22 Şubat 2018 23:48

'İtibarsızlaştırma politikalarına karşı sandığa çağırıyoruz'

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İstanbul Şubesi Dönem Başkanı Erol Celepsoy, 41. dönem yönetim kurulu seçimleri öncesi Evrensel'e konuştu.

Paylaş

Cansu PİŞKİN
İstanbul

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine (TMMOB) bağlı Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İstanbul Şubesinin 41. dönem yönetim kurulu seçimleri öncesi Dönem Başkanı Erol Celepsoy ile konuştuk. “Hukuksuzluklara karşı kamu yararı, toplumsal fayda ilkeleri, aklın ve bilimin ışığıyla mücadele eden meslek odaları itibarsızlaştırılmaya ve baskı altına alınmaya çalışılıyor” diyen Celepsoy 17 bini aşkın EMO üyesini, 25 Şubat’ta gerçekleşecek olan seçimlerde oy kullanmaya davet etti.

EMO İstanbul Şubesinin 41. Genel Kurulu yarın Şişli’deki Perpa Ticaret Merkezinde yapılacak. 41. dönem yönetim kurulu ve başkanının belirleneceği seçim ise 25 Şubat Pazar günü Nişantaşı Nuri Akın Anadolu Lisesinde gerçekleşecek. Genel kurul öncesi konuşma fırsatı bulduğumuz Dönem Başkanı Erol Celepsoy, geçtiğimiz 2 yılda dünyada ve Türkiye’de hızlı yaşanan değişimlere dikkat çekerek, “Barış yerine gerginlik ve savaşın egemen kılındığı, OHAL koşullarının gerekçesinden uzak şekilde demokrasinin, insan haklarının askıya alındığı parlamenter sistemin KHK’ler dayatmasıyla etkisizleştirildiği bir karabasanın içinde yaşamaya başladık. Rant uğruna doğa, tarih ve kültürel değerler birer birer gözden çıkarılarak metalaştırıldı. Demokratik ve laik yaşamın ortadan kaldırıldığı günleri ibretle yaşıyor ve bütün demokratik yol ve yöntemleri kullanarak bu gidişe dur demek üzere çaba sarf ediyoruz” dedi. AKP’nin devlet kurumlarını yanına alarak oluşturduğu listelere karşı 17 bini aşkın üyeye odalarına sahip çıkma çağrısı yapan Celepsoy, “Buraları kaybettiğimiz taktirde odalar iktidarın sözcüsü haline gelecek ve ne kamu yararı ne üye yararı kalacak” diye konuştu.

‘ODALAR İŞLEVSİZ HALE GETİRİLMEK İSTENİYOR’

Son 2 yıllık süreçte gelinen noktayı değerlendiren Celepsoy, yönetimin atamayla değil seçim ile belirlendiği meslek odalarının işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığını söyledi. TMMOB, Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türkiye Barolar Birliği (TBB) gibi meslek odalarının başındaki “Türk-Türkiye” kelimesinin kaldırılması yönündeki çabayı meslek odalarının yeniden dizayn edilmek istenmesine bağlayan Celepsoy, “Meslek odalarına gözdağı veriliyor. Peki niçin korkuyorlar? Çünkü bugün sudan elektriğe kadar her şey TMMOB’ye bağlı 24 meslek disiplininin içerisinde. Bu meslek disiplinleri içerisinde yapılan yanlışlıklar kamuoyu ile paylaşılıyor. Bu da iktidarı rahatsız ediyor. Bu rahatsızlığın sonucudur ki, odalar işlevsiz hale getirilmek, il odaları haline çevrilmek, merkezi birlik yerine dernekler haline getirilmek istenmektedir” dedi.

‘KAMU YARARI ORTADAN KALKTI’

Meslek odalarının, Anayasa’nın 135’inci maddesinde “kamu kurumu niteliğinde kuruluş” olarak tanımlandığını hatırlatan Celepsoy, “2010 referandumunda, ‘12 Eylül’den hesap soracağız’ diyen AKP iktidarı, aslında Anayasa’nın 125. maddesinde bir değişiklik yaptı. Bu madde değişmeden evvel biz, açtığımız tüm davaları ‘kamu yararı’ gözetildiği için kazanıyorduk. 125. maddede yapılan değişiklikle ‘kamu yararı’ yerini, ‘yerindelik’ ilkesine bıraktı. Kendi disiplinimizden bahsedersek Türkiye’deki tüm elektrik dağıtımı özelleştirildi. Danıştaya tüm dağıtımın özelleşmesiyle ilgili dava açmamıza rağmen eskiden kazandığımız davaları ‘kamu yararı’ ortadan kalktığı için kazanamaz olduk. Şimdi aynı değişiklik Anayasa’nın 135. maddesinde yapılmak isteniyor. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, atamayla değil, seçimle geliyor. Bugüne kadar yapılan seçimlerde iktidar yanlıları buralara yanaşamıyor, ele geçiremiyorlar. Zaten ele geçirseler o maddeye hiç dokunmadan devam ederler. Ele geçiremedikleri için kanundan hareketle buraları kapatma yollarını arıyor, dernek haline getirme yoluna doğru adımlar atıyorlar. Bir taraftan kamu yararına sahip çıkarken bir taraftan demokrasi mücadelesi içerisinde olmamız gerekiyor. Zaten korktukları da bu” ifadelerini kullandı.

 12 Eylül’e kadar mühendis olan herkesin meslek odalarına üye olma zorunluluğu olduğunu anlatan Celepsoy, 12 Eylül’den sonra devlet memurlarının üyelik şartının kaldırıldığını hatırlattı. Celepsoy meslek odalarının önemini de şu sözlerle anlattı: “Meslek odaları, alanı düzenlemek, aradaki rekabeti önlemek, meslek disiplinindeki konularla ilgili kamu yararına işler yapmakla yükümlüdür. Üye ve kamu çıkarı için çaba sarf ediyoruz.” 

‘MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ’

EMO’nun yıllardır nükleer karşıtı platformlarda çalışmalar yürüttüğünü söyleyen Celepsoy diğer alanlardaki çalışmalarını da şöyle özetledi: “Akkuyu, Sinop, İğneada’da halkla ve diğer bileşenlerle karşı durduk nükleer santrallere. EMO atılan akademisyenlerden, ‘hayır’ kampanyasına kadar bütün toplumsal mücadelenin içinde olmuştur, olmaya devam edecektir. Afetlerde haberleşme ve elektrik konulu bir panel yaptık örneğin. Biz tüm bu çalışmaları üniversitelerle birlikte yapıyoruz. Konutlarda yangın güvenliği alanlarında da toplum, kamu ve üye çıkarını gözeten çalışmalar yaptık. Toplumsal muhalefet içinde yer aldık almaya da devam edeceğiz. Bu yüzden de hedef gösteriliyoruz ama mücadele etmeye devam edeceğiz.”

‘YERLİ VE MİLLİ DEĞİL DIŞA BAĞIMLI’

İktidarın, Türkiye’deki 21 elektrik dağıtım bölgesini kendi yandaşlarına peşkeş çektiğini hatırlatan Celepsoy, “Dağıtım şirketleri özelleşirken mutlaka bir de yabancı ortak oldu. Özelleşmenin kamu açısından zararı da bize şu oldu: dünyadaki en pahalı elektriği kullanıyoruz” diye konuştu.
Hükümetin “yerli ve milli” söylemine de değinen Celepsoy, “Milli ve yerli diyerek nükleer santral kurmaya kalkıyorsunuz. Milli ve yerli diyerek termik santralleri ithal kömür ile çalıştırmaya kalkıyorsunuz. En yerli ve milli güneş, onu da özelleştiremeyeceksiniz. Yenilenebilir enerji kaynaklarının önünü açmalıyız mutlaka. Rüzgar, güneş gibi. Ki Almanya nükleer santrali bırakıp tamamen yenilenebilir enerjiye yönelirken siz yerli milli şey kurduk diyorsunuz hiçbir şey yerli milli değil dışa bağımlısınız” diyerek tepki gösterdi. 

ÖNCEKİ HABER

Okullarda Abdülhamit propagandası

SONRAKİ HABER

İtirafın ardından Öz İplik-İş’te ikinci yolsuzluk davası

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...