27 Mayıs 2017 01:12

Tek güvenceyi elimizden alacaklar

Hasan Pamukoğlu, Eskişehir Organize Sanayi’de çalışan işçilerin oturduğu Emek Mahallesi'nde işçilerle kıdem tazminatını konuştu.

Paylaş

Hasan PAMUKOĞLU
Eskişehir

Eskişehir’in en büyük mahallesi olan Emek Mahallesinde sokak boyu kahvehaneleri geziyoruz. Burada yaşayanların büyük çoğunluğu Eskişehir Organize Sanayi’de çalışıyor.

Kahvehanelerde bulunanların çoğu ya işçi ya da işçi emeklisi. Sohbete biri Arçelik’te diğeri bir gıda fabrikasında çalışan iki işçiyle başlıyoruz. Arçelik işçisi kıdem tazminatına ilişkin tartışmaları takip etmeye çalıştığını belirterek, “Farklı taslaklardan bahsediyorlar. Bir fiil 10-15 sene çalışma şartı arandığını, tazminatın taksit taksit işçiye verileceğini duydum” diyor. Kıdem tazminatının bu durumda aslında ortadan kalkmış olacağını belirten işçiler, tepkili. “İşçinin zaten bir tek güvencesi kaldı onu da elimizden alacaklar” diyorlar. Arçelik işçisi üyesi olduğu Türk Metal’e de tepki gösteriyor. Kıdem tazminatına ilişkin bilgilendirme yapmadığını, fabrika içerisinde tartıştırmadığını belirtiyor.

Başka bir kahvehanede kağıt oynayan bir grup genç işçiyle konuşuyoruz. “Hele bir anlat, ne olacak şimdi?” diye onlar bize soruyor. Genel eğilim olarak kıdem tazminatının mevcut halinin sorunlu olduğunu düşünseler de, işçiyi koruduğunu ve güvence olduğunu söylüyorlar. Patronun kıdem tazminatı nedeniyle işçiyi kolay kolay işten atamadığını, kırk kez düşündüğünü, tazminatı ödememek için işçiye baskı yaptığını, yerini, vardiyasını değiştirdiğini ve istifaya zorladığını anlatıyorlar. Söz, kıdem tazminatı hakkını korumak için ne yapılması gerektiğini gelince, genel düşünce “Hele içeriği bir netleşsin, bakarız” oluyor.

Kıdem tazminatı meselesinin önümüzdeki günlerde işçiler arasında daha çok tartışılacağı görülüyor.

İtirazlarımız halı altına itiliyor

Metal İşçisi
Eskişehir

Eskişehir Organize Sanayi bölgesinde bir metal fabrikasında çalışıyorum.

Referandumdan sonra anında gündeme gelen kıdem tazminatı konusu bütün işçilerin kafasında bir soru işareti. Hükümet düzgün bir şekilde bir şey açıklamadığı için kimisi bu uygulamanın bizden ne götürdüğünü bilmiyor. Yine birileri işçiye ve sendikaya sormadan bizim için karar alıyor. Yine bu karar bizi çalışma şartlarının zorluğuna itiraz etmemizi engelliyor. Bizim işimize yaramayan kıdem tazminatını kaldırma düşüncesi güvencemizi elimizden almayı planlamaktan başka bir şey değil.

Güvence diyorum çünkü eğer bu yasa geçerse işveren canının istediği gibi işçiyi işten çıkarabilir. Yemekleri beğenmediğimizi söylersek, iş kıyafetlerimizin güvenli olmadığını söylersek atılabiliriz, ekonomik sıkıntılardan ötürü toplu çıkışımızı verebilir. Küçük tartışmalardan dolayı dahi bizi çıkarabilirler artık. Fabrikalarda genel düşünceler ve kaygılar bu yönde olmasına rağmen yine bizim itirazlarımız halının altına itiliyor, kimse duymak ya da görmek istemiyor.

Referandum sürecinde cumhurbaşkanının ya da başbakanın ağzından zaten işçilerle ilgili tek cümle duymadık. Bu yüzden gidişat bizi şaşırtmadı. Bugün de bizim emeğimizin karşılığı olan kıdem tazminatımızı kaldıracaklarını söylüyorlar. Yine patronların işine gelecek düzenlemeler yapılıyor. Asgari ücretle ev geçindirmeye çalışan işçileri gören yok. Eğer bu şartlar altında bu yasayı çıkartacaklarsa bizim de işçiler olarak birlik olup buna karşı mücadele etmemiz şart olur. Kimse iş güvencesini de kıdem tazminatını da aylık geliri 15 bin liranın üzerinde olan bakanların rızasına bırakmamalı.

ÖNCEKİ HABER

İşçi hazır ya sendikalar?

SONRAKİ HABER

Elimizden ne gelirse yapacağız