'Dünyanın ilk kafa nakli gerçekleşti' iddiası ne kadar doğru
İtalyan cerrah Prof. Dr. Sergio Canavero, dünyanın ilk kafa naklini başarıyla gerçekleştirdiklerini açıkladı. Peki bu iddia ne kadar doğru?

İtalyan Profesör Sergio Canavero dünyanın ilk kafa naklini 18 saat süren bir operasyon sonucunda ceset üzerinde gerçekleştirdiğini açıkladı.
Çin’de yapılan kafa naklinin başarılı bir biçimde gerçekleştirdiklerini söyleyen Canavero, “Beyin ölümü gerçekleşmiş insanlar kullanılarak beyin nakli yapılması artık kaçınılmaz” dedi.
Daily Mail’in haberine göre, cansız beden üzerinde yaptığı nakilde omurga, sinirler ve damarların başarıyla bağlandığını belirten Canavero’nun önderliğindeki ekibin çalışmalarının birkaç gün içerisinde kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi.
2015’te bu fikri ortaya atan Canavero, “Herkes bunun imkansız olduğunu söylemişti ama operasyon başarılı oldu” ifadesini kullandı.
KAFA NAKLİ GERÇEKTEN YAPILMIŞ OLABİLİR Mİ?
Evrim Ağacı ekibinden Çağrı Mert Bakırcı ise, "İlk Başarılı Kafa Naklinin Yapıldığı İddia Edildi! Ama İddia Ne Kadar Doğru?" başlıklı bir yazıyla, bu habere dair çekincelere değindi.
Bakırcı'nın yazısının bir bölümü şöyle:
"Aralarında nörobilimci Dr. Dean Burnett'in de bulunduğu birçok nörobilim uzmanı, bu iddianın tamamen asılsız olduğunu ileri sürüyorlar. Gerekçeleri ise, Dr. Canavero'nun iddialarının gerçeği yansıtmayacak kadar abartılı olduğu. Örneğin Dr. Canavero'nun bir transplantın "başarılı" olduğunu iddia etmesi için gerekli kriterleri, normalden çok ama çok gevşek. Birkaç örneğe bakalım:
Yakın zamanlarda Dr. Canavero, ilk defa bir maymun üzerinde başarılı bir kafa nakli yaptığını iddia etti. Ama başarılıdan kasıt nedir? Görünen o ki, maymun gerçekten de bu zorlu ameliyattan sağ çıktı; fakat bilinci asla yerine gelmedi. Üstelik doktorlar, "etik gerekçeleri" ileri sürerek 20. saatin sonunda maymunu yaşatmayı bıraktılar. Çünkü maymun, kendi başına yaşayamıyordu. Daha önemlisi, bu transfer sırasında omurilik-beyin bağlantısı yapılmaya çalışılmadı; dolayısıyla ola ki maymun uzun vadede yaşayacak olsaydı da, tamamen felçli olacaktı. Bu durumda... Bilinci olmayan, tamamen felçli olan, ömrü 1 günden az olan bir maymunun "başarılı bir ameliyat geçirdiği" söylenebilir mi?
Dr. Canavero'nun bir diğer iddiası, fare kafasını naklettiğiydi. Ancak buradaki nakil, kafaların değiştirilmesi ya da kafasız bir bedene yeni bir kafa nakledilmesi değildi! Yapılan şey, halihazırda sağlıklı olan ve yaşamını normal biçimde sürdüren bir farenin vücuduna, ölü bir fareden alınan kafanın eklenmesiydi. Yani eklenen kafa fonksiyonel olarak hiçbir işe yaramıyordu ve nakledilen farenin yaşam standartlarını düşürdü.
Peki bu yeni kafa nakli? Yaşayan bireyler üzerinde bile yapılmadı! Denekler cesetlerdi. Dr. Burnett şöyle söylüyor:
"Beni mükemmeliyetçi olarak yaftalayabilirsiniz; ama eğer ki denekleriniz veya hastalarınız, daha deney başlamadan öldülerse, buna 'başarı' demek abartılı olacaktır."
Ancak bu kadar şüpheci olmak, böylesine zorlu bir ameliyatın ilk adımlarını görmezden gelmeye neden olabilir. Örneğin insan cesetleriyle yapılan deneyde, kafa ile vücut ilk defa birbirine bağlandı. Bunun bilimin ve tıbbın gelişimi için belli faydalar sağlaması ve yepyeni alanlar açabilmesi mümkündür. Ne var ki bu, gerçek anlamıyla bir kafa naklinin birçok adımından sadece birisidir. Eğer ki bu ilk adımı "başarılı kafa nakli" olarak ilan edersek, bundan yıllar sonra gerçekten kafa nakli yapabildiğimizde, bunu nasıl ilan edeceğiz? Dr. Burnett şöyle anlatıyor:
"Sonuçta iki farklı arabanın yarısını alıp birbirine kaynak yapabilirsiniz; ancak marşa bastığınız anda araba patlıyorsa, bunu parlak zekanın ürünü olarak yansıtmak yanıltıcı olacaktır."
Kafa naklinin önünde duran en büyük engel, insan vücudunun modüler yapıda olmamasıdır. Yani Legolar ile oynarken yaptığınız gibi, bir parçayı bir diğer parçaya takıp, sistemin çalışmasını bekleyemezsiniz. Tarihte uzmanlar birçok seferler kafa-vücut bağlantısını tamir etmeye çalışmışlardır. Örneğin geçtiğimiz yıllarda, ufak bir çocuğun ciddi anlamda zarar görmüş kafasını, vücuduna yamamayı başarmışlardır. Ancak anahtar sözcük, yamamak sözcüğüdür. Çocuğun omuriliği ile kafası arasındaki bağlantı tamamen kopmadığı için bu tamir mümkün olabilmiştir. Tamamen kopmuş bir kafayı tekrar vücuda takmak henüz mümkün değildir. Dr. Canavaro ise, yetişkin bir insanın kafasını, bir diğer insanın vücuduna aktarabildiğini iddia etmektedir. Bunu yaparak, bağışıklık sisteminin kafayı reddetme problemini, hasar görmüş sinirleri tamir etme problemini, bireylerin eşsiz kafa-vücut bağlantıları sorununu ve zihin-vücut uyumu problemini aynı anda çözdüğünü iddia etmesi gerekmektedir. Bunun ispatlanabilmesi için sıradan bir gazete haberinden ziyade, olağanüstü miktarda kanıt ve detay gereklidir. Dr. Canavero, bunu sunamamıştır. " (DIŞ HABERLER)
Çağrı Mert Bakırcı'nın yazısının tamamını okumak için tıklayın...
Evrensel'i Takip Et