03 Aralık 2018 12:12

EMEP İstanbul İl Örgütü Memet Kılınçaslan'ı andı

EMEP Genel Başkan Yardımcısı Memet Kılınçaslan, vefatının 12. yılında anıldı. Anmada, işçilerin ve halkın bugün yaşadığı sorunların çözümü tartışıldı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Murat UYSAL
İstanbul

 

İşçi önderi ve Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Memet Kılınçaslan anmasında, işçilerin ve halkın bugün yaşadığı sorunların çözümü de masaya yatırıldı. İşçilerin ve halkın kendi politikasını yapması gerektiğine dikkat çekilen anmada, Kılınçaslan’ın hayatı örnek gösterildi: “Bir işçi lideri olarak işçi sınıfının özgürleşmesi adına görüp öğrendiklerini, bilip söylediklerini yaşamı boyunca fabrikalara, kahvehanelere, sokaklara, kürsülere taşıdı.”

Memet Kılınçaslan’ın vefatının 12. yılında Avcılar’da bulunan Eğitim Sen 7 No’lu Şube’de anma düzenlendi. Anmaya Kılınçaslan’ın sendikacılık döneminde de omuz omuza mücadele verdiği isimlerden olan Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve TÜMTİS Eski Genel Başkanı Sabri Topçu ile Yazar Adnan Özyalçıner katıldı. Yaşamını yitiren Şair Refik Durbaş’ı da anarak söze giren Adnan Özyalçıner, “Burada bugün devrimci bir işçiyle, devrimci bir şairi anmış olacağız. Kol gücüyle kafa gücünü birleştirebilen, düşünce ile yaşamın özgürleştirilebilmesinde paydaş olan İşçi Memet Kılınçaslan’a, Şair Refik Durbaş’a, Sennur Sezer’e selam olsun” 'dedi.

'ÖĞRENDİKLERİNİ HİÇBİR ZAMAN KENDİNE SAKLAMADI'

Özyalçıner Memet Kılınçaslan’a ilişkin şunları söyledi: “Görüp öğrendiklerini hiçbir zaman kendine saklamadı. Birlikte yaşadığı, aynı yazgıyı paylaştığı, işçi arkadaşlarıyla da, bir sendika militanı-yöneticisi olarak bölüştü. Bir işçi lideri olarak da işçi sınıfının özgürleşmesi adına görüp öğrendiklerini, bilip söylediklerini yaşamı boyunca fabrikalara, kahvehanelere, sokaklara, kürsülere taşıdı.” Kılınçaslan’ın emeğin gücüne, üretip yaratan işçi sınıfına inanan bir işçi olduğunu dile getiren Özyalçıner, “20. yüzyıl yüksek uygarlığını yaratan, bizi 21. yüzyılın bilgisayar uygarlığına ulaştıran hep emeğin gücü olmuştur. Kol gücüyle düşünce gücünün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bu uygarlığın, yaratıcıları kuşkusuz emekçilerdir. İşçilerle köylülerin göz nurlarıyla alın terlerini katarak düşünceleriyle de aydınların oluşturdukları emeğin uygarlığıdır bugünkü uygarlık. Bugünkü uygarlığın her türlü veriminden yararlananlarsa bir avuç varlıklı insan, tüm dünyayı ele geçirmeye çalışan kapitalist tekellerle emperyalistlerdir. İşçi köylü düşünen insan yarattığı uygarlıktan eşit pay alamadığı için dünyanın büyük bir bölümü açlık sefalet içindedir. Varlık içinde yokluk yani.”

İŞÇİLER POLİTİKA YAPMALI

Daha sonra söz alan Sabri Topçu, Memet Kılınçaslan’la Maga Deri direnişiyle tanıştığını söyledi. 1988 1 Mayısı’nda yaşadıklarını anlatan Topçu “Şişli’de ikimiz birlikte Yaşasın 1 Mayıs dedik on binlerce insan alana doldu. O alanda orada başladı dostluğumuz arkadaşlığımız” dedi. Emek Partisinin kuruluşunda da Memet Kılınçaslan ile beraber olduklarını söyleyen Topçu şöyle devam etti: “İşçiler politika yapmadan bu ülkenin, dünyanın kurtulması mümkün değil. İnsanlar politika yaptığında farklı bir bilinç gelişir. O bilincin gelişmesini istemiyorlar. Ama karamsarlığa düşmeye gerek yok. Bugün ’89 bahar eylemlerinin yaşandığı süreçtir. Eğer sendikalar azıcık namuslu davransalar, bir sokağa çıksalar, her şey değişebilir. Artık milyonlar yaşamını sürdüremiyor. ’89’da da bu böyleydi. Bir sokağa çıkıldı Türkiye’nin dört bir yanında sokağa çıkıldı.”

Kılınçaslan ile bütün yaşamları boyunca sınıfın örgütlülüğü ve işçi sınıfı ve halkın kendi iktidarını kurmasının gerekliliği üzerine çalıştıklarını söyleyen Topçu, işçilerin politikayı tartışması, her kesimden insana “Bu düzenden bu sistemden memnun musun?​” diye sorulması gerektiğini dile getirdi.

 

ÖNCEKİ HABER

‘İşçiler ölmemek için taleplerini patrona dayatmalı’

SONRAKİ HABER

TARİŞ işçileri direnişlerini Meclise taşıdı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...