06 Mayıs 2017 05:31

HDP'li Mithat Sancar: Asıl ittifak tabanda olur

HDP'li Mithat Sancar, Selahattin Demirtaş’ın ittifak açıklamalarını 'toplumun genelini kapsayacak geniş bir perspektif' olarak değerlendirdi.

Paylaş

Referandum sonrasında ortaya çıkan tartışmalı sonuçlar üzerinden AKP ve MHP cephesi sonuçları oldubittiye getirirken, muhalefet sonuçlar üzerindeki şaibede ısrarlı. Muhalefetin gündeminde, “Şaibeli durumları ortaya çıkarmak ve toplumun ortaya koyduğu demokratikleşme talebini siyasi arenada canlı tutmak” gibi iki temel gündem bulunuyor.

İTTİFAK AÇIKLAMALARI

Bu yüzden son günlerde “demokratik ittifaklara” ilişkin önemli açıklamalar ve tartışmalar yürütülüyor. Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kimi kesimlerce tartışılan, kimi kesimlerce önemli bulunan açıklamalarının ardından HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’tan “Evet ve Hayır diyen kesimleri ayrıştırmadan daha geniş bir ittifak olasılık dahilinde olduğu” yönünde açıklaması geldi. Demirtaş, önümüzdeki dönemde yeni ittifakların gündeme gelebileceğini de dile getirdi. HDP’nin İstanbul’da yapılacak olan iki günlük Meclis Grubu ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında da bu konular ele alınacak.

‘MEŞRUİYET TARTIŞMALARINI GÖLGELEMEMEK LAZIM’

Son dönmelerde yürütülen tartışmaları ve Demirtaş’ın açıklamalarını değerlendiren HDP Mardin Milletvekili Prof. Dr. Mithat Sancar, özellikle seçimlere endeksli “ittifak arayışları” için erken olduğunu belirterek, “Çünkü seçim sonuçları üzerinde meşruluk tartışması var ve hukuksal süreçler henüz bitmedi. Bunları da biraz beklemek gerekiyor” dedi.

‘SADECE HAYIR’A HİTAP ETMEK SAKINCALIDIR’

Demirtaş’ın mesajında da, “Türkiye’de demokrasi zeminin sadece Hayır’dan ibaret olmadığının” altını çizdiğini belirten Sancar, şöyle devam etti: “Sadece bir kesime, belli bir oy vermiş toplum kesimine demokrasi gücü derken, toplumun bölünmüşlüğüne katkıda bulunmuş oluruz. Sürekli yüzde 49, 51 veya 49,5 ve 50,5 çekişmesine de zemin sunmuş oluruz. Selahattin başkan doğru ve daha geniş bir açı sunuyor bize. Sadece ‘Hayır’ verenler değil, ‘Evet’ verenlerin de yer alacağı bir demokrasi birlikteliğinin imkanı vardır. Bu imkanın zayıf olup olmaması önemli değildir. Zayıf ise güçlendirmek, yeni ise ileri götürmek gerekiyor. Bizim bundan sonraki bakış açımız siyasi hedeflerimiz belirlenirken bu nokta belirleyici olacak. Bunu somut ittifaklar olarak algılamamak lazım. Şu parti ile şu kesim ile pazarlıklar yapılacak gibi spekülasyonlara girişmek doğru değil. Bir perspektif sunuluyor. Bizim de bunu somutlaştırmak ve topluma taşırmak gibi bir görevimiz var.”

‘ESAS OLAN DEMOKRASİ PROGRAMI OLUŞTURMAKTIR’

Birlikteliğin ve demokratik ittifakın esas olarak tabanda sağlanması gerektiğine dikkat çeken Sancar, daha önce kurumlar arası yapılmaya çalışılan ittifakların başarısız kaldığına söyledi. “Sadece üstte partiler veya kurumlar arası görüşme ve ittifak arayışlarının birleştirici olmadığına dair Türkiye’de sayısız örnek var” diyen ve “Çeşitli ittifaklar kuruluyor partiler arası ama o tabana yansımayınca beklenen katkı da sağlanmıyor” diye devam eden Sancar, “En son canlı örneği AKP, MHP, BBP ittifakıdır. Bu anayasa değişikliğini onlar birlikte yaptı. 1 Kasım’daki oy oranlarını toplarsak yüzde 67’yi buluyor. Ama referandumda her şeye rağmen çıkan evet yüzde 51,5. Demek ki sadece partilerin birbiriyle ittifakı tabanın da aynı şekilde bir araya gelmesini otomatik olarak sağlamıyor. Esas olan geniş bir kesimi birleştirebilecek onların ortak sezgilerine duygularına ve kaygılarına hitap edebilecek bir demokrasi programı ve projesi yol haritası önermektir” diye konuştu.

‘ORTAK ADAY ÖNEMLİDİR’

Ayrıca olası bir cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin çıkaracağı adayın da önemli olduğuna işaret eden Sancar, “Ortak aday dediğimiz de sadece adaydan ibaret değil, başkan yardımcıları olacak, hükümeti olacak. Anayasanın şuan getirdiği yetkileri o zaman o başkan kullanacak. Türkiye’yi olağan duruma getirmek, demokrasiyi onarım için mi kullanacak yoksa oda mı keyfi ve anti demokratik uygulamalar için mi kullanacak? Başkan seçimi hep Erdoğan kazanacakmış gibi düşünülüyor. Ama kaybederse bütün bu yetkiler diğer tarafa geçecek. Erdoğan’ın bu kadar yetki ile ne yapmak istediği beli, ama öbür tarafın ne yapacağında esasen siyasi program çerçevesinde yoğunlaşmamız gerekiyor. Konu budur” dedi.

‘BAYKAL’IN GİRİŞİMİ ŞÜPHELİ’

Bu çerçevede Deniz Baykal’ın açıklamalarını da değerlendiren Sancar, Baykal’ın “Erdoğan’ın projelerini hayata geçirme konusunda kolaylaştırıcı bir rol oynadığını” ileri sürdü. Sancar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunları (Baykal’ın açıklamalarını) çok çok erken buluyorum. Son derce isabetsiz yersiz buluyorum ama Baykal’ın son dönemlerdeki tavrı da gerçekten insanlara pek çok şeyi düşündürtüyor. 7 Haziran’dan sonraki süreçte yaptıkları yaptıklarına bakınca şüpheler de doğuyor. Bu girişimleri kim adına ve ne amaçla yapıyor? Erdoğan’ın projelerini 2015’ten sonra kolaylaştırdı Baykal... Şimdi ne gibi bir hedefi var ve böyle bir acelecilikle ortaya çıktı. Bence bunların üzerinde bizim açımızdan Baykal’ın açıklamalarının bir anlamı yok.” (DİHABER)

ÖNCEKİ HABER

107 hakim ve savcı meslekten ihraç edildi

SONRAKİ HABER

Feribot, kuru yük gemisi ile çarpıştı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...