok önemli olduğunu söyleyen işçi: “Sendika ne için var, benim için var fakat şu an sendika başkanları trilyonluk arabalara biniyor, bir sendika başkanı 60 bin TL maaş almamalı. İş verenle işçinin orta yolunu bulmak zorundayız diyorlar. Bu orta yol benim yaşamama izin vermiyorsa ne işime yarayacak? Şu an yüzdeye vuracak olursak işçiler patronlardan daha fazla vergi ödüyor. Toplu sözleşme görüşmelerinin en büyük eksikliği de işçilerden talep alınmadan masaya oturulmasıdır.”


ANTALYALI EMEKÇİLERİN GÖRÜŞMELERDEN UMUDU YOK

Burak YILMAZ
Murat YAŞAR
Antalya

Antalya Muratpaşa Belediyesinde çalışan işçilerin gelecek kaygısı ve umutsuzluğu artıyor. İşçiler ile sabah saatlerinde sabah şantiyelerinde buluştuk. Gün planını ve hazırlıklarını yapan işçiler Fen İşleri ve Temizlik İşleri Müdürlüğü lokallerinde simit yiyip çaylarını yudumlarken, henüz afyonları patlamamış da olsa asgari ücret görüşmelerine dair sorularımıza yanıtladı.

Fen İşleri Müdürlüğüne bağlı olarak çalışan işçi asgari ücretin 3 bin TL olarak belirlenmesi gerektiğini ifade ederek, “Gerçi asgari ücret 3 bin TL olsa ne olacak ki? Yarın bir gün yine elektriğe, suya zam gelir o da gider” ifadelerini kullandı. “Sizce asgari ücretin 3 bin TL olması için ne yapmak lazım” sorusuna “Yapacak bir şey bırakmadılar. Örgütlenemiyorsun, bir şey yapamıyorsun. Uyuyoruz düzene gidiyoruz” şeklinde umutsuz yanıt veriyor.

Sohbetimize fen işleri işçilerinden Bilal ile devam ediyoruz. Bir insanın yaşam standartlarını karşılaması için asgari ücretin 2 bin 700-2 bin 800 TL civarında olması gerektiğini ifade eden Bilal, “Vermiş oldukları zammın bize hiçbir faydası olmuyor” dedi. Asgari ücretin vergiden muaf olması gerektiğine değinen Bilal, “Vergi kesintileri olmasa asgari ücret ile daha normal geçinebiliriz. Ama kesinti olursa işçi geçinemez. Hayat şartları giderek ağırlaşıyor. Verdikleri zamdan daha fazlasını alacaklar” dedi.

"BAKANI DİNLEDİM ŞOK OLDUM"

Ardından Burak ile konuşuyoruz. 2019 yılında Diyanet İşleri Başkanlığının açıkladığı 23 TL fitre miktarını hatırlatan Burak, “4 kişilik bir aileye günlük 100 TL gıda masrafı diyelim, aylık 3 bin TL yapar. Diyanet bile diyor ki 3 bin TL’den aşağısı günah. ‘Asgari ücret artarsa işveren zora düşer, işsizlik artar’ diyorlar. Bu ülkeden beklentim kalmadı artık” dedi. Ali’ye uzatıyoruz mikrofonumuzu. Asgari ücretin en az 3 bin TL olması gerektiğini vurgulayan Ali, “En fazla 50-100 TL zam yaparlar. Ama en az 3 bin TL olması lazım. Biz emekçi insanlarız. Bu ülkede yaşamak da zor, istemek de zor” dedi.

Fen işleri emekçilerinden olan Vural ile devam ediyoruz. Asgari ücretin net 2 bin 700-3 bin TL civarında olması gerektiğini ifade eden Vural, “Görüşmelerden bu rakamın çıkacağını bile sanmıyorum. Öncelikle baskı rejiminin ortadan kalkması lazım. Toplumun geriye yönelik değil, ileriye yönelik kazanımlarıyla alakalı fikir ve düşüncelerinin alınması lazım. Günümüzde hiç kimse şu anki koşullardan memnun değil, ilerleyen koşullardan da endişeli” dedi. Hükümetin beklentileri karşılaması gerektiğini belirten Vural “İfade ettiğim rakamı onların simit hesabına göre belirliyorum, bizim öyle bir hesabımız yok. En azından bunu yapabilsinler. Bana kalırsa 4 bin-5 bin TL maaş alsın insanlar. Ekonominin iyi olmadığını artık bütün insanlar biliyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Fen İşleri Müdürlüğünden hemen sonra temizlik işleri şantiyesine gidiyoruz. Bütün temizlik araçları burada toplanıyor ve vardiya öncesi işçilerin buluştuğu yer burası. Çalıştıkları alanlara gitmek üzere hazırlıklarını tamamlayan emekçilere zorlukla yetişiyoruz.

"ALDIĞIMIZ PARA ERTESİ GÜN BİTİYOR"

Temizlik işleri emekçilerinden olan Hüseyin, asgari ücretin 2 bin 700 TL’den az olmaması gerektiğini ifade etti. Asgari ücretin yetmediğini vurgulayan Hüseyin “2 bin 700 TL bile zor yeter. Bir sosyal faaliyet olmaz. Aldığımız para ertesi gün gidiyor. Ayı borç ile kapatıyoruz” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Rusya askerleri ilk kez Rakka merkezinde

SONRAKİ HABER

Tüketici Örgütleri Federasyonu Genel Başkanı: Yolsuzluk artıyor, mücadele şart

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...